Türkiye Milli Kültür Dernekleri Kurultayları
MİHMADLI
YÖRÜK TÜRKMENLERİ DERNEĞİ
( HACI ÖMERLER OYMAĞI )
İLK GENEL KURULU
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği'nin yapılan ilk genel kurulunda başkanlığa Nafi Çağlar seçildi.
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği'nin yapılan ilk genel kurulunda başkanlığa Nafi Çağlar seçildi.
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği'nin yapılan ilk genel kurulunda başkanlığa Nafi Çağlar seçildi.
Musabeyliler Derneği binasında yapılan genel kurula, Gaziantep'te bulunan Oğuz Boyları derneklerinden temsilciler ve Mahmatlı Derneği üyeleri katıldı. Tek liste ile yapılan genel kurulda, Nafi Çağlar başkanlığa seçilirken, yönetim kurulu şu isimlerden oluştu:
"Yönetim kurulu asil; İsmet İnönü Tan, Cengiz Çatal, Mahmut Özay, Ekrem Zirek, Öner Çağlar, Mehmet Çaldıran, Yusuf Geçer, Ali Özdemir. Denetim kurulu; Mustafa Kayalı, Seyfettin Çiftçi, Mevlana Çelik. Disiplin kurulu; Ali Çiğit, Reşit Zirek, Ali Sönmez."
Genel kurulda başkanlığa seçilen Nafi Çağlar, yaptığı konuşmada, "Çok büyüyen oymağımızın birbirlerini unutmaması ve Türk kültürünün yaşatılması amacıyla derneğimizi kurduk. En az 370 yıldır Gaziantep'in kuzeyinde varolan oymağımızın merkez köyü Karayusuflu olup, Koçlu, Gemrik, Aşağı Tandırcık, Yukarı Tandırcık, Gedikkuyu, Dülese ve Zavrak köyleri ve bu köyleri çevreleyen birinci derecede akraba köy ve obalardan oluşan 19 köyü içermektedir" dedi.
| |||||
MAHMATLI OYMAĞI 1.KURULTAYI
|
Mahmatlı Oymağı 1.Kurultayı / 16 Ağustos 2009 Pazar Gaziantep/Şehitkamil/Karayusuflu
MAHMATLI / MİHMADLU / BUDUNLU OYMAĞI
1.KURULTAYI
Son dönemde yapılan araştırmalarla, “Mahmatlı” adı taşıyan köylerin adlarının rastgele konulmuş bir ad olmadığı, Mahmatlı boyunun, Oğuz Han’ın oğullarından Yıldız Han’ın torunlarına bağlı Avşar, Bozulus, Bozatlu boyları gibi bir boy olduğu ortaya çıktı.
Bu çerçevede, Türkiye’nin dört bir yanında bulunan Mahmatlı Köyleri, birbirleriyle görüşmeye ve birbirlerinin etkinliklerine katılmaya başladılar.
Bu çerçevede Gaziantep Şehit Kamil ilçesi Karayusuflu Köyünde kurulmuş bulunan Mahmatlı Hacıömerli Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği, bir ilke imza attı. Mahmatlı Hacıömerli Oymağı Birinci Kurultayı’nı düzenleyen dernek başkanı Nafi ÇAĞLAR ve derneğin diğer yöneticileri, Mahmatlı boyunu toparlama konusunda ilk girişimi yapmakla gurur duyduklarını, ülkemizin ve milletimizin birlik ve beraberliğine hizmet etmenin her Türk vatandaşı gibi kendilerinin de görevi olduğunu belirtmiştir.
Birinci Mahmatlı kurultayına, Mahmatlı boyuna bağlı pek çok köyden gelen vatandaşlar, yaşlılar ve bölgedeki diğer Türkmen aşiretlerinden temsilciler katıldı. Urfa Karacadağ Türkmenleri Dernekleri temsilcileri, Urfa Bozova Türkmenleri dermekleri temsilcileri, Urfa Araplu Türkmen aşireti derneği temsilcileri, Gaziantep Kuvayı Milliye Derneği yöneticileri misafir olarak kurultaya katıldılar. Gaziantep Rişvanlı Aşireti Derneği temsilcisi Araştırmacı Yazar Mehmet Demir ATMALI’da kurultaya konuşmacı olarak katılanlardandı. Birinci Mahmatlı Köyleri kurultayına, dernek yöneticilerinin daveti üzerine köyümüzden de Muharrem KILIÇ konuşmacı olarak katıldı.
Kurultay bütün şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşu ve peşinden okunan İstiklal Marşıyla başladı. Dernek başkanı Nafi ÇAĞLAR’ın açış konuşmasından sonra sırayla konuşmacılar konuşmalarını yaptılar. Konuşmalardan sonra Başkan Nafi ÇAĞLAR kurduğu futbol takımının formalarını katılımcı misafirlere hatıra olarak dağıttı. Birlikte yenilen öğle yemeğinden ve çaylı sohbetten sonra Aksakalların tespiti ve Aksakallar yönetim kurulunun seçimi yapıldı. Kurultayın tamamlanmasından sonra, çevrede yerleşik olan Mahmatlı oymağına bağlı bazı köyler ziyaret edildi.
Birinci Mahmatlı Oymağı kurultayı baştan sona Gaziantep Olay TV tarafından izlendi ve çekimler yapıldı. Bu çekimlerle hazırlanan program 23 Ağustos Pazar akşamı Gaziantep Olay TV’de yayınlandı.
Köyümüzden kurultaya katılan Muharrem KILIÇ’ın kurultayda yaptığı konuşma aşağıdadır.
MAHMATLI OYMAĞI GENEL TARİHİ VE KIZIK BOYU İLE BAĞLANTISI
Sevgili Mahmatlılılar,
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, hepimiz bir çınarın dalları gibi birbirimizle bağlantılıyız. Hepimizin mutlaka bir boy adı, bir soyadı var. Ancak, hepimizin ortak adı Türk’tür. Türk dili dilimiz, Türk dini dinimiz, Türk vatanı vatanımız, Türk tarihi tarihimiz, kısacası Türk’ün kaderi kaderimizdir. Bu değerlerimize aksi söylemleri olanlarla işimiz olmaz.Çünkü biz Türk’üz!
On bin yıldan beri Anadolu coğrafyasında milletlerin harman olması, değişik dinlerin ve kültürlerin yaşamış olması anlamına gelmez. Mutlaka farklı kültür unsurları da mevcut olmuştur Anadolu’da. Ancak, belirleyici unsur her zaman Türk kültürü olmuştur. Bunu söylerken neye dayanarak söylüyoruz? Anadolu’nun bilinen en eski tarihine kadar gidiyoruz. Oradan kalan yazılar, resimler, anıtlar ve yaşam biçimlerini yansıtan her türlü kültür unsurlarını inceliyoruz. Buradan da Anadolu’da yaklaşık on bin yıldır yaşanan ve yaşamaya devam eden kültürün Türk kültürü olduğunu anlıyoruz.
Bu tezimizin belgelerini maalesef Türk arkeologlar değil, bilime ve tarihe saygılı yabancı arkeologlar bularak insanlığın bilgisine sunmuşlardır. Bizim tarihe bakışımız, maalesef Atatürk’ün ölümünden sonra, batı merkezli tarihçilerin gözüyle olmaya başlamıştır. Bu nedenle de tarihimize Türk gözüyle bakanlar aşağılanmış, dışlanmış ve yok sayılmışlardır.
Fransız tarihçi J. Paul Roux bu konuda şöyle diyor: “Bana hep soruyorlar, “neden Türk tarihi” diye. Ben de cevap veriyorum. Çünkü Türk tarihi ile bütün dünya tarihini kucaklamış oluyoruz.” Bundan daha net bir cevap bulunamaz. J. Paul Roux doğru söylüyor. Dünya tarihinden Türkleri çıkardığınız zaman ortada bir şey kalmıyor.
İşte bizler böyle bir ortamda, binlerce yıllık kadim Türk yurdu olan Anadolu’da Türklüğümüzü, birliğimizi savunmak zorunda bırakılıyoruz. Eğer Türkler konuşulacaksa, söz konusu olan sadece Anadolu değil, bütün dünya olmalıdır. Türk kültür coğrafyası sadece Anadolu’muzun ve Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin sınırlarıyla ifade edilemez. Türk kültürünün izleri ve elle tutulur, gözle görülür belgeleri, Kuzey Amerika, Orta Amerika ve Güney Amerika’nın kuzeyi, Pasifik adaları, Kuzey Afrika, bütün Avrupa ve bütün Asya kıtalarında adeta kaynaşmaktadır. Hem dilimizden, hem tamgalarımızdan, hem tek Tanrı inancımızdan izler buralarda halen mevcuttur.
Anadolu ve çevre coğrafyalarda, nerede bir kilise kalıntısı bulunsa, hemen Bizans’a veya Roma’ya atfedilir. Hiç düşünülmez ki, İslam dini tebliğ edilmeden önce Hıristiyanlık bir hak dindi. Ondan önce de Musevilik hak dindi. Türk milletinin bilinen ve belgelere dayanan tarihi yaklaşık on bin yıla yaklaşmaktadır. O halde bu kadar süre içinde tebliğ edilen tüm hak dinleri yaşamıştır bu millet. Değerlendirmeleri ona göre yapmalıyız.
Cumhuriyetin ilanından sonra Anadolu’dan Yunanistan’a gönderilen ve yerli Rumlar diye tarif edilen insanlar Hıristiyan olmakla beraber, Türkçeden başka bir dil bilmiyorlardı. Kısacası, Türk milleti var olduğu sürece, bulunduğu her coğrafyada tek Tanrı inancına sahip olmuş ve hanif bir dini yaşamıştır. Bunun aksini söyleyenler ya bu konulardan haberdar değil, ya da batı merkezli tarihçiler gibi kasıtlı olarak bazı yanlışları dayatıyorlar. Mesela neymiş efendim, Türkler çok tanrılı bir dine inanıyorlarmış. Neymiş, bir yer tanrısı, bir de gök Tanrısı varmış. Hayır! Doğrusu böyle değil. Doğru olanı; Türkler yerin ve gökün Tanrısına inanmaktaydılar. Bu konular çok uzun olduğu için daha fazla detaya girmeyelim.
Biz burada Mahmatlı oymağı adına toplanan bir kurultay nedeni ile bulunuyoruz. Mahmatlı oymağı, konunun uzmanı Prof. Faruk SÜMER, OĞUZLAR – Türkmenler Tarihleri, Boy teşkilatı, Destanları adlı eserinde, Mahmatlı ve Boz atlu obalarının Oğuz boylarından Kızık boyuna bağlı olduğunu belirtir ve şöyle der:
“Oturak-Kızıklar Sultan İbrahim (1639-1648) devrinde Antep bölgesindeki Oğurca, Damlaluca, Çay-Kuyu, Sakal, Kara-Dinek, Yalan-kaz, Üç Kilise ve Taşlıca adlı köyler ile Antep şehrinde ve yine Antep’e bağlı diğer bazı köy ve kasabalarda yaşıyorlardı. Bunlardan başka Mihmadlu ve Boz-Atlu obalarının da Kızıklar’a ait olduğunu biliyoruz.”
Zaman içinde bütün göçer boylar belli yerlerde iskâna tabi tutulunca, diğer oymaklar gibi Mahmatlı oymakları da bulundukları yerlerde iskân edilmişlerdir. Böylece göçerlik bitmiş, ancak pek çok boy ve oymak birbirinden ayrı düşmüştür. Artık boylar, oymaklar yok Türk milleti vardır. Mahmatlının başına gelenler diğer boylarında başına gelmiştir. Avşarlar, Bozulus, Rişvanlılar ve bütün Türkmen oymakları ülkenin dört bir yanına dağılmışlardır. Şüphesiz bunda büyük yarar vardır. Böylece, millet olma şuuru gelişmeye başlamıştır. Ancak, her boy ve oymak kendine has gelenek ve göreneklerini bugünlere dek korumuştur. Bu da Türk milletinin kültür zenginliğini oluşturmuştur.
Oğuzhan’ın oğullarından Yulduz han soyundan gelen dört boy vardır. Bunlar; Avşar, Beğdili, Kızık ve Karkın’dır. Ayrıca, Bozulus ve Rişvanlı Türkmenleri de Mahmatlı oymağı gibi, Kızık boyunun alt kollarındandır.
Biz yaptığımız araştırmalarda, Osmanlı Arşivleri Daire başkanı Orhan Sakin beyin, konuyla ilgili olarak yayınlamış olduğu, “Anadolu’da Türkmen ve Yörükler” adlı kitabından yararlandık. Buna göre Osmanlı devleti arşivlerinde 1600’lü yıllarda gözüken kayıtlar dikkate alınmıştır. Hiç şüphesiz ki bu çalışma yapılması gereken çalışmalar yanında çok küçük bir bölüm olmakla beraber, bir başlangıç teşkil etmesi bakımından çok önemlidir. Bu çalışmasından dolayı Sayın Orhan Sakin beyefendiyi buradan kutluyorum. Bu çalışmadaki kayıtlar aşağıda görüldüğü gibidir.
1-Mahmudlar (Kara Mahmudlar) cemaati. (Ada k.), Silfke n, İç-il livası, TD:387, s.275
2-Mahmudlar urbanı cemaati: Teke liv, TD:166, s. 577
3-Mahmudlar cemaati: Ulu-yörük taifesinden, Ankara liv, TD:438, s.405
4-Mahmudlar cemaati, Esb-keşan, Turgud kz, Konya liv, TD:387, s. 242, 244
5-Mahmudlar cemaati, Tire kz, Aydın liv, TD:166, s.375
6-Mahmudlar Yörükleri cemaati, Kengiri liv, TD:438, s.743
7-Mahmudlar Yörükleri cemaati, Saruhan liv, TD: 166, s. 338
8-Mahmudlu cemaati, Beğdili taifesi,, tabi-i Şefkat bey, halp liv, TD:493, s.870
9-Mihmad cemaati, Kütahya liv, TD:438, s.22
10-Mihmad cemaati, Teke liv, TD: 166, s.576
11-Mihmadlu cemaati, Ağcakoyunlu kabilesi, Boz-ok kz, Bozok liv, TD:998, s.592
12-Mihmadlu cemaati, Dinek kabilesi, Boz-ok kz, Bozok liv, TD:998, s. 635
13-Mihmad hacılu cemaati, Beğdili taifesi, tabi-i Şefkat bey, Halep liv, TD:493, s.865
14-Mihmadlu cemaati, tabi-i Kızık, Halep liv, TD:493, s.973
15-Mihmadlu cemaati, Eymir taifesi, Yörükan-i Mar’aş, Mar’aş liv, TD:998, s.457
16-Mihmadlu cemaati, Kara-öyük mz, Karamanlu-yi Dinek kabilesi, Keskün nah, Bozok liv, TD:998, s. 616
Bizim çalışmalarımızın diğer bir kısmını da internet ortamından elde ettiğimiz bilgiler oluşturmuştur. Hiç şüphesiz çalışmanın bu yönünün de büyük eksikleri vardır. İnternet teknolojisi hayatımıza girdikten sonra, konuya ilgi duyanlar köyleri ve boyları adına web sayfası oluşturmuşlar ve sanal ortamda seslerini duyurmaya başlamışlardır. Biz de bu ortamda adreslerini tespit edebildiğimiz Mahmatlı köylerini dikkate alarak aşağıdaki listeyi oluşturduk.
İli İlçesi Köyü
1-Ankara Gölbaşı Mahmatlı
2-Ankara Gölbaşı Mahmatlı Bahçe
3-Samsun Vezirköprü Mahmatlı
4-Çorum Sungurlu Mahmatlı
5-Gümüşhane Kelkit Mahmatlı
6-Yozgat Sorgun Mahmatlı
7-Kırıkkale Merkez Yukarı Mahmatlı
8-Kırıkkale Merkez Aşağı Mahmatlı
9-Niğde Çamardı Mahmatlı
10-Aksaray Kürd Mahmatlı (Mihmadlu)
11-Kastamonu Taşköprü Bayramoğlu Mahmatlı Düz Yerleşimi
Türkiye dışında Mahmatlı adını taşıyan yerler:
Yunanistan Selanik Drama Mahmatlı
Burada itiraf edelim ki, boy ve aşiret araştırmalarında en büyük sıkıntı, ne amaçla yapıldığı bir türlü anlaşılamayan köy ve mezra adlarının değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Eski adların ne anlama geldiği araştırılmadan, rast gele adlarla değiştirilmiş ve o köyün geçmişle bağı koparılmıştır. Umarız ki bu konuların önemine vakıf olan bir yetkili çıkar ve bu hatadan dönülmesini sağlar. Böylece de gerçeklere daha kolay ulaşılır. Türk milletinin geçmişinde kaçacağı, saklanacağı, gizleneceği hiçbir yanlışı yoktur.
Gelişen teknoloji sayesinde dünyamız daha da küçülmekte ve insanlar birbirleriyle daha kolay iletişim kurmaktadırlar. Bu durum herkes gibi Mahmatlı oymağı mensuplarına da avantajlar sağlamaktadır. Teknolojiyi iyi kullanarak birbirimizle iletişim kurmalı ve bağlarımızı güçlendirmeliyiz. Bunu en azından, parçalanmaya çalışılan vatanımızın birlik ve bütünlüğünü korumak adına da olsa yapmalıyız. Yılda en az bir kere, her yıl yeniden belirlenecek olan bir yerde Türkiye Mahmatlı Oymağı Mensupları Kurultayı toplanabilir. Birlik ve beraberlik mesajları verilerek, ucu dışarıda olan bazı bölücü hareketlerin insanlarımızı kandırmasının önüne geçilebilir. Mahmatlı oymağı ve kardeş boylardan Avşar, Bozulus, Rişvanlı gibi özbe öz Türk olan bazı boylar içinde Türkçe anadilinin yanı sıra Kürtçe konuşanlar da bulunmaktadır. Bu kardeşlerimize durum net olarak anlatılmalı ve Kürtçe biliyor olmaları bir zenginliğe dönüştürülmelidir. Yine aynı boylar içinde inanç olarak, Alevi, Şafii ve Hanefi inancında olan boylar da vardır. Bu da bizim büyüklüğümüzü ve zenginliğimizi gösteren ayrı bir durumdur. Bu ayrıntılar bizim birliğimizi güçlendirici unsurlar olmalıdır. Hz. Peygamberin bir hadisinde buyurduğu gibi; “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.” Bu hadis-i şerife uyarak, Hacı Bektaşı Veli hazretlerinin buyurduğu gibi; “Bir olalım, iri olalım, diri olalım.” Aksi takdirde birliğimizi koruyamaz ve azaba müstahak oluruz.
Bu düşüncelerle, “Mahmatlı Hacıömerli Oymağı Birinci Kurultayı”nı düzenleyen, Mahmatlı Hacıömerli Eğitim Kültür dayanışma ve Araştırma Derneği yöneticilerini kutluyorum. Bizimle iletişim kurarak bugün burada sizlerle bir arada olmamıza vesile olan, ayrıca bu çalışmalarda büyük emeği geçen Sayın Nafi Çağlar Hacıömerli ve Sayın Mehmet Demir Atmalı beyleri de içtenlikle kutluyorum. Kendilerinin bu konularda ne kadar hassas olduklarını biliyorum. Bizim köyümüz adına kurulan Mahmatlıköyü adlı siteye sanal ortamda ulaşıp, bize çağrı atmasalardı, sizlerden haberimiz bile olmayacaktı. Biz, bu birliktelikten sonra kendimizi daha bir güçlü hissedeceğiz. Sizlerin bu düşüncelerle buralarda var olduğunuzu bilmek, gücümüze güç katacaktır. Gaziantepli akrabalarımızla buluşmuş olmaktan dolayı çok mutluyum.
Ben Ankara Gölbaşı Mahmatlı Köyü adına hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, bu çalışmalarınızın devamı ve başarısı için duacı olduğumu bildiriyorum. Allaha emanet olun.
