KIZIL BAYRAK SİYAH SANCAK

NAFİ ÇAĞLAR

Üyelik Girişi
NAFİ ÇAĞLAR - Kişisel
Ürün ve Hizmetler
Site Haritası
Takvim
BİZ NE İDİK
BİZ NE İDİK

Tanrı Dağları'ndan düze indik.
Bozkırlarda ata bindik.
Ne Moğol idik, ne Çin'dik...
Biz; Bilge Han, Kültiğin'dik...

Dinlemez idik Hindu'yu, Persi.
Çekinirdi, Moğol'u Rusu.
Sedleri aşardı akıncı hırsı.
Biz; Mete, Teoman idik...

Altaylar'da at koştururduk.
At nallarıyla su coştururduk.
Ne dinlenir, ne boş dururduk.
Biz; Oğuz, Kara Han idik...

Issık'ta su içer idik.
Sir-Derya'ya geçer idik.
At üstünde uçar idik.
Biz; Salur Han, biz Kazan idik..

Karabaş koçu 'yeni yıl' sayardık.
Üstüne onbir ongun koyardık.
At koşumuyla kültür yayardık.
Biz 'uygar' biz yaman idik..

Bizimdi; bütün Asya'nın içi.
Meskenimizdi; Pekin, Urumçi.
Karşı koyamazdı Mançur'u, Çin'i.
Biz 'hükümdar' biz 'han' idik...
 

Nafi Çağlar Mihmadlı

NE DİYE

NE DİYE

Bizans'a dayandı Çağrı komutan.
'Baş Emir' oldu Tuğrul Sultan.
Boy boy biz olduk Müslüman,
Alemdarlık bize gelsin diye...

Fırat' buraktık biz Kılıç Arslan'ı.
Diyojen'e gönderdik Alp Arslan'ı.
Anadolu'ya saldık Şah Süleyman'ı,
Anadolu da bizim olsun diye...

Paşalar atadık Sırbistan'a.
Donanma yolladık Hindistan'a.
Yollar açtırdık biz Arabistan'a,
Onlara da kader gülsün diye...

Bir 'il' eyledik biz Mısır'ı.
Adalette etmedik kusuru.
O zaman gördüler altın asrı,
Onlar da Türk'ü bilsin diye..

Afrika'da gezdirdik Barbaros'u.
Şimalde Baltık'a tıktık Rus'u.
Bize dayanmadı Frenk-Slav ordusu,
Dünyalar da bizi bilsin diye..

El birliği etti tüm İtilafı.
Yanlarındaydı, Hindu'su, Anzak'ı, safı.
Onlara gösterdik ettikleri gafı,
Türkiye'miz payidar kalsın diye...
 

Nafi Çağlar Hacıömeroğlu

 

FRENK'E ÇEYREK KALA

FRENK'E ÇEYREK KALA

 Altaylar’dan bir çıktık ki yola,
Bindik atlara, sürdük dört nala,
Durduk, Horasan’da verdik mola,
Şanlı Malazgirt’e çeyrek kala…

Talas’ta tanıdık o Osman’ı,
Otlak eyledik Dandanekan’ı,
Bağdat’ta, biz devraldık İslamı,
Anadolu’muza çeyrek kala…

Ordu sürdük Sina’ya, Kudüs’e,
Pes etmedik haçlıya, Bizans’a,
İşi bırakmadık öyle şansa,
Söğüt İli’mize çeyrek kala…

Doğudan girdik Anadolu’ya,
Kayıkla geçtik Gelibolu’ya,
Edirne’den vardık Niğbolu’ya,
İstanbul’umuza çeyrek kala…

İstanbul’ suz Büyük Hanlık yarım,
Bir hücum eyledi ki Yıldırım,
Fatih ile tamam oldu durum,
Roma, Viyana’ya çeyrek kala…

Sıkı kuşattı Kara Mustafa,
Korkuyla titredi, hep Avrupa,
O Giray düşürdü, o’nu gafa,
Frenk İlleri’ne çeyrek kala…


’Batur Nafiz Tançağlar’
Nafi Çağlar Hacıömerli
12 Mayıs 1995-Batıkent/Ankara

 

ÇOBAN

ÇOBAN

 

ÇOBAN*

Kalmamış bu oymağın çoban*ı.
Elbet bir kısmı görür çabanı…
Bir gün sana bıkkınlık gelirse,
Hatırla, ağa ve bey babanı…

