FİZİKÇİ N.Ç. / Fizikçi Nafi ÇAĞLAR
NaFizik
Sevgili Gençler,
Sevgili Öğrenciler...
Bu sayfayı oluşturmaktaki amacımız,
öncelikle eğlenmenizi sağlamaktır.
Bu arada eğlenirken öğrenmeniz de mümkün olabilecektir.
Konuları dörtlükler haline yazarak, aynı zamanda
konu bilgisi de vermeye çalıştık...
HAREKET
Nerde hareket,
Orda bereket,
Derse başladım bile,
Sınıf artık farket...
Kusurlu saydam tabaka,
Yoruldum baka baka,
Yokki silindirik mercek,
Hekim gözlerime taka...
Fizikçi N.Ç.
* Astigmat ; Göz yuvarlağında meydana gelen, ışığı dağıtan
ve bu nedenle oluşan göz kusurudur.
I Ş I K
Bu günkü konumuz IŞIK olsun,
Dersimiz yine şık olsun,
Hep böyle geçsin zamanımız,
Herkes buna alışık olsuN.Ç.
Fizikçi N.Ç./ Nafi Çağlar
29 Aralık 2012 Ct. 18:26
Küçükçekmece / İst.
DOĞRUSAL HAREKET
Hareketimizin adı ; doğrusal,
Hep bir çizgi üzerinde kal,
Yolda kaldım ey kanki,
Geçerken n'olur beni de al....
Hareketimiz ivmeli mi ivmeli,
Dinleyen öğrenciyi övmeli,
Yazıp, çizmeyenler varsa,
Onları da tutup dövmeli...
Hareket düzgün hızlanan
9 K_azma Sınıfı
Ey yaramaz sınıf 9 Kazma,
Çok şımarıp ta yine azma,
Ben konumu anlatıyorum,
Otur, ister yaz, ister yazma...
9 L_ale
Ey 9 L_ale,
9 G_eri
Ey yavaş yazan 9 G_eri,
Çabuk yaz, konuda kaldık geri,
Eğer acele ederseniz,
Bu gün gideriz ileri,
Kusurlu saydam tabaka,
Yoruldum baka baka,
Yokki silindirik mercek,
Hekim gözlerime taka...
Fizikçi N.Ç.
BATUR'CA 10 KASIM KONUŞMASI
Değerli Meslektaşlarım ve Kıymetli Öğrencilerim ;
Bağcılar Gazi Lisesi’nin sevgili öğrencileri ;
Dünyaya hükmeden bir cihan devletinin yıkılışının ardından uzun ve amansız mücadele sonrası,Türk Milleti’nin ve İslam aleminin yok oluşunun eşiğinden dönülmüş ve mücadele kazanılmıştır. Ancak eski devletin yaşayamayacağı anlaşılmış ve yeni devletin kuruluşuna karar verilmiştir.
29 Ekim 1923’te Ankara Hacı Bayram Veli Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından,
hep birlikte yürüyerek, Ulus’taki ilk meclis binasına gelinmiş ve dualar eşliğinde kurban
kesilmiş ve ardından bina önünde saygı duruşu sonucu ilan edilerek gerçekleştirilmiştir.