Muharrem KILIÇ
Ankara, Gölbaşı Mahmatlı Köyü (Mahallesi)
mkilic55@gmail.com
MAHMATLI DERNEĞİ KURULTAYINA
Sözlerime selam ile başlarım,
Merhaba! Sevgili karındaşlarım.
Yesevi’ce kendi nefsim taşlarım,
Oğuz soylarından soyumuz vardır.
Oğuzhan atamdır, dedem Yulduz han,
Amcam Afşar, Beğdili ve de Karkın’dan,
Hepimizin boy babası Kızık han,
Kızık boylarından boyumuz vardır.
Bayındır, Çavuldur, Kınık ve Kayı
Bunlar akrabamız, amuca, dayı.
Hepsinin içinde Mahmatlı Köyü,
Köyleriniz gibi köyümüz vardır.
Bozulus, Bozatlı öz kardaşımız,
Döger, Büğdüz, Salur hep yoldaşımız.
Bayat, Çepni, Kıpçak da haldaşımız,
Yirmi dört boydan da payımız vardır.
Vezirköprü, Sorgun, Kelkit, Çamardı
Ankara’dan Taşköprü’ye uzardı.
Her birinde akraba Mahmatlı vardı,
Milyonları tutan sayımız vardır.
Bu topraklar harman olmuş bizimle,
Anlatmaya çalışırım sazımla,
Yolda uzak, kalpte yakın sizinle,
Bu vatan üzeri sayemiz vardır.
Karayılan, Şehit Kamil bizimdir.
Bu toprağı vatan yapan özümdür.
Hepinizin sözü benim sözümdür.
Bir de Osmanlı’da Kayı’mız vardır.
Birisi Mahmatlı, biri Atmalı
“Güne dek harasız” diye çatmalı (Bugüne kadar neredeydiniz)
Bu sevgi hepimizi kuşatmalı,
Antep de, Maraş da dayımız vardır.
Yollar uzaksa da gönüller yakın,
Bundan sonra uzak kalmayın sakın,
Birfani kardeşiniz burada bakın!
Kiya’da içilmiş çayımız vardır.
Muharrem KILIÇ
KURULTAY RESİMLERİ İÇİN TIKLAYINIZ!
Emeği geçenlere sonsuz teşekkürler…
Site Yönetimi
Etiketler: Mahmatlı, Mahmatlı Kurultayı, Mahmatlı Kurultayı Gaziantep Etkinlikleri, Mehmet Demir Atmalı, Nafi Çağlar, Muharrem Kılıç
Son dönemde yapılan araştırmalarla, “Mahmatlı” adı taşıyan köylerin adlarının rastgele konulmuş bir ad olmadığı, Mahmatlı boyunun, Oğuz Han’ın oğullarından Yıldız Han’ın torunlarına bağlı Avşar, Bozulus, Bozatlu boyları gibi bir boy olduğu ortaya çıktı.
Bu çerçevede, Türkiye’nin dört bir yanında bulunan Mahmatlı Köyleri, birbirleriyle görüşmeye ve birbirlerinin etkinliklerine katılmaya başladılar.
Bu çerçevede Gaziantep Şehit Kamil ilçesi Karayusuflu Köyünde kurulmuş bulunan Mahmatlı Hacıömerli Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği, bir ilke imza attı. Mahmatlı Hacıömerli Oymağı Birinci Kurultayı’nı düzenleyen dernek başkanı Nafi ÇAĞLAR ve derneğin diğer yöneticileri, Mahmatlı boyunu toparlama konusunda ilk girişimi yapmakla gurur duyduklarını, ülkemizin ve milletimizin birlik ve beraberliğine hizmet etmenin her Türk vatandaşı gibi kendilerinin de görevi olduğunu belirtmiştir.
Birinci Mahmatlı kurultayına, Mahmatlı boyuna bağlı pek çok köyden gelen vatandaşlar, yaşlılar ve bölgedeki diğer Türkmen aşiretlerinden temsilciler katıldı. Urfa Karacadağ Türkmenleri Dernekleri temsilcileri, Urfa Bozova Türkmenleri dermekleri temsilcileri, Urfa Araplu Türkmen aşireti derneği temsilcileri, Gaziantep Kuvayı Milliye Derneği yöneticileri misafir olarak kurultaya katıldılar. Gaziantep Rişvanlı Aşireti Derneği temsilcisi Araştırmacı Yazar Mehmet Demir ATMALI’da kurultaya konuşmacı olarak katılanlardandı. Birinci Mahmatlı Köyleri kurultayına, dernek yöneticilerinin daveti üzerine köyümüzden de Muharrem KILIÇ konuşmacı olarak katıldı.
Kurultay bütün şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşu ve peşinden okunan İstiklal Marşıyla başladı. Dernek başkanı Nafi ÇAĞLAR’ın açış konuşmasından sonra sırayla konuşmacılar konuşmalarını yaptılar. Konuşmalardan sonra Başkan Nafi ÇAĞLAR kurduğu futbol takımının formalarını katılımcı misafirlere hatıra olarak dağıttı. Birlikte yenilen öğle yemeğinden ve çaylı sohbetten sonra Aksakalların tespiti ve Aksakallar yönetim kurulunun seçimi yapıldı. Kurultayın tamamlanmasından sonra, çevrede yerleşik olan Mahmatlı oymağına bağlı bazı köyler ziyaret edildi.
Birinci Mahmatlı Oymağı kurultayı baştan sona Gaziantep Olay TV tarafından izlendi ve çekimler yapıldı. Bu çekimlerle hazırlanan program 23 Ağustos Pazar akşamı Gaziantep Olay TV’de yayınlandı.
Köyümüzden kurultaya katılan Muharrem KILIÇ’ın kurultayda yaptığı konuşma aşağıdadır.
MAHMATLI OYMAĞI GENEL TARİHİ VE KIZIK BOYU İLE BAĞLANTISI
Sevgili Mahmatlılılar,
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, hepimiz bir çınarın dalları gibi birbirimizle bağlantılıyız. Hepimizin mutlaka bir boy adı, bir soyadı var. Ancak, hepimizin ortak adı Türk’tür. Türk dili dilimiz, Türk dini dinimiz, Türk vatanı vatanımız, Türk tarihi tarihimiz, kısacası Türk’ün kaderi kaderimizdir. Bu değerlerimize aksi söylemleri olanlarla işimiz olmaz.Çünkü biz Türk’üz!
On bin yıldan beri Anadolu coğrafyasında milletlerin harman olması, değişik dinlerin ve kültürlerin yaşamış olması anlamına gelmez. Mutlaka farklı kültür unsurları da mevcut olmuştur Anadolu’da. Ancak, belirleyici unsur her zaman Türk kültürü olmuştur. Bunu söylerken neye dayanarak söylüyoruz? Anadolu’nun bilinen en eski tarihine kadar gidiyoruz. Oradan kalan yazılar, resimler, anıtlar ve yaşam biçimlerini yansıtan her türlü kültür unsurlarını inceliyoruz. Buradan da Anadolu’da yaklaşık on bin yıldır yaşanan ve yaşamaya devam eden kültürün Türk kültürü olduğunu anlıyoruz.
Bu tezimizin belgelerini maalesef Türk arkeologlar değil, bilime ve tarihe saygılı yabancı arkeologlar bularak insanlığın bilgisine sunmuşlardır. Bizim tarihe bakışımız, maalesef Atatürk’ün ölümünden sonra, batı merkezli tarihçilerin gözüyle olmaya başlamıştır. Bu nedenle de tarihimize Türk gözüyle bakanlar aşağılanmış, dışlanmış ve yok sayılmışlardır.
Fransız tarihçi J. Paul Roux bu konuda şöyle diyor: “Bana hep soruyorlar, “neden Türk tarihi” diye. Ben de cevap veriyorum. Çünkü Türk tarihi ile bütün dünya tarihini kucaklamış oluyoruz.” Bundan daha net bir cevap bulunamaz. J. Paul Roux doğru söylüyor. Dünya tarihinden Türkleri çıkardığınız zaman ortada bir şey kalmıyor.
İşte bizler böyle bir ortamda, binlerce yıllık kadim Türk yurdu olan Anadolu’da Türklüğümüzü, birliğimizi savunmak zorunda bırakılıyoruz. Eğer Türkler konuşulacaksa, söz konusu olan sadece Anadolu değil, bütün dünya olmalıdır. Türk kültür coğrafyası sadece Anadolu’muzun ve Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin sınırlarıyla ifade edilemez. Türk kültürünün izleri ve elle tutulur, gözle görülür belgeleri, Kuzey Amerika, Orta Amerika ve Güney Amerika’nın kuzeyi, Pasifik adaları, Kuzey Afrika, bütün Avrupa ve bütün Asya kıtalarında adeta kaynaşmaktadır. Hem dilimizden, hem tamgalarımızdan, hem tek Tanrı inancımızdan izler buralarda halen mevcuttur.
Anadolu ve çevre coğrafyalarda, nerede bir kilise kalıntısı bulunsa, hemen Bizans’a veya Roma’ya atfedilir. Hiç düşünülmez ki, İslam dini tebliğ edilmeden önce Hıristiyanlık bir hak dindi. Ondan önce de Musevilik hak dindi. Türk milletinin bilinen ve belgelere dayanan tarihi yaklaşık on bin yıla yaklaşmaktadır. O halde bu kadar süre içinde tebliğ edilen tüm hak dinleri yaşamıştır bu millet. Değerlendirmeleri ona göre yapmalıyız.
Cumhuriyetin ilanından sonra Anadolu’dan Yunanistan’a gönderilen ve yerli Rumlar diye tarif edilen insanlar Hıristiyan olmakla beraber, Türkçeden başka bir dil bilmiyorlardı. Kısacası, Türk milleti var olduğu sürece, bulunduğu her coğrafyada tek Tanrı inancına sahip olmuş ve hanif bir dini yaşamıştır. Bunun aksini söyleyenler ya bu konulardan haberdar değil, ya da batı merkezli tarihçiler gibi kasıtlı olarak bazı yanlışları dayatıyorlar. Mesela neymiş efendim, Türkler çok tanrılı bir dine inanıyorlarmış. Neymiş, bir yer tanrısı, bir de gök Tanrısı varmış. Hayır! Doğrusu böyle değil. Doğru olanı; Türkler yerin ve gökün Tanrısına inanmaktaydılar. Bu konular çok uzun olduğu için daha fazla detaya girmeyelim.
Biz burada Mahmatlı oymağı adına toplanan bir kurultay nedeni ile bulunuyoruz. Mahmatlı oymağı, konunun uzmanı Prof. Faruk SÜMER, OĞUZLAR – Türkmenler Tarihleri, Boy teşkilatı, Destanları adlı eserinde, Mahmatlı ve Boz atlu obalarının Oğuz boylarından Kızık boyuna bağlı olduğunu belirtir ve şöyle der:
“Oturak-Kızıklar Sultan İbrahim (1639-1648) devrinde Antep bölgesindeki Oğurca, Damlaluca, Çay-Kuyu, Sakal, Kara-Dinek, Yalan-kaz, Üç Kilise ve Taşlıca adlı köyler ile Antep şehrinde ve yine Antep’e bağlı diğer bazı köy ve kasabalarda yaşıyorlardı. Bunlardan başka Mihmadlu ve Boz-Atlu obalarının da Kızıklar’a ait olduğunu biliyoruz.”
Zaman içinde bütün göçer boylar belli yerlerde iskâna tabi tutulunca, diğer oymaklar gibi Mahmatlı oymakları da bulundukları yerlerde iskân edilmişlerdir. Böylece göçerlik bitmiş, ancak pek çok boy ve oymak birbirinden ayrı düşmüştür. Artık boylar, oymaklar yok Türk milleti vardır. Mahmatlının başına gelenler diğer boylarında başına gelmiştir. Avşarlar, Bozulus, Rişvanlılar ve bütün Türkmen oymakları ülkenin dört bir yanına dağılmışlardır. Şüphesiz bunda büyük yarar vardır. Böylece, millet olma şuuru gelişmeye başlamıştır. Ancak, her boy ve oymak kendine has gelenek ve göreneklerini bugünlere dek korumuştur. Bu da Türk milletinin kültür zenginliğini oluşturmuştur.
Oğuzhan’ın oğullarından Yulduz han soyundan gelen dört boy vardır. Bunlar; Avşar, Beğdili, Kızık ve Karkın’dır. Ayrıca, Bozulus ve Rişvanlı Türkmenleri de Mahmatlı oymağı gibi, Kızık boyunun alt kollarındandır.
Biz yaptığımız araştırmalarda, Osmanlı Arşivleri Daire başkanı Orhan Sakin beyin, konuyla ilgili olarak yayınlamış olduğu, “Anadolu’da Türkmen ve Yörükler”
Haberi Arkadaşına Gönder | |
adlı kitabından yararlandık. Buna göre Osmanlı devleti arşivlerinde 1600’lü yıllarda gözüken kayıtlar dikkate alınmıştır. Hiç şüphesiz ki bu çalışma yapılması gereken çalışmalar yanında çok küçük bir bölüm olmakla beraber, bir başlangıç teşkil etmesi bakımından çok önemlidir. Bu çalışmasından dolayı Sayın Orhan Sakin beyefendiyi buradan kutluyorum. Bu çalışmadaki kayıtlar aşağıda görüldüğü gibidir.
1-Mahmudlar (Kara Mahmudlar) cemaati. (Ada k.), Silfke n, İç-il livası, TD:387, s.275
2-Mahmudlar urbanı cemaati: Teke liv, TD:166, s. 577
3-Mahmudlar cemaati: Ulu-yörük taifesinden, Ankara liv, TD:438, s.405
4-Mahmudlar cemaati, Esb-keşan, Turgud kz, Konya liv, TD:387, s. 242, 244
5-Mahmudlar cemaati, Tire kz, Aydın liv, TD:166, s.375
6-Mahmudlar Yörükleri cemaati, Kengiri liv, TD:438, s.743
7-Mahmudlar Yörükleri cemaati, Saruhan liv, TD: 166, s. 338
8-Mahmudlu cemaati, Beğdili taifesi,, tabi-i Şefkat bey, halp liv, TD:493, s.870
9-Mihmad cemaati, Kütahya liv, TD:438, s.22
10-Mihmad cemaati, Teke liv, TD: 166, s.576
11-Mihmadlu cemaati, Ağcakoyunlu kabilesi, Boz-ok kz, Bozok liv, TD:998, s.592
12-Mihmadlu cemaati, Dinek kabilesi, Boz-ok kz, Bozok liv, TD:998, s. 635
13-Mihmad hacılu cemaati, Beğdili taifesi, tabi-i Şefkat bey, Halep liv, TD:493, s.865
14-Mihmadlu cemaati, tabi-i Kızık, Halep liv, TD:493, s.973
15-Mihmadlu cemaati, Eymir taifesi, Yörükan-i Mar’aş, Mar’aş liv, TD:998, s.457
16-Mihmadlu cemaati, Kara-öyük mz, Karamanlu-yi Dinek kabilesi, Keskün nah, Bozok liv, TD:998, s. 616
Bizim çalışmalarımızın diğer bir kısmını da internet ortamından elde ettiğimiz bilgiler oluşturmuştur. Hiç şüphesiz çalışmanın bu yönünün de büyük eksikleri vardır. İnternet teknolojisi hayatımıza girdikten sonra, konuya ilgi duyanlar köyleri ve boyları adına web sayfası oluşturmuşlar ve sanal ortamda seslerini duyurmaya başlamışlardır. Biz de bu ortamda adreslerini tespit edebildiğimiz Mahmatlı köylerini dikkate alarak aşağıdaki listeyi oluşturduk.
İli İlçesi Köyü
1-Ankara Gölbaşı Mahmatlı
2-Ankara Gölbaşı Mahmatlı Bahçe
3-Samsun Vezirköprü Mahmatlı
4-Çorum Sungurlu Mahmatlı
5-Gümüşhane Kelkit Mahmatlı
6-Yozgat Sorgun Mahmatlı
7-Kırıkkale Merkez Yukarı Mahmatlı
8-Kırıkkale Merkez Aşağı Mahmatlı
9-Niğde Çamardı Mahmatlı
10-Aksaray Kürd Mahmatlı (Mihmadlu)
11-Kastamonu Taşköprü Bayramoğlu Mahmatlı Düz Yerleşimi
Türkiye dışında Mahmatlı adını taşıyan yerler:
Yunanistan Selanik Drama Mahmatlı
Burada itiraf edelim ki, boy ve aşiret araştırmalarında en büyük sıkıntı, ne amaçla yapıldığı bir türlü anlaşılamayan köy ve mezra adlarının değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Eski adların ne anlama geldiği araştırılmadan, rast gele adlarla değiştirilmiş ve o köyün geçmişle bağı koparılmıştır. Umarız ki bu konuların önemine vakıf olan bir yetkili çıkar ve bu hatadan dönülmesini sağlar. Böylece de gerçeklere daha kolay ulaşılır. Türk milletinin geçmişinde kaçacağı, saklanacağı, gizleneceği hiçbir yanlışı yoktur.
Gelişen teknoloji sayesinde dünyamız daha da küçülmekte ve insanlar birbirleriyle daha kolay iletişim kurmaktadırlar. Bu durum herkes gibi Mahmatlı oymağı mensuplarına da avantajlar sağlamaktadır. Teknolojiyi iyi kullanarak birbirimizle iletişim kurmalı ve bağlarımızı güçlendirmeliyiz. Bunu en azından, parçalanmaya çalışılan vatanımızın birlik ve bütünlüğünü korumak adına da olsa yapmalıyız. Yılda en az bir kere, her yıl yeniden belirlenecek olan bir yerde Türkiye Mahmatlı Oymağı Mensupları Kurultayı toplanabilir. Birlik ve beraberlik mesajları verilerek, ucu dışarıda olan bazı bölücü hareketlerin insanlarımızı kandırmasının önüne geçilebilir. Mahmatlı oymağı ve kardeş boylardan Avşar, Bozulus, Rişvanlı gibi özbe öz Türk olan bazı boylar içinde Türkçe anadilinin yanı sıra Kürtçe konuşanlar da bulunmaktadır. Bu kardeşlerimize durum net olarak anlatılmalı ve Kürtçe biliyor olmaları bir zenginliğe dönüştürülmelidir. Yine aynı boylar içinde inanç olarak, Alevi, Şafii ve Hanefi inancında olan boylar da vardır. Bu da bizim büyüklüğümüzü ve zenginliğimizi gösteren ayrı bir durumdur. Bu ayrıntılar bizim birliğimizi güçlendirici unsurlar olmalıdır. Hz. Peygamberin bir hadisinde buyurduğu gibi; “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.” Bu hadis-i şerife uyarak, Hacı Bektaşı Veli hazretlerinin buyurduğu gibi; “Bir olalım, iri olalım, diri olalım.” Aksi takdirde birliğimizi koruyamaz ve azaba müstahak oluruz.
Bu düşüncelerle, “Mahmatlı Hacıömerli Oymağı Birinci Kurultayı”nı düzenleyen, Mahmatlı Hacıömerli Eğitim Kültür dayanışma ve Araştırma Derneği yöneticilerini kutluyorum. Bizimle iletişim kurarak bugün burada sizlerle bir arada olmamıza vesile olan, ayrıca bu çalışmalarda büyük emeği geçen Sayın Nafi Çağlar Hacıömerli ve Sayın Mehmet Demir Atmalı beyleri de içtenlikle kutluyorum. Kendilerinin bu konularda ne kadar hassas olduklarını biliyorum. Bizim köyümüz adına kurulan Mahmatlıköyü adlı siteye sanal ortamda ulaşıp, bize çağrı atmasalardı, sizlerden haberimiz bile olmayacaktı. Biz, bu birliktelikten sonra kendimizi daha bir güçlü hissedeceğiz. Sizlerin bu düşüncelerle buralarda var olduğunuzu bilmek, gücümüze güç katacaktır. Gaziantepli akrabalarımızla buluşmuş olmaktan dolayı çok mutluyum.
Ben Ankara Gölbaşı Mahmatlı Köyü adına hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, bu çalışmalarınızın devamı ve başarısı için duacı olduğumu bildiriyorum. Allaha emanet olun.