Bu soy; elbet tükenmez ve bitmez.
Yok olmaz, kaybolmaz ve de yitmez…
Lakin bu işler çobansız gitmez,
Senden başkası bunları gütmez…

Fakat, bir çoban bu soya yetmez…
Kimlik ise, bunlara fark etmez…
Nafiz bir yola baş koyduğunda,
Kesinlikle o yoldan çark etmez…




24 Ekim 2009 C.tesi 23:13
Güneşli / Bağcılar / İstanbul



Batur Nafiz TANÇAĞLAR " Nafi Çağlar Budunlu "


* Çoban ; Mahmatlı Dernek Başkanı Nafi Çağlar Budunlu

BATUR

BATUR


BATUR*


Ne gezersin İstanbul’larda Batur?
Sana engel mi ki, etraftaki sur?
Kendine dön; tekrar yumruğunu vur…
Eski yıllara yeniden düşler kur…

Hala buralarda mısın sen Batur?
Git; "Gazi" ili**ne çadırını kur…
Ağır ol; geç oymağın başında dur…
Gir; adam gibi otağ***ına otur…




24 Ekim 2009 Ctesi 22:20
Güneşli/Bağcılar/İstanbul



Batur Nafiz TANÇAĞLAR
" Nafi Çağlar Budunlu "


* Batur ; Nafi Çağlar Budunlu
** Gazi İl ; Gaziantep
*** Otağ ; Bey çadırı

YALNIZ KURT VE ÇAKAL SÜRÜSÜ

YALNIZ KURT VE ÇAKAL SÜRÜSÜ



Bir yalnız kurttu, kendini adamıştı halka,
Etrafındaki ihanetler halka, halka,
Gene de hayatı sürüp gidiyordu,
Sürünerek, debelenerek, düşe kalka…

Durup ta bakmadı kalıbına, yaşına,
Tuz da atmamıştı ekmeğine, aşına,
Bu feleğe ne saflıklar ederken,
Felek, neler getirmedi ki başına…

Dünyalar sığmazdı, hayaline, düşüne,
Girmek istedi, eşsiz halkı(!)nın düşüne,
Gün geldi, yaktılar bağrını zavallının,
Küçük dilini yuttu, düşüne, düşüne…

Ne de güvenmişti, kendince yoldaşı(!)na
Hep onları dikmişti, köşelere, yol başına,
Melül gözlerinin perdesi açıldı önce,
Sonra, o gözleri ki; döndü fal taşına…

Korkmadı çevirdi sırtını eşi(!)ne, dostu(!)na,
Kimler göz dikmedi ki, hayatının kastına,
Art arda yedi sırtına kahpe hançerleri,
Sonra, küller değmez oldu o postuna…

Günleri güzelken, diyecek yoktu şanına,
Evvel akrabalar koşar gelirdi yanına,
Yerde; akrepler, tilkiler, sürüngenler,
Sonra gökte; akbabalar girdi kanına…

Nice hain, nice kansızlar vardı,
Etrafını kuçular, bocu köpekler sardı,
Zamane meydanında çakallar cirit atarken,
Benim soylu kurduma inleri bile dardı…

Karşısına geldiler de dost gibi durdular,
Akıl almaz dümenler, tuzaklar kurdular,
Kancık yılışmalarla ayağına dolandılar,
Her dönüşte sırtına nice darbeler vurdular…

Yol alamadı, gelen vurdu, giden vurdu,
Şöyle yere sağlam bastı, öylece durdu,
İyi düşündü, kendi kendine sordu,
Çakallara boğduruyorlardı kurdu…

Ademoğlu bu; varsın aşağılık olsun,
Yıkılsın bu haller, beylik, ağalık olsun,
Bir yer beğen, yalnız ve asil kurdum,
Başı yüce, hem dumanlık, dağlık olsun…




’Batur Nafiz Tançağlar’
Nafi Çağlar Hacıömerli
30 Ocak 2003-Karşıyaka
Şehitkamil / Gaziantep


SOMA'DA YANDILAR
SOMA’DA YANDILAR

SOMA’DA YANDILAR

Neçe canlar yandı bu Soma’da,
Sanmayın, yanıp gittiler sobada,
Allah düşmana bile vermesin,
Ölenler öldü, kalanlar komada...