Mustafa Kemal , işte bu din adamlarıyla davasını paylaşıyor, yetkilerini paylaşıyor,
onlara itibar ediyor ve onlarla yoldaşlık ediyordu. Onlarla yeni devleti kuruyordu…
Çünkü Mustafa Kemal, kendisinin de İslam dininin şerefli bir mensubu olduğunu biliyor ve kabul ediyordu. “ Bizim dinimiz, milletimize, değersiz, miskin ve aşağı
olmayı öğütlemez. Aksine Allah’ta, Peygamber de ; insanların ve milletlerin, değer
ve şereflerini korumalarını emrediyor.” 1923 ( Atatürk’ün S.D. 11 s. 92 ) diyerek
İslamlığın insan haysiyetine, kişiliğine ve şerefine ne kadar önem verdiğini gayet
iyi vurgulamıştır. Mustafa Kemal’in “ Bizim dinimiz, aklın, mantığın uyduğu bir din olmasaydı, mükemmel olmazdı, son din olmazdı.” 1923 ( Atatürk’ün S.D. 11 s. 127 )
sözüyle de dinimizi ne kadar benimsediğini, ne kadar önemsediğini ve ne kadar üstün
gördüğünü de çok iyi anlayabiliyoruz. Ancak, bütün bunlara rağmen ne yazık ki,
bu insana dinden uzak, din adamlarına düşman ve din adamlarını asan adam olarak
bakan zavallılar var bu memlekette. Hatta kefere diyecek kadar vicdandan uzaklaşmış
insanlar var.. Daha da vahimi bunu diyenlere inanan ve öz be öz bizim insanımız olan gaflete düşmüş olanlarımız var…
batasıca batılılar, 18.yy. başlarından itibaren, başta İngiltere olmak üzere , Müslüman coğrafyasının her yerinde faaliyetlere başlamışlar, Arap topraklarında şeyhler , Türk Toprakları’nda imamlar yetiştirerek, dini kurumlarımıza, camilerimize yerleştirmişler
ve İslam dinini içerden bozmaya çalışmışlardır. Kurtuluş mücadelesinde bizi içeriden
vuran bu casuslar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması ve daha sonrasında, yargılan-
mış ve asılmışlardır. Batılılar , özellilke İngilizler ise, Mustafa Kemal’in bu yaptığını,
sanki gerçek Müslüman din adamlarını asıyormuş gibi anlatmışlar ve bunda da başarılı olmuşlardır. Bu dedi kodular iyice yayılmış ve etkili olmuştur. Ne yazık ki, bütün bunlara inanan dinde çok sayıda samimi ve saf müslümanlar olmuştur. Yaklaşık
90 yıldır devam eden bu olay, Türk Milleti’inin içine nifak girmesine sebep olmuştur.
Zaten batılıların da istediği buydu… Günümüzde bu dedi kodulara inanan gafillerin
sayısının milyonlara ulaşmış olması da felaketimizin boyutunu göstermektedir.
bir şekilde ödemiştir. Bu bedelin geç te olsa, hasta da olsa farkında olmuş, canına kastedildiğini anlamış ve beni “Türk hekimlerine emanet ediniz” demiştir.
İtalyanca, Yunanca, Rusca olurdu. Çoğumuzun dini de İslam olmaz Hiristiyan olurdu…Önce Allah’ın emriyle bize bu vatanı bırakan atalarımıza, başta Mustafa
Kemal’e atılan iftiralara en azından sizler inanmayınız… Biz sizlere güveniyoruz…
Sevgiler…Saygılar… 10 Kasım 2012 Ct. 09:09
Nafi ÇAĞLAR
Bağcılar Gazi Lisesi
Fizik Öğretmeni
7 Eylül 2009 - 18 Temmuz 2013 ;
İstanbul Bağcılar Gazi Lisesi ( İl içi tayin )
18 Temmuz 2013 - ............; İstanbul Bağcılar İbni Sina
Anadolu Lisesi ( İl içi tayin ) oldu.
Ne demek fiziği sevmiyorum!!!
Antepli Fizikçi!yi tanımamışsın demek ki;
Fiziğin babası derler O!na,
İki saat dinle bilgin olmazsan yuh sana N.Ç.'nin öğrencisi...
Çözer, teker teker soruları.
Atar, çalışkan öğrenciye artıları.
Ğ (yumuşak g) bozar akrostiji,
Lakin buna değer 10 B'nin ders dinleyişi.
Ayrılmaz bir bütündür; Fizik ve Nafi Çağlar.
Rüyalarımda olmazlar, bir (Nafi Çağlar) , bütün hocalar...
Gül Nihal POLAT
Sefaköy Anadolu Lisesi
10 B sınıfı 251
K.Çekmece / İstanbul