Muharrem KILIÇ
Ankara, Gölbaşı Mahmatlı Köyü (Mahallesi)
mkilic55@gmail.com
MAHMATLI DERNEĞİ KURULTAYINA
Sözlerime selam ile başlarım,
Merhaba! Sevgili karındaşlarım.
Yesevi’ce kendi nefsim taşlarım,
Oğuz soylarından soyumuz vardır.
Oğuzhan atamdır, dedem Yulduz han,
Amcam Afşar, Beğdili ve de Karkın’dan,
Hepimizin boy babası Kızık han,
Kızık boylarından boyumuz vardır.
Bayındır, Çavuldur, Kınık ve Kayı
Bunlar akrabamız, amuca, dayı.
Hepsinin içinde Mahmatlı Köyü,
Köyleriniz gibi köyümüz vardır.
Bozulus, Bozatlı öz kardaşımız,
Döger, Büğdüz, Salur hep yoldaşımız.
Bayat, Çepni, Kıpçak da haldaşımız,
Yirmi dört boydan da payımız vardır.
Vezirköprü, Sorgun, Kelkit, Çamardı
Ankara’dan Taşköprü’ye uzardı.
Her birinde akraba Mahmatlı vardı,
Milyonları tutan sayımız vardır.
Bu topraklar harman olmuş bizimle,
Anlatmaya çalışırım sazımla,
Yolda uzak, kalpte yakın sizinle,
Bu vatan üzeri sayemiz vardır.
Karayılan, Şehit Kamil bizimdir.
Bu toprağı vatan yapan özümdür.
Hepinizin sözü benim sözümdür.
Bir de Osmanlı’da Kayı’mız vardır.
Birisi Mahmatlı, biri Atmalı
“Güne dek harasız” diye çatmalı (Bugüne kadar neredeydiniz)
Bu sevgi hepimizi kuşatmalı,
Antep de, Maraş da dayımız vardır.
Yollar uzaksa da gönüller yakın,
Bundan sonra uzak kalmayın sakın,
Birfani kardeşiniz burada bakın!
Kiya’da içilmiş çayımız vardır.
Muharrem KILIÇ
MAHMATLI HACI ÖMERLİ OYMAĞI EĞİTİM KÜLTÜR DAYANIŞMA VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ 1.KURULTAYI
1.Kurultaya Katılanlar
Nafi Çağlar MAHMATLI
Nafi Çağlar (H.M.o.)
Ekrem Zirek
Reşit Zirek
Aydın Çağlar
Bayram Çağlar
Önder Çağlar
Mahmut Özay
Doğan Zirek
Onur Çağlar
Özer Çağlar
Memik Çağlar (Hüs.o.)
Nevzat Çağlar
Soner Çağlar
Hacımustafa Çağlar
Mehmet Çağlar
Hüseyin Çağlar
Mehmet Zirek
Mehmet Nuri Özay
Ömer Aytekin
Hcımehmet Doğan
Vakkas Doğan (Hacı oğlu)
Memik Topuz (Hamit oğlu)
Köyün Gençleri
Koçlu
Ahmet Çaldıran
Erdal Çaldıran
Osman Çaldıran
Resul Akbulut
Abdullah Sönmez
Mehmet Sönemz (Tekten Maamet)
Gedikkuyu
Vehbi Çatal
Dülese (Seymenli)
Mehmet Özalkan
Aşağı Tandırcık
Murat Tan
Mehmet Ali Tan
Metin Tan
Fikret Tan
Ersin Tan
Hulusi Tan
Yukarı Tandırcık (Çatlaklar)
Gemrik (Ilıcak)
Aşağı Höcüklü
Nurettin Zirek
Yaşar Zirek
Mehmet…
Kızıkmuratlı (Bediren)
Ali Başkahraman
Seydi Başkahraman
Muhammed Başkahraman
Ballık
Ali Yıldırım
Ve bir arkadaşı
Karacaburç
Mustafa Kayalı
Ankara
Muharrem Kılıç
Şanlıurfa
Nusret Kaya
Hasan Çay
Ömer ..
…
…
…
Bizim Eller (Olay Tv.)
Servet Çevik
Orhan Çevik
Musabeğliler Derneği
Şahin Ekerbiçer
Ökkeş Gün
Vakkas Görgülü
Rışvanlar Derneği
Mehmet Demir Atmalı
Kuvva-i Mücahitler Derneği
Erol Güler
Kadınlar
Gülsen Çağlar
Zöhre Çağlar ,
Zehra Çağlar
Yasemin Çağlar
Keziban Çağlar
Piraye Çağlar
Nevin Başkahraman
Dayımın kızları Yüksel ve Nilüfer
Köyün kadınları
Diğer
Dayımın kızı Yüksel’in eşi
Koçlu köyünün muhtarı
Kara Liste;
Bakırca’ya…
2.Çekim için Gemrik köyüne gittiğimizde, Hacı Özdemir’i evinin örtmesinde ve oğlu Muammer’i de okulun bahçesinde gördük…Yanımıza da gelmediler…Halil Özdemir ise yanımıza geldi ve daha biraz önce ise bizim köyde idi.
3. Mustafa oğlu Ahmet Geçer’in bizim köyde tarlanın içinde olduğunu söylediler…
4.Ertesi gün (17 Ağustos 2009 Pazartesi günü) ; Orhan Şahin ve ailesi, Memed Amcamın kızı Meryem ve eşi Cuma Gezer ,Memed Amcamın kızı Hapa ve eşi İsmet Şahin öğleden önce, Memed Amcamın kızı Sevim ve eşi Kemal Şahin ve kızları Emel ve de Şükrü oğlu Mehmet Çağlar ikindi vakti köye geldiler.Mustafa Amcamın kızı Meryem’in çocukları köyde geziyorlardı.
5.İkindi vakti rahmetli Deli Memed amcamdan kalan damın dibinde Kemal Şahin ve Sait Çağlar oturmuş konuşuyorlardı. Bende aşağıdan Yüksel ablam gilden gelip köy odası
İstikametine giderken onlara sadece usulen selam verdim ve durup konuşmadım.
6.Karayusuflu köyünden; Mehmet Döner, İmam Döner, Nevzat Çağlar(Hasan oğlu),
Seydi Arslan, Şükrü Çağlar,Sait Çağlar, Mustafa Topuz, Kadir Şahin,
Köyde oldukları halde toplantıya katılmadılar…
7. ŞAHİN, GEÇER, ÖZDEMİR ,YANARDAĞ, ÇOPUR.DURDU ve ÇAPAR soy adlarından
Hiç katılan olmadı…(Çağlar, Tan, Zirek Özay ve Özalkan soy adları katkıda bulundu özellikle…)
Beyaz Liste
(Çağlar, Tan, Özay Zirek ve Özalkan soy adları katkıda bulundu özellikle…)
Nafiz Tançağlar
Nafi Çağlar (Hacımustafa oğlu)
Mehmet Çağlar-1 (Memik Kiya oğlu)
Hacı Mustafa Çağlar
Cemal Çağlar
Aydın Çağlar
Bayram Çağlar
Mustafa Çağlar (Muzaffer oğlu)
Nevzat Çağlar -2 (Şükrü oğlu)
Navzat Çağlar-3 (Nihat oğlu)
Önder Çağlar
Habibe Çağlar
Keziban Çağlar
Zehra Çağlar ,
Zöhre Çağlar
Gülsen Çağlar
Yasemin Çağlar
Ekrem Zirek
Reşit Zirek
Doğan Zirek
Mehmet Zirek
Yüksel Zirek
Hatice Zirek
Mehmet Özalkan
Mehmet Nuri Özay
Mahmut Özay
Mehmet Ali Tan
Metin Tan
Murat Tan
Hulusi Tan
Hamit Topuz
Hacı Mehmet Doğan
Ve kadınlar
MAHMATLI / MİHMADLU / BUDUNLU OYMAĞI
2.KURULTAYI
Mahmatlı Oymağı 2.Kurultayı / 19 Kasım 2010 ; Gaziantep/Şehitkamil/Karayusuflu
MAHMATLI/MİHMADLU/BUDUNLU OYMAĞI 2.KURULTAYI
Oğuz boylarından olan Mahmatlı Oymağının 2. Kurultayı, 19 Kasım 2010 tarihinde Gaziantep İlimize bağlı Şehit Kamil İlçesi Kara Yusuflu Köyünde yapıldı.
Geçen yıl yapılan ilk kurultaya Ankara Gölbaşı Mahmatlı temsilcisi ile Gaziantep’te bulunan ve oymağa bağlı yakın ilçelerden, köylerden temsilcilerin katılmıştı. Bu yıl Urfa(Karakeçili aşireti), Ankara, Kahramanmaraş, Nevşehir Avanos ve Gaziantep’ten temsilcilerin katıldığı kurultayda, Mahmatlı oymağı ve Rişvan aşiretleri üstüne yapılan çalışmalar ele alındı. Katılımcıların yaptığı konuşmaların birlik ve beraberlik ve farklı dilleri konuşuyor olsak ta aynı boydan ve soydan olunduğu ifade edildi.
Organizasyonu gerçekleştiren Nafiz Çağlar Mahmatlı tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından, Araştırmacı Yazar Rişvan aşiretinden Mehmet Demir Atmalı tarafından “Mahmatlı Oymağı Bölgesel Tarihi ve Rişvan Bağlantısı” konulu sunumu ilgiyle izlendi. Ankara Gölbaşı Mahmatlı Oymağından Araştırmacı- Yazar Muharrem Kılıç ise “Mahmatlı Oymağı Genel Tarihi ve Kızık boyu ile Bağlantısı” üzerine bir konuşma yaptı. Kılıç, yaptığı konuşmada “Türk Milletinin zor bir dönemden geçtiğini ve kültür değerlerimize, birbirimize sahip çıkmamız gerektiğini” vurguladı.
Konuk Oğuz boylarının temsilcilerinin yaptığı heyecanlı konuşmaların özünde yapılan toplantıların önemi vurgulandı. Davet edilen Mahmatlı Oymağına bağlı bölgelerin (Balıkesir, Aksaray, Yozgat ve Çorum’da bulunan Mahmatlı oymakları)temsilcilerinin kurultaya gönderdiği selam ve mesaj, bundan sonraki kurultayların daha kalabalık olacağının işaretini verdi.
Nevşehir Avanos Mahmat Belde belediye başkanı Faruk Ceyhan’ın da konuşma yaptığı kurultayda, katılımcılar arasında son konuşmayı Ankara Gölbaşı Mahmatlı Oymağı temsilcilerinden İsmail Kandemir yaptı. Kandemir konuşmasında “Allah’ın insanları nimetler ve sabır üzerinden sınava tabi tuttuğunu, Türk Milletinin tarih boyunca önemli sınavlar verdiğini ve başardığını” söyledi. Bugün de milletimizin birlik beraberlik sınavından geçtiğini, oğuz boyları olarak birbirimize sahip çıkmamız, ülkemize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek için üstümüze düşeni yapmamız gerektiğini, farklı siyasi partilerin mensubu olmaktan değil; kardeş olmamızdan gelen bir bağlılıkla, Türk yurdunun ve milletinin birliğine sahip çıkıp tavır koymamız gerektiğini” vurguladı.
3. Kurultayın Nevşehir Avanos Mahmat Beldesinde, 4. kurultayın da Ankara Gölbaşı’nda yapılmasının kararlaştırıldığı buluşma, Araştırmacı Nafi Çağlar Mahmatlı’nın yaptığı teşekkür konuşması ile sona erdi.
Kurultaya katılan oğuz boylarının temsilcileri arasında yaşanan kaynaşma, Türk Milletinin bu dayanışmaya ne kadar çok ihtiyacı olduğunu ve milli bütünlüğü sağlamanın, bu nitelikte buluşmalar, ziyaretler ve yüzyüze görüşmelerle sağlanabileceğini gösterdi. Kürtçe konuşan Karakeçili ve Rişvan Aşireti temsilcilerinin Türk’çe duruşları, her anlamda mücadele azmi içinde olduklarını gördüğümüz katılımcıların kardeşlik heyecanları kurultaya damgasını vurdu. Birlikte Kur’an-Kerim ve mevliti dinleyen temslcilere şerbet ikram edildi. Yemek esnasında gerçekleştirilen sohbetlerde, Oğuzdan gelen kardeşliğimizin pekiştirilmesi ve boy temsilcilerine ulaşılması, Mahmatlı Oymakları konusunda araştırılmaya devam edilmesi, yakın illerden başlamak üzere kurultaya kadar ziyaret ve görüşmeler yapılması, araştırmaların ve basılan eserlerin kurultay üyelerine ulaştırılması ve ilişkilerimizin canlı tutulması üzerinde duruldu.
Yüce Türk Milleti adına atılan önemli bir adım olan bu kurultayın, tüm oğuz boyları tarafından da gerçekleştirilmesi arzusuyla, Mahmatlı Oymağı 2. Kurultayının birliğimiz ve beraberliğimizin devamına vesile olmasını diliyoruz.
Ankara Gölbaşı Mahmatlı Oymağı Katılımcıları adına;
İsmail Kandemir
KURULTAY RESİMLERİMİZ :
http://picasaweb.google.com/isoca06/MAHMATLIKURULTAYI2# (Resimler: İsmail Kandemir)
http://picasaweb.google.com/isoca06/MAHMATLIKURULTAYI1# (Resimler: Muharrem Kılıç)
Resimlere ulaşmak için yazılı olan linki kopyalayıp adres kısmına yapıştırarak ya da alttaki linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz.
http://picasaweb.google.com/isoca06/MAHMATLIKURULTAYI2#
http://picasaweb.google.com/isoca06/MAHMATLIKURULTAYI1#
Kurultayın, Mahmatlı Ailesi ve Türk Milleti için hayırlara ve başarılı çalışmalara vesile olmasını diliyorum.
bu çalışmaları yapan bütün arkadaşlara selamlarımı iletip herkesin gözlerinden öpüyorum.Ankaradan, avanostan ve gölbaşından katılan başta muharrem kardeşim dahil herkesten Allah razı olsun.Aziz Türk milletinin geleceğini karartacak olan bölücü fitnenin, yapılacak Türkmen şenlik ve kurultayları ile kesilebileceğine durulabileceğine olan inancım bir kez daha yenilendi.Bundan sonkaki bütün kurultaylarda bulunma sözümü verirken başarılarımızın devamını aziz milletimizin bekası için istiyorum.tevafuk Allahtandır.
MAHMATLI 2. KURULTAYINA
Sözlerime selam ile başlarım,
Merhaba! Sevgili karındaşlarım.
Yesevi’ce kendi nefsim taşlarım,
Oğuz soylarından soyumuz vardır.
Oğuzhan atamdır, dedem Yulduz han,
Amcam Afşar, Beğdili ve de Karkın’dan,
Hepimizin boy babası Kızık han,
Kızık boylarından boyumuz vardır.
Bayındır, Çavuldur, Kınık ve Kayı
Bunlar akrabamız, amuca, dayı.
Hepsinin içinde Mahmatlı Köyü,
Köyleriniz gibi köyümüz vardır.
Bozulus, Bozatlı öz kardaşımız,
Döger, Büğdüz, Salur hep yoldaşımız.
Bayat, Çepni, Kıpçak da haldaşımız,
Yirmi dört boydan da payımız vardır.
Vezirköprü, Sorgun, Kelkit, Çamardı
Ankara’dan Taşköprü’ye uzardı.
Her birinde akraba Mahmatlı vardı,
Milyonları tutan sayımız vardır.
Bu topraklar harman olmuş bizimle,
Anlatmaya çalışırım sazımla,
Yolda uzak, kalpte yakın sizinle,
Bu vatan üzeri sayemiz vardır.
Karayılan, Şehit Kamil bizimdir.
Bu toprağı vatan yapan özümdür.
Hepinizin sözü benim sözümdür.
Bir de Osmanlı’da Kayı’mız vardır.
Birisi Mahmatlı, biri Atmalı
“Güne dek harasız” diye çatmalı (Bugüne kadar neredeydiniz)
Bu sevgi hepimizi kuşatmalı,
Antep de, Maraş da dayımız vardır.
Yollar uzaksa da gönüller yakın,
Bundan sonra uzak kalmayın sakın,
Birfani kardeşiniz burada bakın!
Kiya’da içilmiş çayımız vardır.
Muharrem KILIÇ
Mahmatlı oymağına mensup sevgili kardeşlerim, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bu selamım aynı zamanda, Mahmatlı boyunun bağlı olduğu tüm Kızık boyu mensuplarına, Kızık boyunun diğer kardeşleri olan Avşar(Afşar), Beğdili (Badıllı), Karkın boylarının mensuplarına ve bu dört kardeşin ataları olan Yıldız (Ulduz) Han’a dır. Ve de ayrıca, Yıldız Han’ın diğer beş kardeşi olan; Gün Han, Ay Han, Gök Han, Dağ Han ve Deniz Han’adır. Kısacası, Oğuz ataya ve onun altı oğlu ve 24 torununadır.
Gaziantep, Şehit Kamil ilçesi Karayusuflu köyünde yapılan 2. Mahmatlı kurultayına katılan Rişvanlı kardeşlerimizin, Kızık Han’ın dört oğlundan Beğdili’nin torunları olduğunu bilmek, Karakeçililerin Kayı beyin torunları olduğunu bilmek, Anadolu coğrafyasında ikinci dirilişimiz olan 1071 Malazgirt zaferinin nasıl kazanıldığını bilmek demektir. Bu konuda detaylar içeren yazımızdan evvel, konuyla ilgilenen her yaştan kardeşimize 24 Oğuz boyu hakkında bir hatırlatma yapmakta yarar olduğunu düşünüyorum.
“Boz-Oklar: Dış Oğuzlar da denip, Sağ kolu teşkil ederler.
1. Gün-Alp/Gün-Han: Sembolü şâhin. Oğulları:
a) Kayıg/Kayı-Han: “Sağlam, berk” anlamındadır. Üç kıta ve yedi denize altı yüz yıldan fazla hâkim olan Osmanlı sülâlesi bu boydandır. Kayı Boyundan Ertuğrul Gâzi ve her biri birer müstesnâ şahsiyete sâhip, çoğu dâhî, cihangir, kumandan, şâir ve sanatkâr olan Osmanlı sultanları, Kayı Han neslinin kıymetini göstermeye kâfidir.
b) Bayat: “Devletli, nîmeti bol” anlamındadır. Maraş ve çevresine hâkim olan Dulkadiroğulları, İran’da Kaçarlar, Horasan’da Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları, Kerkük Türkmenlerinin çoğu, bu boydandır. Dede Korkut kitabını 1480’de Hicaz’da yazan Tebrizli Hasan ve meşhûr şâir Fuzûlî bu boydandır.
c) Alka-Bölük/Alka-Evli: “Nereye varsa başarı gösterir” anlamındadır. Türkiye ve Âzerbaycan’daki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır.
d) Kara-Bölük/Kara-Evli: “Kara otağlı (çadırlı)” anlamındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan kalmadır.
2. Ay-Alp/Ay-Han: Sembolü kartal. Oğulları:
a) Yazgur/Yazır: “Çok ülkeye hâkim” anlamındadır. Ab-Yabgu devrindeki Yenibent Yabguları, Batı Türkistan’daki Cend Emirleri, Kara-Daş denilen Horasan Yazırları, Ahıska’dan aşağı Kür boyundaki Azgur-Et (Azgur Yurdu) Kalesi, Kürmanç Kürtlerinin Azan Boyu, Toroslardaki Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır.
b) Tokar/Töker/Döğer: “Dürüp toplar” anlamındadır. Yenikentli Vezir Ayıdur, Harput-Diyarbakır-Mardin hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasında hâkim eski Caber Beyleri, Memluklar devrinde Halep Döğeriyle Hama Döğerleri, bugünkü Mardin-Urfa arasında yirmi dört oymaklı Kürt Döğerleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Takharlar; Şavşat’taki Ören kale, To-Kharis ve Malatya’nın Tokharis bucağı, Dağıstan’daki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası bu boydan hatıradır.
c) Totırka/Dodurga/Dödürge: “Ülke almak ve hanlık yapmak” anlamındadır. Sivas doğusundaki Tödürgeler bu boydandır.
d) Yaparlı: “Misk kokulu” anlamındadır. Zaza Çarekliler ve misk ticareti yapan Yaparı Oymağı bu boydandır. Yaparı Oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvar harcına bu güzel ıtriyattan kattıklarından hâlâ hoş kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırım’da hatıraları vardır.