Payını da aldı Kırkağaç, Akhisar,
Yaralı çok, yüzlerce de ölü var,
Yakınları darmadağın olmuş, Gel bu yarayı sarabilirsen sar...

Korkulu yürekler gürp gürp atıyor,
Soğuk depolarda naaşlar yatıyor,
Kapılardan birer birer verilen,
Tabutlarda ne umutlar batıyor...

Yandılar, Soma’da yandılar,
Ekmeklerini kömüre bandılar.
Evlerinden tebessümle çıktılar,
Tekrar geri döneriz sandılar.
Yandılar, Soma’da yandılar...


Nafi ÇAĞLAR
Batur Nafiz Tançağlar
15 Mayıs 2014 Perş. 20:20
Nafi Çağlar Kısa Film
BİZİM ELLER / Karayusuflu Köyü

Memik Kiya

MEMİK KİYA
MEMİK KİYA
MEMİK
KİYA

MEMİK
KİYA

MEMİK
KİYA

MEMİK
KİYA

MEMİK
KİYA

MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK
KİYA
MEMİK KİYA
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR
NAFİ ÇAĞLAR


1908 yılında Antep'in Karayusuflu köyünde doğdu.
1914 yılında 6 yaşındayken,babası Hasan Ağa, Osmanlı Büyük
Cihan Devleti'nin , 1.Dünya Savaşı'na katılması  nedeniyle
Yemen Eli'ne seferberliğe çağrıldı. Ağabeyleri,
Küçük Hacı Kiya, Mustafa Kiya / Yavaş Mustafa
ve küçük kardeşi Deli Memed ile başbaşa kaldılar.
Anaları bahtsız Meryem Hatun yetim kalan çocuklarının
başında durdu. Memik; ağabeyleri, bir ablası (Hüsne Hatun)
ve küçük kardeşi Deli Memed ile birbilerine sarıldılar.



Türk Budunu
Oğuz Kolu
...........Boyu
Halep Türkmenleri
Dulkadirli Türkmenleri
Mihmadlı Yörük Türkmenleri
Hacı Ömerler Oymağı
Büyük Hacı Ağalar Obası
Memik Kiya Ailesi

Memik Kiya'nın

Oğulları ve Kızları

Şükrü

Hüseyin

Nuri

Nihat

Sait

Yüksel

Mehmet

Hacı Mustafa

Orhan

Türkan

Nevin

Nafi

 

Memik Kiya'nın Torunları :

 Şükrü çocukları ;

 Nuri

Ayfer

Ekrem

Nevzat

Mehmet

Memik

Hacı

Ahmet

 

 

Hüseyin Çocukları ;

Memik

Gülsen

Özgür

Zöhre

Özer

Aydın

 

 

Nuri Çocukları ;

Önder  

 Fatma

Habibe

 

 

 Nihat Çocukları ;

Nevzat

Bayram

 

 

Sait Çocukları ;

Nimet / Saadet

İlker / Barış

Nurgül

Öner

Soner

Sevgi

Rabia

 

 

Yüksel Çocukları ;

Ekrem

Reşit

Hatice

Doğan

 

 

Mehmet Çocukları ;

Memik Volkan

Mustafa Serkan

Nafi Caner

 

 

Hacı Mustafa Çocukları ;

Özlem

Songül

Ahmet

Ömer

Nafi

 

 

Orhan Çocukları ;

Kezban / Aybegüm

Eyüp

Zehra

Onuralp

 

 

Türkan Çocukları ;

Derya

Orhan

Kahraman

Aslıhan

Neslihan

Aşkın Nafi

 

 

 Nevin Çocukları ;

Özlem

Özge

Muhammed

 

 

Nafi ;

Hasan Memik ÇAĞLAR

Hüseyin Ali ÇAĞLAR

Meryem Zöhre ÇAĞLAR

 

 

Memik Kiya'nın

Torunlarının

Çocukları

 

Şükrü'nün Torunları ; 

Nuri Çocukları ;

Mehmet 

Ömer 

Ayşegül

 

Ayfer ;

Nurettin

 

 Ekrem ;

Özgül

Mehmet

Akif

Büşra

 

 

Nevzat ;

Özlem

Özge

Ezgi

Hiranur

 

 Mehmet ;

Adem

İbrahim

Esra

 

Memik ;

 

 

Hacı Murat ;

.............