3. Yıldız-Alp/Yıldız Han: Sembolü tavşancıl. Oğulları:
a) Avşar/Afşar: “Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli” anlamındadır. Hazistan Beyleri, Konya’daki Karamanoğulları, İran’daki Avşarlı Nâdir Şah ve hanedanı, Ürmiye ve Horasan Afşarları bu boydandır.
b) Kızık: “Yasakta pek ciddi ve kuvvetli” anlamındadır. Gaziantep, Halep ve Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistan’da ve Şirvan batısındaki ovaya Kızık adını verenler bu boydandır.
c) Beğdili: “Ulular gibi aziz” anlamındadır. Harezmşahlar, Bozok/Yozgat-Raka/Halep çevresindeki Beğdililer, Kürmanç Badılları bu boydandır.
d) Karkın/Kargın: “Taşkın ve doyurucu” anlamındadır. Akkoyunlu-Dulkadiroğlu ve Halep-Hatay bölgesindeki Kargunlar, Doğu Anadolu ve Âzerbaycan’daki ilkbaharda eriyen karların suları ile kopan sel ve su kabarmasına da Kargın/Korkhun denilmesi bu boyun adındandır.
Üç-Oklar: İç Oğuzlar da denilip, sol kolu teşkil ederler.
1. Gök-Alp/Gök Han: Sembolü sungur. Oğulları:
a) Bayundur/Bayındır: “Her zaman nîmetle dolu yer” anlamındadır. Akkoyunlular sülâlesi, İzmir’den Âzerbaycan’daki Gence’ye kadar Bayındır adlı yerler bu boydan gelir.
b) Beçene/Beçenek/Peçenek: “İyi çalışkan, gayretli” anlamındadır. Karadeniz kuzeyi ile Balkan Yarımadasına göçen ve 1071 Malazgirt ile 1176 Miryokefalon Meydan Muhârebelerinde Bizanslılardan ayrılarak Selçuklular safına geçen Peçenekler, Dicle Kürmançlarının iki ana kolundan güneydeki Beçene Kolu, Ankara-Çukurova Halep bölgelerindeki Türkmen oymaklarından Peçenekler bu boydandır.
c) Çavuldur/Çavındır: “Ünlü, şerefli, cavlı” anlamındadır. Türkmenistan’da Mangışlak Çavuldurları, Çorum çevresindeki Çavuldur ve Anadolu’daki Çavdar Türkmen oymakları, Erzurum ve çevresindeki Çoğundur adlı köyler bu boyun adından gelmektedir.
d) Çepni: “Düşmanı nerede görse savaşıp hemen çarpan, vuran ve hızlı savaşan” anlamındadır. Rize-Sinop arasındaki çok usta demirci Çepniler ve Çebiler, Kırşehir, Manisa-Balıkesir çevresindeki ve Kars ile Van bölgelerinde Türkmen Oymağı Çepniler bulunmaktadır.
2. Dağ-Alp/Dağ Han: Sembolü uçkuş. Oğulları:
a) Salgur/Salur: “Vardığı yerde kılıç ve çomağı ile iş görür” anlamındadır. Kars ve Erzurum hâkimi Salur Kazan Han Sülâlesi, Sivas-Kayseri hükümdarı âlim ve şair Kadı Burhâneddin Ahmed ve Devleti, Fars Atabegleri, Salgurlular, Horasan’daki Teke-Yomurt ve Sarık adlı Türkmenlerin çoğu bu boydandır.
b) Eymür/Imır/İmir: “Pek iyi ve zengin” anlamındadır. Akkoyunlu, Dulkadirli ve Halep Türkmenleri içindeki Eymürlü/İmirlü oymakları, Çıldır ve Tiflis’teki iyi halıcı ve keçeci Terekeme Oymağı bu boydandır.
c) Ala-Yontlup/Ala-Yundlu: “Alaca atlı, hayvanları iyi” anlamındadır. Yonca kelimesi bu boyun hatırasıdır.
d) Yüregir/Üregir: “Daima iyi iş ve düzen kurucu” anlamındadır. Orta Toros ve Çukurova Üç-Oklu Türkmenlerinin çoğu, Adana’daki Ramazanoğulları bu boydandır.
3. Deniz Alp/Deniz Han: Sembolü çakır. Oğulları:
a) Iğdır/Yiğdir/İğdir: “Yiğitlik, büyüklük” anlamındadır. İçel’in Bozdoğanlı Oymağı, Anadolu’da yüzlerce yer adı bırakan İğdirler, İran’da büyük Kaşkay-Eli içindeki İğdirler ve Iğdır adı, bu boyun hâtırasıdır.
b) Beğduz/Bügdüz/Böğdüz: “Herkese tevâzu gösterir ve hizmet eder anlamındadır. Dicle Kürtleri ilbeği olup, Hazret-i Peygamber’e elçi giden (622-623 yılları arasında Medîne’ye varan), Bogduz-Aman Hanedanı temsilcisi ve Kürmanç’ın iki ana kolundan Bokhlular/Botanlar, Yenikent-Yabgularından onuncu yüzyıldaki Şahmelik’in Atabegi Kuzulu, Halep Türkmenlerinden Büğdüzler bu boydandır.
c) Yıva/Iva: “Derecesi hepsinden üstün” anlamındadır. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşâh (1072-1092) devrinde Suriye ve Filistin’i feth eden Atsız Beğ, 12. yüzyılda Hemedân batısında Cebel bölgesi hâkimleri Berçemeoğulları, Haçlıları Halep çevresinde yenen Yaruk Beg, Güney-Âzerbaycan’daki Kaçarlu-Yıva Oymağı bu boydandır. Ankara’da çok makbul yuva kavunu bu boyun yerleştiği ve adları ile anılan köylerde yetişir.
d) Kınık: “Her yerde aziz, muhterem” anlamındadır. Büyük ve Anadolu Selçuklu devletleri, Orta Toroslardaki Üçoklu Türkmenler, Halep-Ankara ve Aydın’daki Kınık Oymakları bu boydandır.
Oğuzlarla ilgili diğer bilgiler: Oğuzlar, Oğuz Boyu Bugün; Türkiye, Balkanlar, Azerbaycan, İran, Irak ve Türkmenistan’da yaşayan Türklerin ataları olan büyük bir Türk boyu. Oğuzlara, Türkmenler de denir.
Oğuz kelimesinin türeyişiyle ilgili çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Kelimenin boy, kabile mânâsına gelen “Ok” ve çokluk eki olan “z”nin birleşmesinden “Ok-uz” (oklar, koylar) anlamında olduğu ileri sürüldüğü gibi, oyrat (haşarı, yaramaz) kelimesinin eş anlamlısı olduğunu iddiâ edenler de vardır. Ancak kelime, Anadolu ağızlarında “halim selim, ağırbaşlı” mânâlarına da kullanılmaktadır. Arap kaynaklarında ise “guz” veya “uz” şeklinde geçmektedir.
İlk zamanlar Üçok ve Bozok adlarıyla iki ana kola ayrılmış olan Oğuzlar, daha sonraki devirlerde, Dokuz Oğuz, Altı Oğuz, Üç Oğuz adlarında boylara da ayrıldılar. Oğuzlar, yirmi dört boydan meydana gelmişti. Bunlardan on ikisi Bozok, on ikisi Üçok koluna bağlıydı. Tarihçiler, hazırladıkları cetvellerde Oğuz boylarının adlarını, sembollerini ve ongunlarını (armalarını) göstermişlerdir. Buna göre, Bozoklar; Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın; Üçoklar ise; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boylarına ayrılmışlardı. Bugün Türkiye’de yirmi dört Oğuz boyuna ait işaret ve yer adlarına çok rastlanmaktadır.
Oğuz adına ilk defa Yenisey Kitabelerinde rastlanmaktadır. Barlık Irmağı yöresinde bulunan bu kitabelerde; “Altı Oğuz budunda” sözü yer almaktadır. Öz Yiğen Alp Turan adlı bir beye ait olan bu kitabelerin yazıldığı devirde, Oğuzlar, Göktürkler’in hakimiyeti altında altı boy hâlinde Barlık Irmağı kıyılarında yaşamakta idiler.”
http://www.bilgicik.com/yazi/24-oguz-turk-boyu/
Yukarıdaki açıklamaları okuyan her kardeşimiz, Anadolu Türk vatanının her karışının, Oğuz boyları tarafından nasıl ilmek ilmek işlendiğini görecektir. Bizi birbirimize yabancı kılmaya, birbirimizden uzaklaştırmaya, birlik ve bütünlüğümüzü bozmaya, anavatanımızı bir mozaikler diyarı gibi lanse etmeye çalışanların, ne kadar büyük bir bilgisizlik ve hatta gaflet içinde olduklarını görecektir. Bizler Türkiye Cumhuriyeti devleti vatandaşları olarak, “İnsan”a gerekli önemi ve değeri verir, “Yaratılımşı, yaratandan dolayı hoş görürüz.” Bu vatan coğrafyasında binlerce yıldan beri hiç bir zaman ırkçılık yapmadık, şimdi de ırkçılığa en çok karşı çıkanlar bizleriz. Ancak günümüzde bizim bu özelliklere sahip olmamız yetmiyor. Vatanımızın bütünlüğü, milletimizin birliği, dış güçler ve onların oyunlarına alet olanlar tarafından bozulmaya çalışılıyor. Bizim tavrımız ise tıpkı atalarımızın tavrı gibidir:
“Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır” Hz. Muhammed.
“Birlikten kuvvet doğar” Oğuz Han
“Bir olalım, iri olalım, diri olalım” Hacı Bektaş-ı Veli
“Elif okuduk ötürü,
Pazar eyledik götürü,
Yaratılmışı hoş gördük,
Yaratandan ötürü.” Yunus Emre
Sevgili kardeşlerim, vatanımızın bütünlüğü, milletimizin birliği, dilimiz ve bayrağımızın tekliği uğrunda ne kadar emek versek azdır. Bu nedenle, Oğuz boyları konusunda yapılan araştırmaları okuyalım, çevremize ve çocuklarımıza okutalım ve her nerede olursa olsun, bu tür toplantılara katılıp güç verelim. Bu yaptığımızın, Türk milletinin bir vicdan borcu olduğunu düşünüyorum.
Saygılarımla.
Muharrem KILIÇ
Sayın Abdulbaki Günışığı beğin, kendisinin de bizzat katılmış olduğu Mahmatlı Türkmenleri 2. Kurultayı ve 1. Güz Şöleni ile ilgili olarak, 11nisan.com adresinde yayınlanan yorumu ektedir.
Saygılarımızla.
Muharrem KILIÇ
MAHMATLI, RIŞVANLI, ATMALI VE KIZIK TÜRKMENLERİ 1.GÜZ ŞÖLENİ
Abdulbaki GÜNIŞIĞI
abdulbaki_gunisigi@mynet.com
25-11-2010
Sayın ve değerli kardeşim Nafi Çağlar Mahmatlı kardeşimin Atamız ve dedemiz Ertuğrul gazinin anma törenlerinde söğütte yaptığı davet üzerine ben Kahramanmaraştan ve Urfa dan Suruç ilçesinden kıymetli büyüğüm değerli Türkmen kocası sayın Cindi yıldız ve çok değerli kardeşi sayın Abdulkadir Yıldız ve gene çok değerli muhtarım ve ağabeğim sayın Müslüm Yüksel ve kıymetli torunları Mehmet yıldız ve diğer karakeçili beğleri ve Gaziantep Kargamış ilçesinde mukim karakeçili beğlerinden sayın Mehmet uzunarslan ve amcaları yegenleri ve tarihçi sayın sait uzunarslan beğ ile Gaziantep in Yavuzeli ilçesi kavşağında buluştuk. Oradan üç araç ile şölenin yapılacağı Hacı Ömerli oymağının köyü olan Kara Yusuflu köyüne doğru yola çıktık.Yol boyunca uğradığımız bütün köyler rışvanlıya tabi Türkmen köyleri idi.değerli büyüğüm Mahmut Rışvanoğlu abiyi bu arada anmadan olmaz.Güneydoğudan Ankaraya kadar rışvanlıya tabi olmayan bir Türkmen boyu yok gibi.Rışvanlı aşireti ve kendisine tabi Türkmen aşiretleri bozulus Türkmenlerine dahil Türk boylarıdır.Köye vardığımız zaman yigit Türkmen gençleri tarafından karşılanıp çay ikram edildi.Sayın nafi beğ gençleri bu konularda güzel yetiştirmiş.Zaten Türkmenin mayasında vardır misafir ağırlamak.Ankaradan, gölbaşından,Avanostan ve oraya bağlı Mahmatlı beldesinden gelen misafirlerinde ulaşması ile kurultay resmi töreni başladı.sayın nafi beğin açılış konuşmasının ardından istiklal marşımızı içten ve gür bir sesle okuduktan sonra günün önemi ve mahmatlı oymağının Atmalı ve Rışvanlı ve Kızıklı Türkmenleri ile ilgisi ve akrabalığı üzerine sayın araştırmaca yazar Mehmet demir Atmalı kardeşim bir güzel çalışma yapmış onu bizlerle paylaştı.Yüzünde Türkmenlere mahsus bir mertlik olan sayın Atmalı kardeşimi tebrik ediyor ve çalışmalarına ara vermeden devam etmesini bekliyorum.Osmanlının değer verdiği kadar var, rışvanlı hakikaten çok değerli insanlar yetiştirmiş.Daha sonra kürsüye gelen araştırmacı yazar ve şair sayın Muharrem kılıç beğ çok güzel bir araştırma konusunu orada anlattılar.Memleketin birlik ve beraberliği için bu toplantıların önemi bir kez daha anlaşılmış oldu. Lütfettiler bendenizde birkaç laf ettim.Ben daima mensubu olduğum urfamın ve urfamın çok kıymetli Türkmenleri adına söz aldım.Her yerde bu sorumluluğum içinde laflar ettim.Karakeçili Türkmenleri ve kıymetli beğleri daima onların sözcülüğünü yapma şerefini bu toplantılarda bana verdikleri için onlara minnettarım.Cindi ağabeğin bu desteğini hiç ödeşemem.Daha sonra Cuma namazı için camide toplanıp namazımızı eda ettik.Ardından okunan mevlit ve atalarımızın ruhlarına okunan dualarla tekrar derneğin toplantı yapılan yerine geri geldik.Köyün en güzel yerinde yapılan dernek binası daha yapılma aşamasında olmasına rağmen cok güzeldi.Devletimizin saçma sapan projeler için milyarlarını harcatan dernek ve kurumların bu çalışmalar için bir kuruş ayırmamasına çok içerledim.Memleketi bölmek için bütün gücü ile çalışan bölücü fitnenin bitmez tükenmez para desteğine karşı kendi devletimizde Türkmen dermeklerine ve toplantılarına özelikle doğu ve güneydoğuda açılan Türkmen derneklerine yardım etse bölücü fitnenin önü kan dökülmeden alınır.Çünkü bu toplantılarda Kürtçe , zazaca ve Arapça konuşan Türkmen boyları bir araya gelip akrabalıkları ve kardeşliklerini pekiştiriyor ve aralarındaki bağları tekrar ihdas ediyorlar.Yüzyılların ihmali ile unutulan akrabalık ve töreler tekrar canlandırılıp milletimizin birlik ve beraberliği pekiştiriliyor.Toplantıda söz alan gençler ve büyükler bu üç aşiretin bir olduğunu ve akraba olduklarını yaptıkları konuşmalarda ve araştırmalarla ortaya koydular.Daha sonra yenilen şölen yemeği ile ayrılık vaktı geldi.Avanosta mahmatlı beldesi belediye başkanı kardeşim bir dahaki sefere hepimize kırgız kalpağı üzerine mahmatlı oymağının damgası bulunan kalpaklar hediye edeceği sözünü vererek üçüncü kurultayın kendi beldelerinde olmasını istedi.Urfadan ve gaziantepten gelen arkadaşlarım ve büyüklerim ile sayın Nafi çağlar Mahmatlı kardaşımdan izin istedik ve geldiğimiz yollardan memleketimize döndük.Allahtan aziz Türk milletinin birlik ve beraberliği için çalışanlara yardım etmesini niyaz ediyorum.Tevafuk Allahtandır. 25/11/2010 A.Baki GÜNIŞIĞI
Kaleminize, gönlünüze ve elinize sağlık hepinizin;
Abdulbaki GÜNIŞIĞI
Muharrem KILIÇ
İsmail KANDEMİR
Nafiz Çağlar Mahmatlı
Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Genel Başkanı
KARAGEDİKLİLER, RİŞVAN TÜRKMENDİR
Sevgili Mahmatlı Türkmenleri,
Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Gaziantep’te yapılan Mahmatlı 2. Türkmenleri Kurultayı ve 1. Güz şöleni toplantısındaki coşku unutulacak gibi değildi. Orada Türkçe, Kumançca ve Arapça konuşan Türkmenler bir araya geldiler. Hepsinde de aynı şuur ve heyecan vardı. Özellikle Karakeçililer ve Rişvanlılar çok duygulu konuşmalar yaptılar. Birlik ve beraberlikten yana olan tavırlarını net olarak sergilediler. “Nasıl, nerede yaşarsak yaşayalım, nasıl konuşursak konuşalım, biz Türküz, biz birer Oğuz boyuyuz” diyerek, yiğitçe tavır sergilediler.
Onların bu samimi ve içten tavırlarını, ülkemize ve milletimize kurulan tuzaklar karşısında duydukları üzüntüyü görüp de unutmak mümkün değil.
Ankara Gölbaşı Mahmatlı Mahallesinden kalkıp oraya gittiğimizde özellikle Rişvanlı kardeşlerimizin bu içtenlikleri aklımıza Gölbaşındaki Rişvanlı kardeşlerimizi getirdi. Onlar Gölbaşı ilçesine bağlı Karagedik beldesinde yaşayan ve çoğunu yakından tanıyıp konuştuğumuz vatandaşlarımız. Karagedikten başlayarak, Haymanaya kadar 17 ayrı köy ve beldede Rişvan Türkmenleri yaşamaktadır. Gaziantep toplantısında Rişvanlı kardeşlerimizin şuurunu görünce, Ankara – Gölbaşı Rişvanlarından uzak kaldığımız ve bugüne kadar onlarla ilgilenmediğimiz için suçluluk hissettim. Gölbaşının Mahmatlı Mahallesi Türkmenleri yaklaşık 500 yıldır orada yaşamaktadırlar. En az 150-200 yıldır da Karagedikli Rişvanlı kardeşlerimizle içli dışlıdırlar. Ancak, bu iki boyun, Yıldız Han’ın Oğulları Beğdili ve Kızık beylerden geldiği, dolaysıyla amcaoğlu oldukları konusu belki de hiç gündeme gelmedi. Bu eksiklik, biz araştırmacılarındır diye düşünüyorum.
Yaklaşık bir asır önce, seyyah Kantemiroğlu Karagedik Rişvanlıları hakkında önemli tespitler yapmıştır. Ancak bu tespitler üzerinde çalışan kimse olmamıştır.
Atatürk’ün Anadolu’da kurtuluş mücadelesini başlattığı yıllarda, Gölbaşından Ankara’ya giden yol üzerindeki Kepekli yokuşunda, Mustafa Kemal’le karşılaşan Karagedikli Rişvan beği Mustafa beğ Atatürk’ün mücadelesinin önemini ve gereğini kavramış ve ona sınırsız destek vermiştir. Atatürk bu desteği ve Polatlı’nın Türkobası köyünden Türkoğlu Ali’nin kendisine verdiği desteği hiç bir zaman unutmamış ve bu vatansever beğlerin güçlenmeleri için elinden geleni yapmıştır. Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Türkiye’ye ithal edilen üç traktörden biri Atatürk Orman Çiftliğine, biri Polatlı Türkobası köyünden Türkoğlu Ali’ye, biri de Karagedik köyünden Rişvan beği Mustafa beğe verilmiştir. Bu konuya ilişkin detaylara araştırmacıların yazılarından ulaşılabilir.
Burada anlatmak istediğimiz, bu topraklarda yaşayan insanların binlerce yıllık akrabalık bağlarıyla birbirlerine bağlı olduklarını göstermektir.
Edebiyatımızda bu kardeşliğin belgeleri olarak yer olan binlerce hikaye, türkü, şiir ve ağıt vardır. Yeterki onları görmek isteyelim. Bu anlamda bugün burada “Rişvanoğlu” mahlaslı bir Türkmen ozanının şiirine yer veriyorum. Bu şiirde, birlik ve beraberlik vurgulaması, Osmanlı döneminde yapılan yanlış uygulamalara sitem vardır. Ancak hiç bir şekilde bir yabancılaşma, ayrışma istek ve arzusu görülmemektedir. Osmanlı imparatorluğu döneminde, kaynatılan fitne kazanları sonucunda Rişvanlılar, Karakeçililer ve daha başka Türkmen boyları, o dönemde Osmanlı toprağı olan Suriye’deki Rakka çölüne sürgün edilmişlerdir. Defalarca kıyıma uğramışlardır. Bütün bunlara rağmen, Karakeçili Türkmenleri de, Rişvanlı Türkmenleri de birlik ve beraberlikten kopmamışlar, her ortamda ve fırsatta Türklüklerini, Türkmenliklerini vurgulamışlardır. İşte aşağıdaki şiir bunun bir örneğidir. Sizleri bu duygulu şiirle başbaşa bırakırken, şu günlerde en çok ihtiyaç duyduğumuz birlik ve beraberliğe katkıda bulunmanız için çağrıda bulunuyorum. Çünkü, dış ve iç odakların kurdukları kahpe tuzaklardan, ancak birlik ve beraberlik içinde olursak kurtulabiliriz. Aksini düşünmek bile istemiyoruz. Sözlerimize şanlı ecdadımız ve peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV)’in şu Hadis-i Şerifi ile son veriyorum. “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.” Allah’a emanet olun.
Muharrem KILIÇ
BİZE İRİŞVANLI DERLER *
İrişvanız şanımız var
Has Türkmenden kanımız var
Hanlar hanı Hanımız var
Bize İrişvanlı derler.
Gezeriz Urum’u, Şam’ı
Han olmuş adamın hamı
Irakka ceridin damı
Bize İrişvanlı derler.
Dört bucakta izimiz var
Hakk’a dönük yüzümüz var
Yürecikte sızımız var
Bize İrişvanlı derler.
Bir olsa da iki cihan
Dönmeyiz biz yolumuzdan
Bize kızarsa kızsın Han
Bize İrişvanlı derler.
Soyum Türkmen, atam Oğuz
Fitne, fesatta biz yoğuz
Sandığınızdan da çoğuz
Bize İrişvanlı derler.
Ay şaşırır, gün şaşırır
İte uyar, Han şaşırır
Ceride dağlar aşırır
Bize İrişvanlı derler.
Bahar gelir koyun, kuzu
Biz buluruz suyumuzu
Kötülemen soyumuzu
Bize İrişvanlı derler .
Afşar, Beğdili gardaşım
Bozulus gözümde yaşım
Fitneyle benim savaşım
Bize İrişvanlı derler.
Irasalar elimizden
Sustursalar dilimizden
Dönmeziz biz yolumuzdan
Bize İrişvanlı derler.
İrişvanız kolumuz çook
Gidilecek yolumuz çook
Han zalımsa, Bolu’muz çook
Bize İrişvanlı derler.
Yaylağa çıktık kovdular
Kışlağa indik dövdüler
Adımız asi koydular
Bize İrişvanlı derler.
İrişvanoğluyum özden
Aman dilemeyiz sizden
Siz korunun fitnenizden,
Bize İrişvanlı derler.
* Rişvanoğlu mahlaslı Türkmen ozanı tarafından, Rişvan Türkmenlerinin, Suriye’deki Rakka çölüne sürgün edilişleri anısına yazılmış, her şeye rağmen birlik ve beraberliği vurgulayan bir şiir.
önce herkese selamlarımı iletiyorum.Sonra İsmail kandemir kardeşimden özür diliyorum.İsmini hatırlayamadığım için yazımda bahsedemedim beni afvetmesini istiyorum.Beğdillinin sürgününde de böyle güzel şiirler yazılmış.Kendisine vuran kendi kardaşı olunca Türkmene ağcak ağıt yakmak kalmış.Kol kırılır yen içinde, kan akar gömlek içinde,düşmana yağıya söz düşermez,Küser gider gene inkar etmez aslını.Asıl azmaz derler.bir dahaki toplantımızda görüşmek dileği ile.Allaha emanet olun.Yeni şiirler bekliyoruz Muharrem beğimden.
Merhaba Abdulbaki Begim,
Biz koca bir aileyiz. Aramızda kusur olmaz ki özür olsun. Ben kendimi de unutturmam, endişeniz olmasın.
Allaha emanet ediyorum…
Kardeşiniz İsmail Kandemir
Sayın Abdulbaki Beg;
Ben İsmail Kandemir kardeşime katılıyor ve o’nun kendisini de unutturmmaycağını biliyorum…Buradan ben,
hepinize çok teşekkür ettiğimi bir kez daha tekrar
ediyor, sevgi va saygılarımı sunuyorum…
Nafiz Çağlar MAHMATLI
Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Genel Başkanı
Ezeceğiz moskofu yunanı
Kuracağız toy düğünle Turanı
Bayraklar al al dalgalanacak
Bozkurt bize sancak olacak…
Yıl l976 Adana iktisadi ticari ilimler Akd.si işletme fakültesi ve mühendisliğin duvarlarına yazılan ve davamızı en kısa şekilde anlatan bir şiirimdir.
Kimseye bir düşmanlığımız ve kinimiz yok. Fakat ayakta uyumayada hiç niyetimiz yok.Yaşadığımız sürece, içinden çıktığımız aziz Türk milletinin mehfaatları yolunda çalışmağa gayret edeceğiz.
Herkese selamlarımla.
KIRMIZI BAYRAK SİYAH SANCAK
Son kurultayın adı “Turan” olacak…
Başımızın üstünde Kur’an olacak…
Tarihin sahibi bu Türkler, yeniden,
Şu yeryüzünde; nizamı kuran olacak…
Türklük’ündür; ay ve yıldızlı al bayrak,
İslamlığındır; o yeşil-siyah sancak.
İkisinde cihana hakim kılacak,
Turan soylu Türkler olabilir ancak…
4 Ocak 2010 – K.Sinan/Bahçelievler/İst.
Batur Nafiz TANÇAĞLAR
” Nafiz Çağlar Budunlu “
Kurultayın tüm Türk Milletine hayırlı uğurlu olmasını dilerim. İnşallah bundan sonraki kurultaya katılmayı çok arzu etmekteyim.Karınca misali bir katkımız olursa bahtiyar oluruz. Memleketimizin içinde bulunduğu şu sıkıntılı günlerde gerçekten birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var.Başarılar dileğiyle Allaha emanet olunuz. Allah emeklerinizi zaay etmesin. Saygılarımla
Sayın Fehmi KANDEMİR ;
İlginiz ve duyarlılığınız için çok sağ olunuz…
Ülkemin ve milletimin içinde bulunduğu şu şartlarda; devletim ve milletim için boş durmamayı ve çaba harcamayı kendisine görev sayanlardanım…İnşallah
bir işe yarıyorumdur…Saygılar…
“KIRMIZI BAYRAK SİYAH SANCAK” adlı şiirim hakkındaki
yorumunuzu öğrenmek isterim…
Ayrıca ; 2011 Kasım ayında Gaziantep Mahmatlı diğer adıyla Karayusuflu köyünde yapılacak olan “MAHMATLI
3.KURULTAYI” öncesi 10 Nisan 2011′de Nevşehir-Avanos
Mahmat kasabasında yapılacak olan “Mahmatlı Tanışma
Toplantısı”na bekleriz…Saygılar…
Nafiz Çağlar MAHMATLI
Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Genel Başkanı
kurultayın türk milletine ve mahmatlı adıyla bu güne kadar kurulan tüm yerleşim yerlerinde yaşayan kardeşlerimize hayırlı olmasını dilerim inşallah bundan sonraki kurultayda bizim köyümüzde olacak ve daha yakından tanışacağız bu konuda emeği geçen tüm kardeşlerimize canı gönülden teşekkürü bir borç bilir bunda sonraki çalışmalarda elimizden gelen her türlü yardımı yapmaya hazır olduğumuzu belirtir cümlenizi allaha emanet ederim .nuri kılıç gölbaşı mahmatlı.
Sayın Nuri KILIÇ ;
Önecikle duyarlılığınızı görünce çok sevindim…
Kasım 2011′de Gaziantep’te yapılacak “MAHMATLI 3. KURULTAYI” na şimdiden sizleri de beklediğimizi hemen
belirtmek isterim…Ben Gölbaşı Mahmatlı köyünde ilk
Muharrem KILIÇ beyi, sonra İsmail KANDEMİR beyi ve bir
arkadaşımız tanıdım…Onlar inş. her yıl gelecekler…
Bu arada ; çeşitli yerlerde ara ” TANIŞMA TOPLANTILARI”
YAPILACAKTIR. Kısmet olursa 2012 ara tanışma toplantısı
da sizin köyde olacaktır inş. Büyük ihtimal ilkbahar,
Nisan-Mayır aylarında olur. İşte o zaman sizler köyün
bu toplantıya ev sahipilğini iyi değerlendirebilirsiniz…Saygılar …
Nafiz Çağlar MAHMATLI
Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
MAHMATLI, RIŞVANLI, ATMALI VE KIZIK TÜRKMENLERİ 1.GÜZ ŞÖLENİ
( Mahmatlı Oymağı 2.Kurultayı sonrası ; 11 Nisan Gazatesindeki yazı...)
25-11-2010-18:01
Abdulbaki GÜNIŞIĞI
abdulbaki_gunisigi@mynet.com
Sayın ve değerli kardeşim Nafi Çağlar Mahmatlı kardeşimin Atamız ve dedemiz Ertuğrul gazinin anma törenlerinde söğütte yaptığı davet üzerine ben Kahramanmaraştan ve Urfa dan Suruç ilçesinden kıymetli büyüğüm değerli Türkmen kocası sayın Cindi yıldız ve çok değerli kardeşi sayın Abdulkadir Yıldız ve gene çok değerli muhtarım ve ağabeğim sayın Müslüm Yüksel ve kıymetli torunları Mehmet yıldız ve diğer karakeçili beğleri ve Gaziantep Kargamış ilçesinde mukim karakeçili beğlerinden sayın Mehmet uzunarslan ve amcaları yegenleri ve tarihçi sayın sait uzunarslan beğ ile Gaziantep in Yavuzeli ilçesi kavşağında buluştuk. Oradan üç araç ile şölenin yapılacağı Hacı Ömerli oymağının köyü olan Kara Yusuflu köyüne doğru yola çıktık.Yol boyunca uğradığımız bütün köyler rışvanlıya tabi Türkmen köyleri idi.değerli büyüğüm Mahmut Rışvanoğlu abiyi bu arada anmadan olmaz.Güneydoğudan Ankaraya kadar rışvanlıya tabi olmayan bir Türkmen boyu yok gibi.Rışvanlı aşireti ve kendisine tabi Türkmen aşiretleri bozulus Türkmenlerine dahil Türk boylarıdır.Köye vardığımız zaman yigit Türkmen gençleri tarafından karşılanıp çay ikram edildi.Sayın nafi beğ gençleri bu konularda güzel yetiştirmiş.Zaten Türkmenin mayasında vardır misafir ağırlamak.Ankaradan, gölbaşından,Avanostan ve oraya bağlı Mahmatlı beldesinden gelen misafirlerinde ulaşması ile kurultay resmi töreni başladı.sayın nafi beğin açılış konuşmasının ardından istiklal marşımızı içten ve gür bir sesle okuduktan sonra günün önemi ve mahmatlı oymağının Atmalı ve Rışvanlı ve Kızıklı Türkmenleri ile ilgisi ve akrabalığı üzerine sayın araştırmaca yazar Mehmet demir Atmalı kardeşim bir güzel çalışma yapmış onu bizlerle paylaştı.Yüzünde Türkmenlere mahsus bir mertlik olan sayın Atmalı kardeşimi tebrik ediyor ve çalışmalarına ara vermeden devam etmesini bekliyorum.Osmanlının değer verdiği kadar var, rışvanlı hakikaten çok değerli insanlar yetiştirmiş.Daha sonra kürsüye gelen araştırmacı yazar ve şair sayın Muharrem kılıç beğ çok güzel bir araştırma konusunu orada anlattılar.Memleketin birlik ve beraberliği için bu toplantıların önemi bir kez daha anlaşılmış oldu. Lütfettiler bendenizde birkaç laf ettim.Ben daima mensubu olduğum urfamın ve urfamın çok kıymetli Türkmenleri adına söz aldım.Her yerde bu sorumluluğum içinde laflar ettim.Karakeçili Türkmenleri ve kıymetli beğleri daima onların sözcülüğünü yapma şerefini bu toplantılarda bana verdikleri için onlara minnettarım.Cindi ağabeğin bu desteğini hiç ödeşemem.Daha sonra Cuma namazı için camide toplanıp namazımızı eda ettik.Ardından okunan mevlit ve atalarımızın ruhlarına okunan dualarla tekrar derneğin toplantı yapılan yerine geri geldik.Köyün en güzel yerinde yapılan dernek binası daha yapılma aşamasında olmasına rağmen cok güzeldi.Devletimizin saçma sapan projeler için milyarlarını harcatan dernek ve kurumların bu çalışmalar için bir kuruş ayırmamasına çok içerledim.Memleketi bölmek için bütün gücü ile çalışan bölücü fitnenin bitmez tükenmez para desteğine karşı kendi devletimizde Türkmen dermeklerine ve toplantılarına özelikle doğu ve güneydoğuda açılan Türkmen derneklerine yardım etse bölücü fitnenin önü kan dökülmeden alınır.Çünkü bu toplantılarda Kürtçe , zazaca ve Arapça konuşan Türkmen boyları bir araya gelip akrabalıkları ve kardeşliklerini pekiştiriyor ve aralarındaki bağları tekrar ihdas ediyorlar.Yüzyılların ihmali ile unutulan akrabalık ve töreler tekrar canlandırılıp milletimizin birlik ve beraberliği pekiştiriliyor.Toplantıda söz alan gençler ve büyükler bu üç aşiretin bir olduğunu ve akraba olduklarını yaptıkları konuşmalarda ve araştırmalarla ortaya koydular.Daha sonra yenilen şölen yemeği ile ayrılık vaktı geldi.Avanosta mahmatlı beldesi belediye başkanı kardeşim bir dahaki sefere hepimize kırgız kalpağı üzerine mahmatlı oymağının damgası bulunan kalpaklar hediye edeceği sözünü vererek üçüncü kurultayın kendi beldelerinde olmasını istedi.Urfadan ve gaziantepten gelen arkadaşlarım ve büyüklerim ile sayın Nafi çağlar Mahmatlı kardaşımdan izin istedik ve geldiğimiz yollardan memleketimize döndük.Allahtan aziz Türk milletinin birlik ve beraberliği için çalışanlara yardım etmesini niyaz ediyorum.Tevafuk Allahtandır. 25/11/2010 A.Baki GÜNIŞIĞI
Bu yazı 966 defa okundu.
MAHMATLILAR GAZİANTEP'TE BULUŞTU
Oğuz boylarından olan Mahmatlı Oymağının 2. Kurultayı, 19 Kasım 2010 tarihinde Gaziantep İlimize bağlı Şehit Kamil İlçesi Kara Yusuflu Köyünde yapıldı. Geçen yıl yapılan ilk kurultaya Ankara Gölbaşı Mahmatlı temsilcisi ile Gaziantep’te bulunan ve oymağa bağlı yakın ilçelerden, köylerden temsilcilerin katılmıştı. Bu yıl Urfa( Karakeçili aşireti), Ankara, Kahramanmaraş, Nevşehir Avanos ve Gaziantep’ten temsilcilerin katıldığı kurultayda, Mahmatlı oymağı ve Rişvan aşiretleri üstüne yapılan çalışmalar ele alındı. Katılımcıların yaptığı konuşmaların birlik ve beraberlik ve farklı dilleri konuşuyor olsak ta aynı boydan ve soydan olunduğu ifade edildi.
Organizasyonu gerçekleştiren Nafiz Çağlar Mahmatlı tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından, Araştırmacı Yazar Rişvan aşiretinden Mehmet Demir Atmalı tarafından “Mahmatlı Oymağı Bölgesel Tarihi ve Rişvan Bağlantısı” konulu sunumu ilgiyle izlendi. Ankara Gölbaşı Mahmatlı Oymağından Araştırmacı- Yazar Muharrem Kılıç ise “Mahmatlı Oymağı Genel Tarihi ve Kızık boyu ile Bağlantısı” üzerine bir konuşma yaptı. Kılıç, yaptığı konuşmada “Türk Milletinin zor bir dönemden geçtiğini ve kültür değerlerimize, birbirimize sahip çıkmamız gerektiğini” vurguladı.
Konuk Oğuz boylarının temsilcilerinin yaptığı heyecanlı konuşmaların özünde yapılan toplantıların önemi vurgulandı. Davet edilen Mahmatlı Oymağına bağlı bölgelerin (Balıkesir, Aksaray, Yozgat ve Çorum’da bulunan Mahmatlı oymakları)temsilcilerinin kurultaya gönderdiği selam ve mesaj, bundan sonraki kurultayların daha kalabalık olacağının işaretini verdi.
Nevşehir Avanos Mahmat Belde belediye başkanı Faruk Ceyhan’ın da konuşma yaptığı kurultayda, katılımcılar arasında son konuşmayı Ankara Gölbaşı Mahmatlı Oymağı temsilcilerinden İsmail Kandemir yaptı. Kandemir konuşmasında “Allah’ın insanları nimetler ve sabır üzerinden sınava tabi tuttuğunu, Türk Milletinin tarih boyunca önemli sınavlar verdiğini ve başardığını” söyledi. Bugün de milletimizin birlik beraberlik sınavından geçtiğini, oğuz boyları olarak birbirimize sahip çıkmamız, ülkemize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek için üstümüze düşeni yapmamız gerektiğini, farklı siyasi partilerin mensubu olmaktan değil; kardeş olmamızdan gelen bir bağlılıkla, Türk yurdunun ve milletinin birliğine sahip çıkıp tavır koymamız gerektiğini” vurguladı.
3. Kurultayın Nevşehir Avanos Mahmat Beldesinde, 4. kurultayın da Ankara Gölbaşı’nda yapılmasının kararlaştırıldığı buluşma, Araştırmacı Nafi Çağlar Mahmatlı’nın yaptığı teşekkür konuşması ile sona erdi.
Kurultaya katılan oğuz boylarının temsilcileri arasında yaşanan kaynaşma, Türk Milletinin bu dayanışmaya ne kadar çok ihtiyacı olduğunu ve milli bütünlüğü sağlamanın, bu nitelikte buluşmalar, ziyaretler ve yüzyüze görüşmelerle sağlanabileceğini gösterdi. Kürtçe konuşan Karakeçili ve Rişvan Aşireti temsilcilerinin Türk’çe duruşları, her anlamda mücadele azmi içinde olduklarını gördüğümüz katılımcıların kardeşlik heyecanları kurultaya damgasını vurdu. Birlikte Kur’an-Kerim ve mevliti dinleyen temslcilere şerbet ikram edildi. Yemek esnasında gerçekleştirilen sohbetlerde, Oğuzdan gelen kardeşliğimizin pekiştirilmesi ve boy temsilcilerine ulaşılması, Mahmatlı Oymakları konusunda araştırılmaya devam edilmesi, yakın illerden başlamak üzere kurultaya kadar ziyaret ve görüşmeler yapılması, araştırmaların ve basılan eserlerin kurultay üyelerine ulaştırılması ve ilişkilerimizin canlı tutulması üzerinde duruldu.