..............

  

Ahmet ;

 

 

 

 Hüseyin'in Torunları ;

 

 

Gülsen ;

.

.

.

 

 

Memik ;

.

.

.

 

 

Özgür ;

..

..

..

 

 

Zöhre ; 

Atakan

 

 

Özer ;

..

..

..

 

 

 

Aydın ;

..

..

..

 

 

 Nuri'nin Torunları ;

 

 

Önder ;

Oğuzhan

 

 

Fatma ;

..

..

 

 

Habibe ;

 

..

..

 

 

 

Nihat'ın Torunları ;

 

 

Nevzat ;

Atakan

Nihat

 

Bayram ;

Nevzat

..

..

 

 

Sait'in Torunları ;

 

 

Nimet / Saadet ;

Ahmet

Nuri

...

...

...

 

İlker / Barış ;

Aykut

Ferhat  

 Serhat

 

Nurgül ;

 

 

Öner ;

 

 

Soner ;

 

 

 

Sevgi ;

 

 

Rabia ;

 

 

Yüksel'in Torunları ;

 

 

Ekrem ;

Mehmet Çağlar

 

 

Reşit ;

 

 

Doğan ;

 

 

    

 

Mehmet'in Torunları ;

 

Memik Volkan ;

 

 

Mustafa Serkan ;

 

 

Nafi Caner ;

 

 

 

Hacı Mustafa'nın Torunları ;

 

Özlem ;

 

 

Songül ;

 

 

Ahmet ;

 

 

Ömer ;

 

 

Nafi ;

 

 

 

Orhan'ın Torunları ;

 

 

Keziban Aybegüm ;

 

 

Eyüp ;

 

 

Zehra ;

 

 

 

Onuralp ;

 

 

Türkan'ın Torunları ;

 

 

Derya ;

 

 

Orhan ;

 

 

Kahraman ;

 

 

Aslıhan ;

 

 

Neslihan ;

 

 

Aşkın Nafi ;

 

 

 

Nevin'in Torunları ;

 

Özge ;

 

 

Özlem ;

 

 

Muhammed ;

 

 

Nafi'nin Torunları ;

?

 Memik Kiya / Memik Ağa Soy Ağacı  Memik Kiya / Memik Ağa Soy Ağacı
Hacı Ömerler Oymağı Soy Ağacı
/ Rozenheim - 1 Mart 1990
Çizim ; Memik Kiya oğlu Nafi ÇAĞLAR



 Memik Kiya / Memik Ağa

 Memik Kiya / Memik Ağa

 Memik Kiya'nın ağabeyi Mustafa Kiya ( Mustafa ÇAĞLAR)    Memik Kiya'nın ağabeyi Mustafa Kiya ( Mustafa ÇAĞLAR)


Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1981

Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1981


 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999



 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999
 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999



 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999
Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR ve oğlu Nafi ÇAĞLAR / 1999



  Memik Kiya 'nın büyük kızı Yüksel ZİREK / 2003

 Memik Kiya 'nın büyük kızı Yüksel ZİREK / 2003 



 Memik Kiya oğlu Mehmet ÇAĞLAR Memik Kiya oğlu Mehmet ÇAĞLAR



 Memik Kiya 'nın büyük kızı Yüksel ZİREK ve torunu Ekrem ZİREK / 2003 Memik Kiya 'nın büyük kızı Yüksel ZİREK ve torunu Ekrem ZİREK / 2003 

   Memik Kiya'nın büyük ağabeyi Küçük Hacı Ağa/Küçük Hacı Kiya'nın küçük oğlu Cemal ÇAĞLAR / 2004   Memik Kiya'nın büyük ağabeyi Küçük Hacı Ağa/Küçük Hacı Kiya'nın
küçük oğlu Cemal ÇAĞLAR / 2004 - Barak Alagöz köyü



  Memik Kiya'nın büyük ağabeyi Küçük Hacı Ağa/Küçük Hacı Kiya'nın küçük oğlu Cemal ÇAĞLAR / 2004  Memik Kiya'nın büyük ağabeyi Küçük Hacı Ağa/Küçük Hacı Kiya'nın
küçük oğlu Cemal ÇAĞLAR / 2004 - Barak Alagöz köyü