Sonraki > |
---|
Son Güncelleme ( Pazartesi, 22 Kasım 2010 19:03 )
Nafi Çağlar başkan seçildi
03 Şubat 2009
Gaziantep Oluşum Gazetesi
Musabeyliler Derneği binasında yapılan genel kurula, Gaziantep'te bulunan Oğuz Boyları derneklerinden temsilciler ve Mahmatlı Derneği üyeleri katıldı. Tek liste ile yapılan genel kurulda, Nafi Çağlar başkanlığa seçilirken, yönetim kurulu şu isimlerden oluştu: "Yönetim kurulu asil; İsmet İnönü Tan, Cengiz Çatal, Mahmut Özay, Ekrem Zirek, Öner Çağlar, Mehmet Çaldıran, Yusuf Geçer, Ali Özdemir. Denetim kurulu; Mustafa Kayalı, Seyfettin Çiftçi, Mevlana Çelik. Disiplin kurulu; Ali Çiğit, Reşit Zirek, Ali Sönmez." Genel kurulda başkanlığa seçilen Nafi Çağlar, yaptığı konuşmada, "Çok büyüyen oymağımızın birbirlerini unutmaması ve Türk kültürünün yaşatılması amacıyla derneğimizi kurduk. En az 370 yıldır Gaziantep'in kuzeyinde varolan oymağımızın merkez köyü Karayusuflu olup, Koçlu, Gemrik, Aşağı Tandırcık, Yukarı Tandırcık, Gedikkuyu, Dülese ve Zavrak köyleri ve bu köyleri çevreleyen birinci derecede akraba köy ve obalardan oluşan 19 köyü içermektedir" dedi.(Haber Merkezi) |
3. YÖRÜK TÜRKMEN KURULTAYI
Yer ; Sarıyer / İSTANBUL
Tarih ; 26 Şubat 2011 Pazar
Mahmatlı Hacı Ömerli Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
olarak, bize yapılan davet üzerine Sarıyer-İstinye'deki "kurultay" yerine
14:40'ta ulaştım...Yapılan etkinlikler sırasında ve sonrasında, başta
ozan Yetkin KARAKAYA olmak üzere bir çok kıymetli insanla tanıştım.
Ozan Yetkin bana Türkmen lehçesiyle iligili şiirler yazmam konusunda
telkinlerde bulundu ve eğer yazarsam besteleyeceğini de söyledi.
19:33'da Karacadağ Türkmenleri Dernek başkanı
Nusret KAYA ile de vedalaşarak İstinye'den ayrıldık.
Yanımda Karacadağ Türkmenleri'nden bazları ve Şanlıurfa Karkeçili
Dernek başkanı Abdulkadir AKİL'de vardı. E-6 yolunu takiben
Şirinevler'e kadar beraber geldik. Onlar başka bir toplantıya giderlerken
ben de Atakaöy'de onlardan ayrıldım ve eve ulaştım ( 08:03 ).
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Nafi Çağlar MAHMATLI
BURSA KIZIK KÖYLERİ 1.BULUŞMASI
Yer ; Derekızık Kestel / BURSA
Tarih ; 24 Nisan 2011 Pazar
23 Nisan 2011 Cumartesi günü Bilecik'e yaptığımız,
Bağcılar Gazi Lisesi okul gezisini Bozhüyük Kır Alanında (Türibin)
tamamlayıp, yanımdakileri İstanbul'a yolcu ettikten sonra, ben
Rehber Öğretmeni arkadaşım Onur G, HİTİT ile Bozhüyük'e geldim.
Kamil Koç'tan Bursa'ya bilet aldık ve kalan 45 dakikamızı da babasını
görmek için değerlendirdik. Bir çay içip biraz sohbet ettikten sonra
vakit geldi. Saa t 17:45 te Bozhüyük'ten hareket ettim.
20:08'de Bursa'ya indim. Derekızık köyünden arkadaşım İzzet GÜNGÖR
aradı. Otagardan gelip beni aldı. Önce Fidyekızık köyüne gidip Bursa Tarihi
Kızık köyleri Yardımlaşma Derneği Başkanı Ertuğrul SÜNEL'i ziyeret ettik.
O'nu da aldıktan sonra Derekızık köyüne hareket ettik. yatsı namazı vakti
derekızık'a vardık. Orada köylülerle görüş alışverişinde bulunduk.
Bazı köylüler ile beni tanıştırdılar.Bazıları da daha önceki gelişimden
beni hatırladılar. Bir, bir buçuk saat kadar turduktan ve tekrar
hareket ettik. 23:30'da Fidyekızık'ta Ertuğrul SÜNEL'in evine geldik.
24:00'a kadar oturduk ve İzzet GÜNGÖR tekrar köyü Derekızık'a
döndü.Sabah (24 Nisan 2011 Pazar ) 09:00'da İzzet geldi ve bizi
aldı. Saat 09:30'da Kestel'den geçerek Derekızık köyüne ulaştık.
Tören için düzenlemelere başladık. Bayraklar, işaretler vs. asıldı.
Sahne hazırlandı. Ben bütün işlerde yardım ettim. Her aşamada
sağ olsunlar fikrime baş vurdular. Saat 10:30'dan sonra insanlar
yavaş yavaş gelmeye başladılar. 12:30'da biz hazırlığımızı tamamladığımızda
ortalalık kalabalık olmuştu bile. Bir dere keanrındaki bu mesire yeri çok
güzeldi. İnasnlar tanıştılar, sohbet ettiler ve tören saati geldi.14:00
Tören başladı. Dernek başkanı Ertuğrul beyin konuşmasından sonra ilk
konuşmayı bana verdiler...Ben de önemli ve çözülmesi gereken konulara
özellikle vuruda bulundum. Konuşmam bittikten sonra, bir çok Derekızıklı
ve çevre köylerden ( Hamamlıkızık, Değirmenlikızık, Fidyekızık ve Cumalıkızık)
bir çok insan gelip hem tebrik ettiler hem de benimle tanıştılar.
Önceden tanıyanlar da hal hatır sordular...Konuşmam bittikten sonra,
saat 10:00'dan beri çektiğim resimlere devam ettim..(Sonradan baktığımda
190 tane resim çektiğimi gördüm.) Herkes dağıldıktan sonra kendi aramızda
durum değerlendirmesi yaptık. Ertuğrul bey, İzzet bey ve ben Saat 17:30'da
Derekızık'tan ayrıldık. 18:00'de Fidyekızık'a geldik. Ben yine bol bol
resimler çektim bu tarihi köyde. 19:00'da Ertuğrul beyle vedalaştım ve
Fidyekızık'tan ayrıldım. Yanımda İzzet GÜNGÖR vardı.
Sağ olsun beni otogara bıraktı. 20:00'da Bursa'dan ayrıldım.
24:00'de İstanbul'a indim.. 01:00'da eve ulaştım.
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Nafi Çağlar MAHMATLI
SARIÇAM YÖRÜK TÜRKMEN ŞÖLENİ
Yer ; Sarıçam / ADANA
Tarih ; 8 Mayıs 2011 Pazar
SARIÇAM 9.YÖRÜK TÜRKMEN ŞÖLENİ ; Adana Sarıçam Mustafalar köyü / 8 Mayıs 2011
Dernek / başkanı İsmail DEMİRDÜZEN'in daveti üzerine,
8 Mayıs 2011 Pazar günü saat 08:00'da Adana'ya indim.
Üç vasıta değiştirdekten sonra saat 10:00'da Sarıçam Mustafalar
köyündeki ve şölen alanına ulaştım.Şair Yakup KARACA, yazar ve
emekli öğretmen İbrahim ÖZCANLI ve yazar Abdullah HACIÖĞULLARI
ile tanıştım ve ikişer tane kitaplarını aldım ve imzalattım.
Yakup KARACA " isminiz çok güzel ve etkileyici" ifadesini kullandı.
( Batur Nafiz TANÇAĞLAR ismini kullanmıştım.)
Bir süre sonra Osmaniye Yörük Türkmen derneği yönetim kurulu üyesi
Bestami ERDEM'i aradım. Ozan Yetkin KARKAYA'da yanındaymış ve
10 dakika sürmeden buluştuk. Daha görüşür görüşmez, Yetkin
KARAKAYA BANA " Kayseri develi ile ilgili bir şiir yazacaksın" dedi.
Ben de konu ne diye sorunca , bir efsaneyle ilgili olduğunu söyledi.
Ben de egsane hakkında bilgim olmalı dedim. Kayseri Develi'den olan
arkadaşını (Adem İPEK) göstererek sana iyce anlatsın dedi ozan.
Adem İPEK'te aslında bu efsaneye ait bir kitap ta var dedi.
Ben de o zaman o kitabı bana gönder dedim. Ben İstanbul'a vardığımda
göndereceğin yeri söylerim dedim.Sonra Anamsalı Mehmet ile
buluştuk. Bol bol resimler çektirdik. Bu arada benim makinanın
bozulduğunu orda anladım. Hafıza kartını tanımıyordu.O kadar
hevesim boşa gitmişti. Neyseki Bestami ERDEM ben sana çektiğim her
resmi gönderirim dedi.(Sağ olsun iki sonra gönderdi).
Bu arada Gaziantep Nurdağı'ndan Ahmet TUNA, Hatay Kırıkhan'dan
Kerim GÖZEL, Konya Ereğli'den Tunahan ÖZTÜRK,
Osmaniye'den öğretim görevlisi Ali DOĞANER, yine Osmaniye'den
Hafız Ali ACIBUCU ve daha bir çok yerden insanlarla tanıştık.
Şaire Mihrican ÖZBAY, araştırmacı yazar Münevver DÜVER ve
Osmaniye Yörük Türkmen Dernek başkanı Muhammed DOĞAN ile tanıştık...
16:16'da şölen alanından ayrıldık. Ali DOĞANER beni Adana Otagarı'na
bıraktı.(17:07). İkindi namazını kıldım, biraz dinlendim ve saat geldi.
18:30'da Gaziantep'ten gelen Seç Turizm ile İstanbul'a yola çıktım.
9 Mayıs 2011 Pazartesi günü saat 07:27'de İstanbul Esenler Otagarı'na
indim ve eve geldim...
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Nafi Çağlar MAHMATLI
RIŞVANLAR ŞÖLENİ
Yer ; Yavuzeli /GAZİANTEP
Tarih ; 8 Mayıs 2011 Pazar
Gaziantep'ten Mehmet Ağa oğlu Mehmet Nuri ÖZAY ve oğlu
Mahmut ÖZAY, Memik oğlu Bilal GEÇER ve oğulları İbrahim Halil GEÇER ve
...........GEÇER, Şehitkamil Karayusuflu köyünden Memik Kiya oğlu
Mehmet ÇAĞLAR, Mehmet oğlu Ekrem ZİREK, Seydi oğlu
Mehmet ARSLAN Gaziantep ili Yavuzeli ilçesinin
Süleyman Obası köyündeki şölende derneğimizi temsil ettiler.
Derneğin yazısı da asıldı.
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Nafi Çağlar MAHMATLI
KIZIK BOYU 1.KURULTAYI
ve
MAHMATLI OYMAĞI 3.KURULTAYI
Kızık Boyu 1.Kurultayı ve Mahmatlı Oymağı 3. Kurultayı ;
30 Temmuz 2011 C.tesi günü Nevşehir Avanos MAHMAT Beldesi'nde
yapıldı.Sunumunu Ökkeş GÜN'ün yaptığı etkinliğin açılış konuşmasını
Nafi Çağlar Kızıkbeyi yaptı.
Mahmat belediye başkanı ev sahibi olarak hoş geldin dedikten sonra,
Sırasıyla Anakara Gölbaşı Mahmatlı köyünden gelen Muharrem Kılıç,
Elazığ'dan gelen Mithat Çıbuk,
Gaziantep'ten gelen Mehmet Demir Atmalı,
Bursa'dan gelen Ertuğrul Sünel,
Niğde'den gelen Talip Peker,
Mayseri'den gelen Mustafa Öztürk
birer konuşma yaptılar.
Toplantıya Nevşehir Üniversite Başkanı ( Rektörü) Filiz KILIÇ'ta katıldı
ve bir konuşma yaptı. Çevre belediye başkanlarınında ve kasabalılarında
katıldığı toplantı verimli geçti.
Kurultay ; Nafi Çağlar KIZIKBEYİ'nin yetkilendirilmesi ve teşekkür
konuşması ile sona erdi.
Nafi Çağlar Kızıkbeyi, sonraki kurultayın 11 Kasım 2011 'de Gaziantep-
Şehitkamil Karayusuflu köyünde yapılacağını duyurdu...
Sevgili Kızıklı Boydaşlarım ve Mahmatlı Oymakdaşlarım ;
Bu gün tarihi bir gündür…
Yıllardır araştırdık, uğraştık, didindik, kısmen de olsa tanıştık ve sonunda, işte
beraber olduk. Zaman ayırdınız, memleketin dört bir yanından üşenmeden ,
hevesle kalktınız buralara kadar geldiniz…Sadece gelmekle bile birlik ve
beraberliğimize büyük katkıda bulunmuş oldunuz…
Hoş geldiniz sevgili boydaşlarım , Hoş geldiniz sevgili oymakdaşlarım…
Bu gün, tarihi bir gündür…
Türk Töresine göre gerçekleştirmeyi, en azından bu yolda bir başlangıç yapmayı
hedeflediğimiz Kurultayımıza hareket getirdiniz. Bereket getirdiniz….Kızık Boyu
ile Mahmatlı Oymağı Kurultaylarını birleştirdik. Çünkü aynı kökten gelmektedirler.
Her örgütlenmenin bir hazırlığı vardır, her büyük kurumun bir ilk adımı vardır.
Biz, yıllardır hazırlığımızı yaptık ve bu gün ilk adımı attık. Türkiye’nin dört bir
yanında çığ gibi büyümeye doğru ilerliyoruz. Bir gün gelecek Türkiye’nin her
yerinde var olacağız. Türk kültürüne, Türkiye’nin varlığına ve birliğine daha
çok hizmette bulunacağız…İşte bu nedenle siz bu gün tarih yazıyorsunuz…
Bu gün tarihi bir gündür…
Vefakar boydaşlarım ve fedakar oymakdaşlarım ;
Bundan sonra birbirimizle ilgili olacağız, ilgileneceğiz…Çok yönden bağlantılı
olacağız ve birbirimize bağlanacağız…Bunun için de aldığımız kararlar bağlayıcı
olmalıdır…Boyumuza ve oymağımıza yararlı olmalıdır…
Kızık Boyu 1.Kurultayı ve Mahmatlı Oymağı 3.Kurultayı’nın; soyumuza, boyumuza,
obamıza, oymağımıza, vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını ve kurultaylarımızın
devamının gelmesini diliyorum…Saygılarımı sunuyorum…
Kızık Boyu ve Mahmatlı Oymağı Kurultaylar Sorumlusu NAFİ ÇAĞLAR KIZIKBEYİ
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
Mahmat Beldesi Avanos / NEVŞEHİR- 30 Temmuz 2011 Ct.
GAZİANTEP MAHMATLI HACI ÖMERLİ OYMAĞI EĞİTİM KÜLTÜR
DAYANIŞMA VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ
2010 - 2011 YILI ETKİNLİKLERİ
( 19 Kasım 2010 – 11 Kasım 2011 )
5 Şubat 2011 Cumartesi ; 19 köyün mezarlıklarına 500 kara çam ve 500 kara selvi dağıtıldı. ( Dernekçilikte Gaziantep’te ilke imza attık.)
6 Şubat 2011 Pazar ; Şehitkamil-Karayusuflu köyü mezarlığına 100 kadar fidan dikildi.
8 Şubat 2011 Salı ; 31 köyün mezarlıklarına 1000 kara çam ve 1000 sarı çam fidanı dağıtıldı.
27 Şubat 2011 Pazar ; İstanbul-Sarıyer’de ; Yörük-Türkmenler Derneği 3.Kurultayı
24 Nisan 2011 Pazar ; Bursa-Yıldırım-Derekızık köyünde ; Bursa Tarihi Kızık köyleri Yardımlaşma Derneği’nin düzenlemiş olduğu “Bursa Kızık köyleri buluşması” etkinlikleri.
8 Mayıs 2011 Pazar ; Gaziantep-Yavuzeli-Süleyman Obası köyünde ; Rışvanlar 4.Şöleni.
8 Mayıs 2011 Pazar ; Adana-Sarıçam-Mustafalar köyünde ; Yörük-Türkmenler 9.Kurultayı.
8 Mayıs 2011 Pazar ; Şanlıurfa-Siverek-Karakeçi köyünde “4.Karakeçili Şenlikleri”
21 Mayıs 2011 Cumartesi ; Şanlıurfa-Siverek’te ; Karacadağ Türkmenleri Derneği taziyesi.
22 Mayıs 2011 Pazar ; Konya-Çumra-Lille’de; Yörük-Türkmenler Yayla Şenlikleri.
30 Temmuz 2011 Cumartesi; Nevşehir-Avanos-Mahmat kasabası’nda ; Mahmat Belediyesi ile iş birliği yapılarak;Türkiye geneli “Kızık Boyu 1.Kurultayı” ve “Mahmatlı Oymağı 3. Kurultayı”
31 Temmuz 2011 Pazar ; Niğde-Çamardı-Mahmat köyü ziyaet edildi, köylüler ile görüşüldü ve dernek yeri de belirlenerek, dernek kuruluş aşamasına getirildi.
25 Ağustos 2011 Perşembe ; Gaziantep Rışvanlar Derneği’nin iftar yemeği.
25 Ağustos 2011 Perşembe ; Bolu-Mengen-Mamatlar köyünün iftar yemeği.
10-11 Eylül 2011 C.Tesi-Pazar ; Bilecik-Söğüt’te yapılan “Eğtuğrul Gazi’yi Anma Şenlikleri”
8 Kasım 2011 Salı ; Şanlıurfa’da Beğdili’lerin ( Badıllı’ların) ve Rışvanlar’ın iş birliği ile Beğdililer’in ev sahipliğinde yapılan bayramlaşma töreni…?
Davet edilip te gidemediğimiz yerler…
7-8 Ağustos 2010 Ct.-Pz. Malatya-Arguvan’da yapılan “Atmalı Oymağı 1.Kurultayı”na
katılmıştık.Ancak 5 Haziran 2011’de Ağrı-Patnos’ta yapılan 2.Kurultaya katılamadık.
Ankara, Antalya, Isparta, Denizli,Bolu, Bursa, Balıkesir, Konya, Kırıkkale ve Sivas’ta
yapılan çeşitli şölenlere veya etkinliklere davet edildik ve katılamadık.
19 Haziran 2011’de Kayseri-Develi’de yapılan “Aşık Seyrani Şenlikleri”ne katılamadık.
24 Temmuz 2011’de Kayseri-Tomarza’da yapılan “Aşık Dadaloğlu Şenlikleri” ne katılamadık.
Şahsen davet edilip gittiğim ve katıldığım yerler de buraya yazılmamıştır.