 Memik Kiya oğlu Nafi ÇAĞLAR /  Küçük Hacı Ağa Mezarı / Barak Alagöz köyü /2004  Memik Kiya oğlu Nafi ÇAĞLAR /  Küçük Hacı Ağa Mezarı /
Barak Alagöz köyü /2004


  Memik Kiya'nın torunu Onuralp ÇAĞLAR / 2012

   Memik Kiya'nın torunu Onuralp ÇAĞLAR / 2012



Memik Kiya / Memik Ağa oğlu Nafi ÇAĞLAR / Gaziantep Barak Alagöz köyü / 2004 Memik Kiya / Memik Ağa oğlu Nafi ÇAĞLAR /
Gaziantep Barak Alagöz köyü / 2004



 Memik Kiya Mezarı ; Gaziantep Asri Mezarlığı ; Memik Kiya Mezarı ; Gaziantep Asri Mezarlığı ;



 Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR'ın kabri ve oğulları Nafi ÇAĞLAR Memik Kiya eşi Zöhre ÇAĞLAR'ın kabri ve oğulları Nafi ÇAĞLAR
29 Ağustos 2012 Çarş. 17:27



 Memik Kiya'nın torunları  Memik Kiya'nın oğlu Nafi ÇAĞLAR ve Memik Kiya'nın torunları
 


 Mihmadlı  Hacı Ömerler Derneği 1. Kurultayı / 9 Ağustos 2009 / Karayusuflu köyü - Şehitkamil / Gaziantep
Küçük Hacı Ağa ( Küçük Hacı Kiya)'nın küçük oğlu Cemal ÇAĞLAR




Hasan Memik ÇAĞLAR ; Memik Kiya torunu / 27 Aralık 2013 Cuma / Küçükçekmece /İSTANBUL
Küçük Hasan Ağa (Küçük Memik Kiya )


MEMİK KİYA

" Memik Ağa "


Büyük Selçuklular'ın dağılmasından sonra kurulan Şam Atabeğliği

vardır. Bu atabeğliğin en önemli kütlesi ise ; Halep Türkmenleri'dir. Bu Türkmenler 24 Oğuz'un Boz-Ok koluna mensup olup 13 boydan oluşmuşlardır. Halep Türkmenleri'nin kuzeyde devamı olan bir kısmı ise Dulkadiroğulları Beyliği'ni kurmuşlardır. Bu beyliğin; askeri olarak sağ kolunu oluşturan kısmı 9 oymaktan meydana gelmiştir. Bu dokuz oymaktan birisi de Mihmadlı'dır. Bu oymak Dulkadiroğulları Beyliği'nin güneydoğu uç noktasındaki Karadağ adındaki küçük bir dağın kaşında yerleşmişlerdir. Başlarında ise Kara Yusuf Bey vardır.  Memik Kiya bu yönetici ailenin soyundan gelmiş olup, kendisine kadar olan süreçte, aralıksız olarak aile, oymağını yönetmiştir. Memik Ağa bu oymağın son beyi ve son ağasıdır.

Babası Yemen Şehidi Hasan Ağa'dır. Dedesi Büyük Hacı Ağa / Büyük Hacı Kiya'dır. Soyadı kanunu geldiğinde Çağlar soyadını almıştır.

Bu gün, Memik Kiya'dan töreyenlerin sayısı 190'a ulaşmıştır. Bunların büyük çuğunluğu Gaziantep Şehitkamil, bir kısmı ise Gaziantep Yavuzeli ilçe nüfusuna kayıtlıdır. Merkez köy ise Şehitkamil Karayusuflu'dur.


GÖR BE MEMİK AĞA

Memik Kiya’nın Oğullarına…  

- 1 - Ayak uyduramadılar bu asra, yeni çağa,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa...
Terk eylediler ağalığı da döndüler uşağa,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Başkaları, bitirdiler mallarını sağa sağa,
Dahası, bunlarda başladı onlara yağa,
Hey babam! Sonunda beni de düşürdüler dağa,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Sen ki; dik durur, hep hempalardın öz soyunu,
Sen gitsen de lakin, hala kazanlar var kuyunu,
Bunlar gafil, ben de bozamıyorum oyunu,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Ortalık; çok sinsi ve haset akraba dolu,
Bataklık olmuş oğullarının sağı-solu,
Yok mudur bu uçurumdan kurtulmanın yolu,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Dost tuttukları; ödlek, korkak birer tavuk,
Kimisi aşağılık, kimisi yavşak ve de lavuk,
Bunlar, onlara bile olmuş dalkavuk,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Çevrelerini sarmış, alçak, hain ve de nankör,
Birine yapılana diğerinin gözleri kör,
Yılmadan çabalayan Nafiz’in halini bir gör,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Memik Kiya* da derlerdi sana hey Memik Ağa,
Pabuç bırakmazdın namerde, soysuza, yavşağa,
Uyan da bir bak, senden doğan bu sefil uşağa,
K alk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Sana; Hasan oğlu erkek Memik Ağa derlerdi,
Toplumda lafını bozamaz, lafını yerlerdi,
Dost tuttukların namert değil, er oğlu erlerdi,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Sefil oğulların mecliste laf yer oldular,
Senin azaplarına ağam, paşam der oldular,
Her biri bir kansızın peşinden gider oldular,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Kurtlar öldü, kocadı, ortalık dolu çakallar,
Şimdilerde her oğlun, bir ite, soysuza kullar,
Hele torunların desem…Yenir gider akıllar,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Söyle babam, senin ruhun ölü mü diri midir?
Yanındakiler, Zöhreler mi, yoksa huri midir?
Oğullarının bazıları dölünün kiri midir?
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…

Ben senden töreme; erkek oğlu erkek Nafi’yim,
Bıraktığın soyunu, sopunu hep müdafiyim,
Merak etme sen, ben bu aymazlara kafiyim, K
alk ta Nafi’nin erliğini gör  be Memik Ağa,
Kalk ta oğulların halini gör be Memik Ağa…


’Batur Nafiz Tançağlar’
Nafi Çağlar Hacıömerli
19 Eylül 2006-
Kocasinan/Bahçelievler/İst

Sattılar mülkünü hep, aynı zamanda vatanı,
Baş tacı ettiler, güzelim vatanı satanı,
Bir gün gelirler şu karşıma, utanı utanı,
Kalk ta, oğulların halini gör be Memik Ağa...


’Batur Nafiz Tançağlar’
Nafi Çağlar Hacıömerli
5 Ekim 2012 Pt.
Çobançeşme/Bahçelievler/İst



* Kiya ;
Osmanlı döneminde yerel yönetici anlamında kullanılan    
bu deyim, günümüzde de bu anlamını korumakla birlikte    
Gaziantep başta olmak üzere Kilis’te ve Kahramanmaraş’ın   
güney ve doğu bölgelerinde muhtar yerine kullanılmaktadır. 


 

GÖR BE MEMİK KİYA*
Memik Kiya’nın Torunlarına…

- 1 -

Tanınmam da çok gördüm, senin o  payını,
Hiç satmazmışsın emmini, dayını,
Sen içmezmişsin önüne gelenin çayını,

Bu manayı torunlarına sor be Memik Ağa,
Kalk ta torunların halini gör be Memik Ağa…


19 Eylül 2006 - K.Sinan/B.Evler/İst


- 2 -

Kıymet bilmezler, sahip olsam da her ilime,
Neler sayarım ben, engel olmasam dilime,
El alem  gülüyor,bunlar içindeki halime,

Bunlar yaktı beni,yüreğim kor be Memik Ağa,
Kalk ta bu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa.

Açlığa razıyım, onlardan istemem bir teleme,
Bunlardan adam mı olur, kalbur altı eleme,
Acıma halime anam, hiç arkamdan meleme,

Bir düştüm, yakam ellerinden zar be Memik Ağa,
Kalk ta Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…
Bak şu torunlardan oluşan bir sürü zalime,

Bunlara bulamıyorum söylenecek kelime,
Artık kırılmaz bir değnek verseler şu elime,

Alevlendirdiler, her yerim nar be Memik Ağa,
Kalk ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…

Büyürler, büyüyenin çoğu bana dert olurlar,
El alemin bindiği omuz olur, sırt olurlar,
Bana gelince acayip erkek! ve mert! olurlar,

Kalk ta şu torunlarına bi gir be Memik Ağa,
Bak ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…

Oğlunun düşmanlar almış her yanını çok darda,
Ya ahmak ya alçak sarmış etrafını çok zorda,
Bana yol göster babam, seni yatırmam mezarda,

Kalk ta şu torunlarının halini sor be Memik Ağa,
Bak ta şu Nafiz’in halini gör be Memik Ağa…


’Batur Nafiz Tançağlar’

Nafi Çağlar Hacıömerli
9 Ocak 2007-
Kocasinan /Bahçelievler/İstanbul


* Kiya ; 
Osmanlı döneminde yerel yönetici anlamında kullanılan bu deyim, günümüzde de bu anlamını korumakla birlikte Gaziantep başta
olmak üzere Kilis’te ve Kahramanmaraş’ın güney ve doğu
bölgelerinde muhtar yerine kullanılmaktadır.