Dernek Yönetimine Teşekkür ederim…
Gaziantep Mahmatlı Oymağı olarak sizler de bana teşekkür etmelisiniz…11.11.2011
Gaziantep Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Nafi Çağlar MAHMATLI
Abdulbaki GÜNIŞIĞI::..
|
SURUÇ TAN SÖĞÜT E KAYI BOYU KARAKEÇİLİ AŞİRETİ
20-09-2011-12:05
| ||
| |||
#rightText { FONT-FAMILY: Arial, sans-serif; COLOR: #333333; FONT-SIZE: 15px; FONT-WEIGHT: normal; TEXT-DECORATION: none }
Her sene yapıldığı gibi bu senede aynı zamanda yapılan atamız ceddimiz Ertuğrul Gazi yi anma ve devletin bekası olan Yörük ve Türkmenlerin en büyük bayramında buluşmak üzere Şanlı Urfamızın Kayı boyu karakeçili aşireti Karatekeli oymağına mensup(bu oymak Osmanlı devletini kuran K arakeçili aşiretinin üç oymağından kurucu oymaktır.) Suruç ilçemizde oturan on altı köy den müteşekkil mensupları içinden Karekeçili derneği başkanı sayın Cindi Yıldız ağabek tarafından tesbit edilen arkadaşlar ile yola çıktık. Yaş sırasına göre gerçek bir beğ olan Cindi Yıldız ağabek, gene yakın arkadaşı ve cindi ağabey gibi beğ olan Müslüm Yüksel ağabey, Karaşıhlı Şıhmüslim beğ, Mehmet ve Nahsan Özdemir beğler, rahmetli Abdulkadir ağabeğin oğlu Mehmet Yıldız beğ,kargamıştan katılan çok değerli tarihçi sayın Sait Uzunarslan ve Mehmet Uzunarslan beğler, Müslüm ağabeğin kıymetli arkadaşı Osman ağabek.Bu arkadaşların bir çoğu ile geçen senede sögüte gitmiş idik. Bu sene diğerinden farklı olarak Ceritli oymağından Karaşıhlı mensubu bir arkadraşımızında katılması idi.Böylece ceritli kardaşımızın mensubu olduğu beğdilli boyu ve bendenizin mensubu olduğu Atmalı aşireti haydarlı oymağı(Avşar boyu) ile sekiz kişide karakeçili mensubu olarak urfamızı ve Suruç ilçemizin sögüte gidemeyen bütün Türkmenleri adına katıldık. Biliyorsunuz Urfamızda on altı oğuz boyu Türkmen ve yüzlerce bu Türkmen boylarına mensup oymaklar yaşamakta ve bu Türkmenlerin bir kısmı Türkçenin yanında yıllarca süren dil değişmeleri neticesinde oluşan kurmanç ağzı ve zazaca ile Arapça konuşmaktadırlar.Bu dilleri dolayısı ile onları aziz Türk milletinden gayrı bir millet yapmak isteyenlerin suistimaline uğramakta ve buna karşı direnmektedirler.Bu direnmelerinde yanlarında Türk hükümetlerini bulamamakta ve medya da sürekli olarak bu bölgede oturanları Türklerden ayrı bir millet olarak göstermeğe devam etmektedir.Bu bakımdan Suruç tan söğüte katılım çok önemlidir ve otuz yılı aşkındır bu katılım devam etmekte ve uzak akrabalar arasında iletişim sağlanmaktadır.Gönül ister ki Siverek te ki Karakeçili ler ve diğer oğuz boyları da söğütteki şenlikte bulunsalar.Cindi ağabek ve ekibi beni K.Maraş taki evimden alıp perşemde gecesi saat 12 sularında söğüte vasıl olduk.Geçen sene Kırıkkale nin karekeçili kasabasına uğramış ve akrabalar ile görüşmüş iken bu sene yolu yanlış seçmemiz sonucunda batıdaki bu akrabalar ile şenlikte görüşmek nasip oldu.Perşembe akşamını kıl çadırda atalarımız gibi sohbet ederek akordion ile Balkan, Kafkas ve Urfa Türkülerini çalıp söyleyerek geçirip daha sonra kıl çadırda uyuduk.Bunu yaşamanızı isterdim.Çadırda buz gibi bir gecede ısınmağa çalışıp uyumak müthiş bir duygu.Ertesi gün yani Cuma günü Cuma namazına kadar çadırımızı(yurtumuzu)ziyaret eden diğer çadırlarda kalan başka şehirlerden katılan Yörük ve Türkmenleri ağırlayıp onlara mırra ikram ederek ve onlarla söyleşiler ve sohbetler ederek geçirdik.Cuma namazından önce Atamız Ertuğrul Gazi ve silah arkadaşları ve diğer geçmişlerimiz ile bütün şehitlerimiz için okunan mevlidi şerifi dinledik ve tarihi Camide Cuma namazını eda ettik.Namazdan sonra paneller ,mehteranın müzik ziyafeti ve Ertuğrul Gazinin kabrini ziyaret ve geçmişlerimizin ruhlarına fatihalar gönderdik.İkindiye yakın bir zamanda çadırımıza vasıl olduk ve gece geç vakte kadar gelen misafirleri ağırladık.Cuma günü akşamı kardaşım ve arkadaşım sayın Attila Küntüz ve kıymetli eşi ve bacım Taci Küntüzü söğüte davet ettim.Attila kardaşım aslen kazan Türklerinden eşi Taci hanım ise Kırgız Türklerinden olup Taci bacım aynı zamanda kırgızistanın fahri konsolosu gibi çalışmaktadır.Fakat Attila bana bir sürpriz yaparak çok sevdiğimiz ortak arkadaşımız, cefakar okul arkadaşımız Trabzon Vakfıkebirli Şenol Genç kardaşımı ve eşi Emine hanımı da davet etmiş.Cumartesi öğle saatlarında söğüte geldiler ve cumartesi gece geç saatlara kadar birlikte bulunduk.Bu arada emmioğlum ve Kızık Türkmenlerinin Gaziantep ili Yavuzeli ilçesi Karayusuflu obası beği Sayın Nafi Çağlar beğde geldiler.Kendisi ile uzun süredir görüşmemiştik ve hem hasret giderdik hemde memleket meselelerini mütaala ettik.Attila beğ ile kendisini tanıştırdım ve İstanbulda görüşüp birbirlerinden istifade etmeğe anlaştılar. Özellikle fotoğraf ustası olan Attila kardaşımın bu konularda kendisine yardımı olacağını biliyorum.Ayrıca genç Onur dan bahsetmeden olmaz. sögüte her gittiğimde çadırda ziyaretime gelip halimi hatırımı soran tatar onur daima hatırlanması gereken ve ilerde Türkmen kültürüne büyük hizmetleri beklenen bir genç. Gene aynı gün sevgili dostum ve Yörük ve Türkmenlerin bıkıp usanmadan hayatlarını kayda geçiren, her şenliğe katılmağa gayret eden Anamasın yetiştirdiği değer sayın Anamaslı Mehmet beğ de çadırımızı şereflendirdiler.Devamlı çekim yapıp bu günlerin hatırımızda ve gözümüzde kalmasına vesilen olan bu kardeşim sevgili dostum Ramazan Kıvrak beğin boşluğunu doldurmaktan ötelere geçip kendi si tek başına bir alem olmağa başlamıştır.Yörüklerin dertlerini ve devasını bilen birisi olarak yaptığı çekimlere kattığı yorumları ile gönüllerimizde taht kuran bu kardeşimiz sayın Anamaslı Mehmet beğede teşekkür ediyorum.Cumartesi günü öğleden sonra çeşitli etkinlikler yapıldı ve Erzurumdan gelen Cirit sporu mensupları kardaşlarımızın Türke has bu vuruşmalarını seyr ettik”.Ata binen ise Türk, gerisi Ata Yük” sözümüzdeki gibi Ata binenler Türk olduğu müddetçe ata yük olmadığını gördük. bu asil hayvanı hz.Allah Türk milleti binsin diye yaratmış sanki.Atsız Türk olmayacağını, attan uzaklaştıkça kendimizden bir şeylerin eksildiğini gördük.Cindi ağabek bizden çok şanslı bu konuda.Yıllardır at yetiştirip yarışlara katılıyor ve at nedir ata binmek nedir gayet iyi biliyor.Cumartesi saat sekizde başlayan ve Türk ten, Türk kültüründen nasipsiz bir eğlence başladı.Yüksek sesle çalınan ne olduğu çalanlarca malum bir müzik ve gürültü orkestrası sayesinde ne çadırlarımızda oturup sohbet etmek nede kendimize has milli müziğimizi icra etmek mümkün oldu.Yetkili görünüp her konuda bize ters ne var ise bu aziz millete dayatanlar burada da Yörük ve Türkmenlere Türke has müziği ve eğlenceleri çok görmüşler ve devletimizin kendilerine sağladığı ve Yörüklere harcayın dediği paraları onu buna peşkeş çekerek harcamışlardır.Uzaktan bir yabancı gelse ve aziz Milletimizin bu asıl tabakasına zıt müziği ve eğlenceleri görse bunun neresi milli ve otantik diye sorardı.Ertuğrul gazinin ve diğer geçmişimizin ruhlarını inciten bu türlü eğlenceleri yapanları kamuoyuna ve hz.Allaha havale ediyoruz.Ertesi sabah erkenden kalkıp tören alanında yerimizi aldık.Anamaslı Mehmet beğ gibi çeşitli arkadaşlar çekimler yaptılar.Törenlere lütfen katılıp ve çok uzun ve birbirinin aynı konuşmaları yapıp yaşlı başlı Yörük beğlerini ve gençleri güneş altında saatlerce bekleten siyasiler sadece sinirlerimizi bozmakla kaldılar.Bu arada söğüt belediyesi ile ilgili birkaç söz söylemekte gerekir.Belediye başkanının kazak lehçesindeki konuşmaları ve milli konulara vakfiyetini takdir ederken , söğüt gibi bir ilçede evlerin bahçelerinin ve sokakların ve kaldırımları kaplayan ot yığını ve çalılıkların görünüşünü hiç kabul edemedik.Bir kaç bahçe hariç bütün evlerin bahçeleri çok çirkin kurumuş ot yığınları ile dolu ve herkesin gözüne battı.Ayrıca kıl çadırların olduğu en fazla ikiyüz metrelik kilit taşlı alanın birkaç gün önceden yıkanıp tozlarının alınmaması neticesinde her giden arabanın tozunu çadırlarda oturanlar nasiplendiler.Söğüt belediyesinin tören alanlarına ilgisizliği ve lakayıt tavırları dikkatimizden kaçmadı.Tören bitiminde çadırlarımıza vasıl olup gelenleri ağırlayıp öğleden sonra çadırımızı yıkıp arabamıza yerleştirip herkesle vedalaşıp yola çıktık.Pazar günü geç vakitlerde Maraş ta beni indiren ekibimizin diğer mensupları Urfamıza doğru yola koyuldular.Allah nasip eder ise seneye söğütte buluşmak dileğimizi söyleyerek.13,09,2011 K.Maraş Abdulbaki Günışığı
Bu yazı 60 defa okundu.
|
MAHMATLI OYMAKLARI 4. KURULTAYI
KIZIK BOYU 2. KURULTAYI
Abdulbaki GÜNIŞIĞI::.. |
|
KIZIK BOYU 2. VE MAHMATLI, ATMALI, RIŞVAN BOYLARI 4. GÜZ KURULTAYI:
16-11-2011-12:24
| ||
| |||
#rightText { FONT-WEIGHT: normal; FONT-SIZE: 15px; COLOR: #333333; FONT-FAMILY: Arial, sans-serif; TEXT-DECORATION: none }
Değerli dostum ve kızık beği sayın Nafi Çağlar kardeşimin daveti üzerine kurban bayramının 4. günü saat 8 sıralarında K.maraş rışvan derneği başkanı sayın Arif Sarıtürk le beraber yola çıktık.bir saat sonra gaziantebin Yavuzeli ilçesi karayusuflu köyü Süleymanlı obasına ulaştık. Kızık Türkmenlerinin gençleri bizleri karşıladı ve sabah kalvaltısını derneğin bahçesinde yaptık.Kahvaltı sırasında bayramlaşma yapıldı. Koçlu köyü imamı Murat YAŞAR ve Karayusuflu köyü imamı Enes GÜL mevlit okudular...Sonra Şanlı urfadan Karacadağ Türkmen derneği yönetim kurulundan üç arkadaş geldiler.Bu arkadaşlar Urfanın beğdilli boyu Türkan oymağı mensubu sayın Hasan Çay ve arkadaşı oğuzun Bayat boyundan sayın yıldırım Bayat beğ(Süleymanlı aşireti olarak marufturlar) ve Mehmet Kalın beğler iştirak ettiler.kahvaltının devamında Gaziantebin Türkocağı başkanı ve Oğuzun kayı boyu karakeçili oymağı mensubu Dr.Mehmet Berk ağabek de teşrif ettiler.Mehmet Berk ağabeyin köyüde şimdi cevizli ismini taşıyan ve eski ismi büyük bir Türk boyunun ismi olan Lohan köyüdür.Saçma sapan mevzular ile eski isimleri değiştirilen bir çok köy gibi pırıl pırıl Türk ismi taşıyan bu köyünde adı uyduruk bir isimle değiştirilmiş ve aziz Türk milleti basitleştirilmeğe çalışılmıştır.Bu değiştirmeleri yapanların kalitesi koydukları yeni isimlerden belli olmaktadır.Türk kültüründen ve Türklük ten nasiplenmemiş cahil ve kötü niyetli bu insanların koyduğu yeni isimler burada meskun Türkmenlerin Türkistan ile olan bağlarını kesmiştir.daha sonra Adana dan benim davetim üzerine çok sevgili yol arkadaşım ve yılmaz dava adamı ve Türkocağı ve aydınlar ocağının eski adana başkanı sayın Halil Altıparmak kardeşim ve muhterem oğulları Atahan beğ teşrif ettiler.kahvaltı devam ederken davet edildiğimiz köyün muhtarı ve Nafiz Çağlar beğinde ağabeyi olan sayın Hacı Mustafa Çağlar beğ geldiler.Akabinde Karacaören köyü muhtarı sayın Cuma Yiğit beğ katıldılar.Arkasından Çağ köyü muhtarı sayın Enver Turan beğ kahvaltıya dahil oldular.Beraberlerinde Yayık taş(üç kilise) köyü Muhtarı sayın Menderes Yaşar beğ teşrif ettiler.Bilahere Gaziantep yerel televizyonu Kanal 5 Ekibi gelip çekim yapmağa başladılar.Bu arada uzaktan gelen Türkmen beğlerini beklerken bizi karşılayan köyün mensubu genç ve büyükler ile sohbet etmek imkanımız oldu.Saat 11 e doğru Osmaniye Yörük derneği mensupları arkadaşlar geldiler.başta dernek başkanı sayın Muhammed Doğan beğ, yardımcısı ve aziz dostum kıymetli dava arkadaşım ve gerçek bir Yörük beği olan Bestami Erdem beğ ve beraberlerinde son zamanların en büyük aşıklarından Aşık Feymani ağabek(OsmanTaşkay) teşrif ettiler.Bu arada kahvaltı edilirken Dr.Mehmet Berk ağabek sofradaki tarhana ve tarhana çorbası hakkında yerel televizyon ekibine bilgi verdi ve çekim yapıldı.Bu arada benimle gelen K.Maraş Rışvan derneği başkanı ve Rışvan.com sitesinin kurucusu sayın Arif Sarıtürk kardeşimde fotoğraf ve video çekimi yaptılar.Daha sonra bu fotoğrafları ve videoları rışvan.comda yayınlayacaktır.saat 11.45 te rışvan dernekleri federasyonu genel başkanı kıymetli Türkmen beği kardeşim sayın Ali avcı beğ ve yanında derneğin kurucularından İsmail Dayanır beğ ve yönetim kurulu üyesi Sayın Ömer Kılıç beğ ve Ali avcı beğin kardeşi ve federasyonun kurucu üyesi sayın Hüseyin Avcı beğler geldiler.bütün Türkmen beğleri ile bayramlaştılar ve selamlaştılar.Daha sonra kahvaltı edilirken köyün genç ve bilgili imamı kardeşimiz Kuran-ı Kerim okudular ve kurultayı başlatmış oldular.Birde nükte yapmazsam olmayacak.Gençlerin acemiliği ve bizimde utangaçlığımız neticesinde şekersiz çay nedir ve nasıl içilirin tecrübesini yapmış olduk.Bunuda tarihe not düşmüş olduk.Bu arada yolda gelirken tesbit ettiğimiz bir meselede yol boyunca tarlaların içinde kümeler halinde ve arazinin nerede ise tamamında serili bazalt taşın işlenmesi için bir tesisin kurulması halinde bu taşların temizleneceğini bir çok insanın buralarda istihdam edileceğini ve temizlenen tarlalar ile bir çok insanında tarla sahibi olarak tarıma dahil olacağını yetkililere hatırlatmak isteriz.K.maraşın narlı beldesinden itibaren Diyarbakır a kadar olan bütün arazilerde bu bazaltın her renginden taşların işlenmesi bu bölgeye istihdam kazandırır.Ayrıca her türlü kullanımı olan bu taşın temizlenmesi de yeni tarım sahalarının açılmasına katkı yapar.Tarım bakanlarına duyurulur.daha sonra köyden bir arkadaşımız mevlid okudular.Bu arada okunan mevlidin uzun olması zamanın darlaşmasına sebeb olduğundan asıl toplantı mevzularının konuşulması için zaman darlığı meydana getirdi.Bundan sonraki kurultaylarda sadece kuran-ı Kerim okunmasına karar verildi.Bu sıralarda Balıkesir den kıymetli Yörük ozanlarından Sayın Yetkin Karakaya beğ kardeşimde teşrif ettiler.Kendisini canlı dinlemek çok güzel olacaktır.daha sonra Gaziantep Ülküocağı başkanı sayın murat Güzel beğ ve Konya Selçuk üniversitesi hocalarından sayın ziya Yener beğ ve il ocak yönetiminden sayın Oğuz Çoban ve Barış yıldırım beğler teşrif ettiler.Bilahere Mehmet demir Atmalı beğ kardeşim kuran okudu ve küçük bir konuşma ile kurultayı açmış oldular.Sayın Mehmet demir beğ Atmalı aşiretinin tarihçesini anlatan bir kitabı arkadaşı sayın İbrahim Uçar beğ ile yazarak Türk tarihine ve Türkmen kültürüne büyük hizmetlerde bulunmuşlardır.Kendisine Aziz Türk milleti minettar kalacaktır.Daha sonra sayın Hüseyin Avcı beğin riyasetinde İstiklal marşımızı okuduk ve şehitlerimiz ile gazilerimize birer fatiha gönderdik.