NAFİ ÇAĞLAR



NAFİ ÇAĞLAR MİHMADLI

NAFİ ÇAĞLAR MİHMADLI










MEMİK
KİYA MEMİK KİYA MEMİK KİYA MEMİK KİYA MEMİK KİYA
MEMİK
KİYA MEMİK KİYA MEMİK KİYA


Yorumlar - Yorum Yaz

Yorumlar - Yorum Yaz
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam37
Toplam Ziyaret326835
Anket
Sitemizde en çok etkilendiğiniz bölüm / yer neresidir ?
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.663034.8019
Euro36.413536.5594
Hava Durumu
Saat
KIZIL BAYRAK SİYAH SANCAK

KIZIL BAYRAK        

  SİYAH SANCAK


Son kurultayın adı “Turan” olacak…
Başımızın üstünde Kur’an olacak…
Tarihin sahibi bu Türkler, yeniden,
Şu yeryüzünde; nizamı kuran olacak…

Türklük’ündür; ay ve yıldızlı al bayrak,
İslamlığındır; o yeşil-siyah sancak.
İkisinde cihana hakim kılacak,
Turan soylu Türkler olabilir ancak…



4 Ocak 2010 - K.Sinan/Bahçelievler/İst.


Batur Nafiz TANÇAĞLAR
" Nafi Çağlar Budunlu "

CloudFlare
TÜRK'ÜN DURUŞU

TÜRK’ÜN DURUŞU

Türk’ün çokberk olur yumruk vuruşu,
İşte böyle olur Türk'ün duruşu…
Ağır olur kalkışı, oturuşu,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Düzenbaz tilkiler, hep ürkek olur,
Dalkavuk çakallar, hep korkak olur,
Türk’ümü sorarsan hep erkek olur,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Karşısındakinin kimliğine bakmaz,
Kimsenin gücü, makamını takmaz,
İnandığı kutlu yoldan hiç çıkmaz,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Onlar için bilgedir ak sakallı,
Gönüller engin, tavırlar akıllı,
Bilirler, bu yol; dikenli, çakıllı,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Sayarlar, teyzeleri, halaları,
Severler, yavruları, balaları,
Geçerler, surları, kalaları,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Satmazlar, emmileri, dayıları,
Korurlar, Oğuzlar’ı, Kayılar’ı,
Korkmazlar, az olsa da sayıları,
İşte böyle olur  Türk’ün duruşu…

Üleşirler önlerindeki aşı,
Yolda koymazlar, koldaş*ı, yoldaşı,
Din-budun uğruna verirler başı,
İşte böyle olur Bozkurt duruşu…

Türklük’ün hası, esası mert olur,
Milletinin derdi, o’na dert olur,
Konu vatan ise, tavrı sert olur,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…

Türk der isen o’nun hası Nafi’dir,
Tam Türk’tür o, katışıksız, safidir,
Erkek görmek istersen, o kafidir,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…
 

Batur Nafiz TANÇAĞLAR
” Nafi Çağlar Budunlu “

17 Mayıs 2008-K.Sinan
Bahçelievler/ İstanbul
 

* Koldaş ; Kollanılan kişi, arkadaş.

ŞEHİT HASAN AĞA'M

ŞEHİT HASAN AĞA'M


Sefer emri ile düştü yollara,
Neçe yerden geçti, gitti çöllere,
Yedi gavur leşi baştan aştı da,,
Hasret kaldı, yardım eden ellere…

Hasan Ağa’m son nefeste yekindi,
Dediler ki, vakitlerden ikindi,
Yatıyordu, susuz yerde, yiğidim,
Çırpındı da son bir defa silkindi…

Nafi der ki; şad olasın Hasan Ağa,
Ne miraslar bıraktınız bu çağa,
Siz Yemen’de, canlarınız verdiniz,
Ulaşamaz gavur bu Karadağ’a…

Ağam, öz ağam, benim Hasan Ağa’m,
Varıp Yemen İli’ni basan ağam…

Ağam, öz ağam, benim Hasan Ağa’m,
Buralardan olmasın tasan ağam...

23 Ekim 2011 Pazar - 01:33
K.Sinan/Bahçelievler/İST.


Şehit Hasan Ağa; Dedem olup, Yemen şehididir.
TÜRKÇE'Nİ

TÜRKÇE’Nİ

- 1 -

Türkçe’ni, Türk’üm,Türkçe’ni…
Uçmağa giden Türkçe’ni…
Turan İli’nin Türkleri,
Ko aparsın o Türkçe’ni…

24 Ocak 2008 - Bakırköy / İst.

- 2 -

Türkçe’ni, Türk’üm Türkçe’ni…
Çıkmaza giden Türkçe’ni…
Türkler terk eder Türkçe’ni,
Ne yaparsın o Türkçe’ni…

20 Mayıs 2008 - Bahçelievler/İst.

ÇUHURDA TÜRKMENEM
ÇUHURDA TÜRKMEN’EM

Binlerce yıldır; Samarra, Ur’da Türkmen’em.
Alemde çoh yerde, orda, burda Türkmen’em.
Neçe dövletler gurdugum öz vetanımda,
Düşmüşem a dostlar, çuhurda Türkmen’em…

Gışlar olanda , sagukta , garda Türkmen’em.
Bir derbent, bir çuhurda, darda Türkmen’em.
Kimi gelir vurur, kimi istemez sürer,
Men bilmiyrem ki a dostlar, harda Türkmen’em…

Mene, bend olmuş gal’alar, surda Türkmen’em.
Ne şekil sahap olag bu yurda Türkmen’em.
Dara düştügümüz vahıtlarda yol veren,
Bir selam varanda öncü kurda, Türkmen’em…


www.nafiztancaglar.com


Batur Nafiz TANÇAĞLAR
Nafi Çağlar Budunlu
14 Mart 2011 Pt. 17:17
K.Sinan/Bahçelievler/İst.
Bize Antepli Derler

BİZE ANTEPLİ DERLER

Barak uzun havası,
Leziz Kilis tavası,
İşte kültür yuvası,

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Geniş Barak ovası,
Yiğitlerin yuvası,
Budur Antep liva*sı,

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Düşmanın en arsızı,
Artık gelmez Fransız’ı,
Yürekler görmez sızı,

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Kuzeyde Karadağ’ı,
Kale gibi Türk Dağı,
Kükreyen gençlik çağı,

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Doğuda Fırat nehri,
Gözeldir, Sof’tan seyri,
Ezelden Türk’ün şehri,

30 Mart 2011 Ç.19:27
Bağcılar / İstanbul


Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Antep etrafı dağlar,
Dağlarda güzel bağlar,
Böyle der Nafi Çağlar,

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…

Bize Antepli derler,
Burda düşmanı yerler…



’Batur Nafiz Tançağlar’
Nafi Çağlar Hacıömerli
12 Mayıs 2008-K.Sinan
Bahçelievler/ İstanbul


* Liva ; Osmanlı Döneminde sancak, il, şehir .

Garadağ Gözeli

GARADAĞ GÖZELİ

Merzimen Çayı* durgun akar.
Bir ucu da Fırat’a çıkar.
Garadağ’da bir gözel gördüm,
Bakışları sineler yakar…

Garadağ’ın üstü yayladır.
Sorun halin, acep hayledir.
Bir duruşu adam öldürür.
Bu Yörük gızları böyledir…

Garadağ** dibi Yavuzeli.
Bu dilber beni etti deli.
Ya almalı ya da gitmeli,
Söyleyin dostlar ne etmeli? ..



Batur Nafiz TANÇAĞLAR
’Nafi Çağlar Mahmatlı’
22 Mart 2011 Salı 01:22
K.Sinan/Bahçelievler/İst.


* Merzimen Çayı ; Gaziantep Yavuzeli ilçesinde bir çay adı.
** Garadağ ; Fırat Nehri’nden Yavuzeli-Araban arasından batıya doğru uzanan
dağın adı.