İlk konuşmayı yapmak üzere kürsüye Mehmet Demir Atmalı beğ geldiler.yaptığı güzel konuşma ve ardından okuduğu şiir ile yüreğimizin tellerini titrettiler.Okunan fatihadan sonra mahmatlı derneği genel başkanı sayın Nafiz Çağlar beğ kürsüye geldiler.Oymağının geçmişi ve geleceği üzerine çok kıymetli bir konuşma yaptılar.tarihe not düşüldü.Gençlerin tanışması için bu şenliklerin ve kurultayların yapıldığının üzerine basa basa anlattılar.Katılımın gençler için önemini hatırlattılar.Kültürümüzün devamı için tanışmanın ve istişarenin ve bu tür toplantıların dernek vasıtası ile yapılmasının önemini belittiler.Mahmatlı oymağı derneğinin bir yıllık çalışmaları hakkında bilgi verdiler.Bilahere söz alan sayın Mehmet demir atmalı beğde mahmatlı boyu ve yaşadığı yerler hakkında bilgi verdiler.Bilahere Mithat Çabuk beğ söz aldılar ve kızık boyu ile mahmatlı oymağı hakkında güzel bir konuşma yaptılar.Türk boyları ve bilhassa kızık boyu tamgaları hakkında, dağlara işlenen kaya resimleri ve diğer Türk boylarının tamgaları hakkında ve anadolumuzun binlerce yıl önceleri bu tamgalar ile işlenip yurt yapıldığının bilgelerini bizlerle paylaştılar.Bu tamgalar ile başlayarak aziz türk milletinin Göktürk harflerini meydana getiriş serencamını özetlediler.Bu gün kullandığımız Latin alfabesinin ve kiril alfabesinin ve diğer alfabelerin çoğunun atasının göktürk harfleri ve Türk damgalarının olduğunu hatırlatalım.Birlikte rahmet olduğunu ve nafi hocayı tebrik ederek sözlerini tamamladılar.daha sonra kürsüye şanlı urfa Karacadağ Türkmen derneği mensubu sayın Hasan Çay beğ geldiler ve birlik ve beraberliğin ve istişarenin memleket meselelerinde ki önemini anlattılar.Kürsüye Osmaniye Yörükler derneği başkanı sayın Muhammed Doğan beğ gelip konuştular.Osmaniyede ki çalışmaları ve derneğin faaliyetleri hakkında bilgi verdiler.Bu kurultayların devamını ve aziz Türk milletinin bekası için elzem olduğunu hatırlatarak sözlerini tamamladılar.Kürsüye sayın kardeşim Halil altıparmak beğ geldiler.Çok önemli bir hatırasını anlattılar.Ulaşlılar derneği vasıtası ile Ulaşlı boyundan olup Kürtçe konuşan akrabalara ulaşılmasını ve bu insanların tekrar aziz Türk milletinin bağrına döndüklerini ve bu insanlardan pkk ya dahil olanların bu dernek çalışmaları ile tekrar mensubu oldukları Türk milletine nasıl kazandırıldığını anlattılar.Türkmen dernekleri vasıtası ile doğuda ve güneydoğuda yaşayan ve dillerini zaman içerisinde farsçanın ve arapçanın etkisi ile değiştiren Türkmen boylarının tekrar güzel Türkçemize kazandırılması için yaptıkları çalışmaların bölücü fitneyi söndüreceğini hatırlattılar.Bu arada söz alan sayın Mehmet demir atmalı sayın Ali Avcı ile beraber Beğdilli boyunun urfa beği olan Sayın Sait Badıllı beğin ziyaretine gidip elini öptükleri ve hatırını sordukları buna mukabil sayın sait beğinde ta uzaklardan rışvan boyunun gençlerinin gelip akrabası oldukları beğdilli boyunun büyüklerinin ellerini öpmelerini ve hatırlarını sormalarının kendilerini çok duygulandırdığını ve bu tür çalışmaların akrabalar arasında ilişkiyi canlı tuttuğunu ve kendilerinin bundan çok etkilendiklerini ve sevindiklerini söylediler.Sayın Sait beğ kendilerine beğdilli boyunun güneydoğuda çeşitli isimler altında ve çeşitli lehçeler ile konuştuğunu ve tamamının Türkmen olduğunu meşhur Malabadi köprüsünü kendi atalarının yaptırdığını ve taşları birbirine yapıştırmak için kullanılan kurşunlarında Türkistandan getirildiğini söylemişler.Söz sırası K.maraş Rışvan derneği başkanı , dadağlı köyü mensubu yiğit Türkmen çocuğu sayın Arif Sarıtürk te idi.Aziz Türk milletinin birlik ve beraberliğinin bozulmasına hiç kimsenin izin vermemesi gerektiğini ve bana değmeyen yılan bin yaşasın diyenlerin bir gün o yılanın kendilerinide sokacağını bilmesini istediler.Bu atasözü denen cümlenin atalarımızla hiçbir ilgisinin olmadığınıda ayrıca belirttiler.herkesin bayramını tebrik ederek ve aziz Türk milletine dua ederek konuşmalarını bitirdiler.daha sonra Çaykuyu köyünün genç imamı sayın Mesut Durak söz aldı ve kurultaya katılanlara teşekkür ederek aziz Türk milletinin hiçbir dönem devletsiz kalmadığını bununda birlik ve beraberlik ile kaim olduğunu söylediler.Sıla -i rahmin önemini ve millet olarak bu buluşmaların aziz Türk milletinin geleceği için güzel çalışmalar yapmaya sebeb olacağını ve devam etmesi gerektiğini belirttiler.daha sonra Gaziantep zıraat odası başkanı sayın Cuma yiğit beğ söz alarak katılan herkese teşekkür ederek güzel bir konuşma yaptılar.Daha sonra Barak boyunun kitabını yazın değerli araştırmacı ve yazar sayın Nuh Yıldırım beğe söz verildi.kendiside katılanlara teşekkür ederek kısa bir konuşma yaptılar.Son konuşmayı bizleri buralara davet eden yiğit Türkmen beği ve mahmatlı oymağının temsilcisi sayın Nafi Çağlar beğ yaptılar.konuşmasında bir dahaki seneye kurban bayramının 4, gününde herkesi tekrar buluşmağa davet ettiler.Kendisi fazla söz söylemeyerek misafirlerin değerli fikirlerini dinlemeyi tercih ederek büyük incelik gösterdiler.Söz sırası söz ustası ve yaşayan en büyük aşıklardan sayın Aşık Feymani beğe verildi. Kendisi bu kurultayların önemini belirten veciz sözler ile teşekkür ettiler.daha sora Balıkesir ilimizden davete icabet eden sürekli Yörük davasına ve aziz milletin geleceğine ilişkin kaygılarını seslendiren büyük şair ve aşık kardeşimiz Yetkin karakaya söz aldılar.Kendisi gönlümüzün paslarını sildiler kendisine teşekkür ederiz.Bu arada aşık Feymani ustamızın küçük bir rahatsızlık geçirdiğini gördük kendisine Hz.Allahtan acil şifalar dileriz.Bu arada sayın Nafi beğ gelen mesajları ilettiler.Kayseriden Ahmet Kaplanın ve Balıkesir Burhaniye Kızıklı köyünden Faruk KIZIKLI'nın selamları iletildi.Tokat tan Mehmet dursun beğ selam göndermiş.Anamas tan değerli Yörük beği ve belediye başkanı kardeşimizin selamlarını ilettiler.Bu arada müzik çalıp eğlenmemiz gereken zamana geldik fakat yakınlarımızın geçirdiği trafik kazaları ve yakın zamanda onlarca asker ve polisimizin şerefsizce sırtından vurularak şehit edilmesi vesilesi ile tellerimizin gam ve keder tınılarını tınlattık ve hüzünlendik.Yetkin Karakaya kardeşimiz yeni neslin Türk müziği ve müzik aletlerinden uzaklaşmaması ve kültürümüzün devamı için gayret ettiklerini anlattılar.Saat 14,15 te misafirlere yemek ikram edildi. Kulağımız, gönlümüz ve karnımız doyarak kurultayı bitirdik. Bu yaptıklarımızın aziz Türk milletinin bekası için olduğunu ve hayırlara vesile olmasını cenabı Allahtan niyaz ederek vedalaştık.Hz.Allah Aziz Türk milletini korusun ve yarlığasın. Tevafuk allahtandır vesselam.09.11.11 Abdulbaki Günışığı
|
MAHMATLI DERNEĞİ 2. KIŞ TOPLANTISI
GAZİANTEP MAHMATLI HACI ÖMERLİ DERNEĞİ
EĞİTİM KÜLTÜR DAYANIŞMA VE ARAŞTIRMA DERNEĞİ
2012 Yıllık Değerlendirme Toplantısı / Kış Toplantısı
Toplantı Tarih ve Saati ; 22 Ocak 2012 Pazar 12:00
Toplantı Yeri ; Gaziantep Rışvanlar Derneği
(Çağlayan Mh. Yavuzeli Cd.Çağlayan Parkı )
Gündem Maddeleri ; 1) 2011 Yılı değerlendirmesi
2 ) 2.Olağan Genel Kurul Hazırlıkları
3. Fidan Dağıtımı ve Dikimi
Toplantıya Katılanlar ;
Nafi Çağlar
Alınan Kararlar ;
1) 2011 Yılı değerlendirmesi
a) 4.Kurultayın Maliyeti ve Kararı
b) Dernek İçi Denetleme Kurul Kararları
c) Bazı Üyelerin Üyeliklerinin Düşürülmesi
2 ) 2.Olağan Genel Kurul Hazırlıkları
a) Yeni Üye Kayıtlarını Yapılması
b) Yönetimin Büyük Oranda Şekillenmesi
c) Genel Kurul Tarihinin Belirlenmesi
3. Fidan Dağıtımı ve Dikimi
a) 24-25 Ocak Salı-Çarşamba günleri çevre köylere
çam fidanları dağıtılması
b) 28 Ocak 2012 Cumartesi günü Şehitkamil Karayusuflu köyü
Mezarlığının tam olarak ağaçlandırılması.
c) 29 Ocak 2012 Pazar günü Şehitkamil Bedirköy'deki
Hacı Ömer Suluğu çevresinin ağaçlandırılması.
Nafiz TANÇAĞLAR Mahmut ÖZAY Bilal GEÇER
(Genel Başkan ) (Genel Başk.Yard.) (Genel Başk.Yard.)
Erdal ÇALDIRAN İbrahim ÖZALKAN Mehmet Ali TAN
(Genel Başkan Yard.) (Genel Yazman) (Genel Sayman)
Ali ÖZDEMİR Reşit ZİREK Nafi ÇAĞLAR
(Yön.Kur.Üyesi) (Yön.Kur.Üyesi) (Yön.Kur.Üyesi)
TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
1.KURULTAYI
Mahmatlı Derneği 5. Kurultayı
Kızık Boyu 3. Kurultayı
Yörük Dernekleri 1. Kurultayı
Sayın ……………………………………………………………………………
Türkiye Mahmatlı Oymak ve Obaları 5. Kurultayı’nın genişletilmiş hali
olarak, bir araya gelip, daha da verimli çalışmalar yapmak amacıyla
Soy-Boy Dernekleriyle yapacağımız
KÜLTÜR DERNEKLERİ 1. KURULTAYI”na
katılımınızı bekliyor sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz…
Nafi Çağlar MAHMATLI
Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Kurucu Genel Başkanı
Yer ;
Elbeyliler Dernek Binası ( Ülgen Konukoğlu Lisesi Yanı )
Deniz Mah. 50.Sokak Nu. 1
Şahinbey / GAZİANTEP
Tarih-Saat ; 28 Ekim 2012 Pazar 11.00
GÜNDEM ;
10:00 ; Toplanma ve Serbest Sohbet
10:50 ; Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı
11.00 ; Açılış Konuşması ( Nafi Çağlar Mahmatlı )
11:15 : Devlet Görevlilerinin Konuşmaları
11:30 ; Türkler’e Akraba Milletler ( Ahmet Arslan )
11:45 ; Oğuz Türkleri’nde Tamgalar ( Mithat Çibuk )
12:00 ; Mahmatlı Oymağı Tarihi ( Muharrem Kılıç)
12:20 ; İl Dışından Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
13:50 ; İl İçinden Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
11:10 ; Şair Orhan Karabacak
14:20 ; Aşık Feymani
14:40; Kapanış
Türkiye Kültür Dernekleri 1.Kurultayı - Gaziantep Yer ; Elbeyliler Dernek Binası ( Ülgen Konukoğlu Lisesi Yanı ) Deniz Mah. 50.Sokak Nu. 1 - ŞAHİNBEY / GAZİANTEP Tarih ; 28 Ekim 2012 Pazar 10:00
TÜRKİYE
KÜLTÜR DERNEKLERİ
1.KURULTAYI
( MAHMATLI OYMAKLARI 5. KURULTAYI )
( KIZIK BOYU 3.KURULTAYI )
( YÖRÜK DERNEKLERİ 1.KURULTAYI )
Gaziantep
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Yönetim Kurulu
Türkiye Kültür Dernekleri 1.Kurultayı - Gaziantep
Türkiye Kültür Dernekleri 1.Kurultayı - Gaziantep
Türkiye Kültür Dernekleri 1.Kurultayı - Gaziantep
Türkiye Kültür Dernekleri 1.Kurultayı - Gaziantep
Yer ;
Elbeyliler Dernek Binası ( Ülgen Konukoğlu Lisesi Yanı )
Deniz Mah. 50.Sokak Nu. 1 - ŞAHİNBEY / GAZİANTEP
Tarih ; 28 Ekim 2012 Pazar 10:00
TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR
DERNEKELERİ
1.KURULTAYI
MAHMATLI / MİHMADLU / BUDUNLU OYMAĞI
5.KURULTAYI
Ev sahibi dernek ;
Gaziantep Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği'dir...
Emeği geçen dernek genel başkan yardımcıları ;
Mahmut ÖZAY, Bilal GEÇER, İbrahim ÖZALKAN ,
Yönetim kurulu üyeleri ,
Ziya TAN, Metin TAN, Aşkın Nafi FİLİKER,
Nafi ÇAĞLAR , Nafi Reşit ZİREK, Ersin ÖZALKAN,
Üyelerimiz,
Mehmet ÖZALKAN, Ahmat ÖZALKAN, Hasan ÖZALKAN,
Murat ÖZAY, Mehmet ÇAĞLAR, Mehmet ÖZKILIÇ,
Reşit TAN ve Onur ÇAĞLAR'a teşekkür ederim...
Yardımcı olan ;
Gaziantep Elbeyliler Derneği ve Başkanı Faik Akyılmaz'a,
Gaziantep Kuvva-i Mücahitler Derneği ve
2.Başkanı Mehmet Demir Atmalı'ya
Gaziantep Karakoyunlular derneği ve Başkanı Yakup Özbay'a
Gaziantep Rışvanlar Derneği ve Başkanı Ali Avcı'ya,
Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği olarak
teşekkür ediyoruz...
OĞUZ BOYLARI – YÖRÜK TÜRKMEN DERNEKLERİ GAZİANTEP’DE BULUŞUYOR
Gaziantep Dernekleri ve diğer illerden gelen dernek başkanları Elbeyliler derneğinde buluşacaklar. (Gaziantep’teki tüm Yörük – Türkmen Dernekleri ev sahibidir.)
Dernek Başkanları, Yörük Türkmen – Beyleri, Boy Beyleri ve Oymak Beyleri, kendi aralarında tanışabilmek, kaynaşabilmek, ortak bir düşünce ve hedefler doğrultusunda birlikte hareket edebilmek amacıyla bir toplantı gerçekleştirilecektir.
Toplantıya Katılacak olan Dernekler:
10. Sarıkeçili Yörükleri Derneği,: Pervin Çoban
11. Afyon Yörük Türkmen Derneği: Şakir Altıntaş
12. Antalya Serik Yörükleri Derneği: Mustafa Kuş
13. Antalya 11 Kasım Derneği: Recep Özdemir
14. Isparta Yalvaç Yörük Derneği: Mehmet Leylek
15. Konya Saçıkara Yörükleri Derneği: Süleyman Avcı
16. Şanlıurfa Karakeçililer Derneği, Abdulkadir Akil
17. Şanlıurfa Suruç Karakeçiler Derneği: Cindi Yıldız
18. Kırşehir Karacakurtlar Derneği: Serdar Güneş
19. Tokat Kızık Derneği: Mustafa Gürsoy
20. Bulu Kızık Derneği: Mehmet Özçelik
21. Bursa Kızık Köyleri Derneği: Ertuğrul Sünel
22. Malatya Kızık Köyü Derneği: İbrahim Bozkurt
23. İstanbul Niğde Mahmatlı Derneği: Talip Peker
24. Nevşehir Mahmatlı Derneği: Faruk Ceyhan
25. Gaziantep Mahmatlı Hacıömer Derneği: Nafi Çağlar
26. Gaziantep Kuvva-i Mücahitler Derneği: M. Demir Atmalı
27. Gaziantep Elbeyliler Derneği,: Fayık Akyılmaz
28. Gaziantep Rışvanlar Derneği: Ali Avcı
29. Gaziantep Karakoyunlular Derneği: Yakup Özbay
30. Gaziantep Delyanlılar Derneği: M. Ali Kuş
31. Gaziantep Türkmenler Derneği: Hasan Aydın
32. Gaziantep Kızkapanlılar Derneği: Şahin Yavuz Atmaca
33. Gaziantep Hacı Hamzalar Derneği: Mıstık Kiya
34. Gaziantep Kayı Karara keçililer (Ali Bayramoğluları) Derneği
35. Gaziantep (Yazla Barakları) Derneği
36. Gaziantep’teki Musabeyliler Derneği
37. Gaziantep’teki Karadenizliler Derneği
38. Gaziantep’teki Erzurumlular
39. Gaziantep’teki Malatyalılar
40. Gaziantep’teki Muşlular Derneği
41. Gaziantep Halfetiler Derneği
42. Gaziantep’teki Burdurlular-Antalyalılar Derneği
43. Gaziantep Musabeyliler Derneği
44. Gaziantep’teki Vanlılar Derneği
45. Gaziantep Adıyamanlılar Derneği
46. Gaziantep Bilecikliler Derneği
47. Gaziantep’teki Mardinliler Derneği
48. Gaziantep Cecysler Derneği
49. Gaziantep Hazel’e Derneği
50. Gaziantep Bereketler Derneği
51. Gaziantep’teki Siirtliler Derneği
Bu kurultaya,ı Prof. Dr. (hc) Özkan Hüseyin’de ONUR konuğu olarak davet edilmiştir.
Prof. Dr. Özkan Hüseyin, Türk kültürüne hizmet eden ve bu oluşumda emeği geçen, Bestami Erdem, Fayık Akyılmaz, Mehmet Anamaslı, Cindi Yılmaz, İsmail Akçay,Yörük Türkmenlerin Gönüllü Elçisi, Nusret Kaya Urfa Karacadağ Türkmenleri Derneği Başkanı ve Nafi Çağlar Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Derneği, ödül verecektir…
Saygıyla Kamuoyuna Duyurulur
BTS Haber Ajansı
Özkan HÜSEYİN
Yazar: Can Dogan Tarih: 02/11/2012 // Yorum yap
Dünya dostluk ve dayanışma derneği başkanı; Sedat Adakan’ın misafiri olarak Gaziantep’te düzenlenen ‘Türkiye Kültür dernekleri kurultayı’na katıldık .Kurultayın ana temasını dan bahsetmeden önce Gazi Şehirde bıraktıklarımı ama hep içimde olanları anlatmak istiyorum .
Gaziantep;
Her tarafı buram buram kahramanlık kokuyor Antep’in . Bu şehre Gazi Ünvanını verenin ellerini öpmek gerek .
Milli mücadele döneminde tek yürek olmuş bir halk , tek can olmuş bir kuvay-i milliye .
Öyle bir inanç ki 6317 şehit,
Ben Antepliyim, Şahin’im ağam. Mavzer omuzuma yük. Ben yumruklarımla dövüşeceğim. Yumruklarım memleket kadar büyük.
Şahin Bey’lerin yurdu Antep.
Tek bir inanç var ’ Vatan uğruna Can’.
Kahraman Türk Evlatlarının vatanı Gaziantep .
Öyle ki şehir ekonomi anlamında kendini kanıtlamış; 5. organize sanayisin temelleri atılalı çok olmadan yer kalmamış ve şuan 6. Organize sanayi bölgesinin çalışmalarına başlamış bir Antep .
Her zaman Sivas’ı anlatırken Kültürün Başkenti diyordum ,Antep’i gördükten sonra benim için kültür abidesidir, Antep.
İnsanıyla,yemek kültürüyle,vatan severliğiyle,tarihi dokusuyla Antep Gaziantep be ağam.
Sivas’tan sonra Hayran olduğum ikinci şehir oldu Antep .
Türkiye Kültür dernekleri buluşmasını Sivas Belediye başkanında bol bol ziyaret ettiği , Mahmatlı Hacı Ömer Oymağı Derneği organizesinde gerçekleşti .
Programa geçelim;
Türk Dünyası ülkelerinden;
Kırgızistan,Kosova,Kerkük,Azerbaycan,Makedonya,İran ve Suriye’den 20 Türk dünyası genci katıldı .Kurultayın ana teması kültür dernekleri arasında birlik sağlayıp Türkiye’de yapılacak çalışmalarda daha çok birlik ve dostluk sağlamaktı .
Kurultay hedefine ulaştı .Kurultaydan sonra yapılan oylamalar sonucunda Toplantıların ,Kurultayların devamına karar alındı.
Kurultayın 1. Günü o eşsiz konferans salonuyla Gaziantep Türk ocakları Seminer Salonunda yapıldı neden eşsiz , öyle bir tarihi doku içeriyor ki hayran kalmamak elde değil.
18:00 da başlayan programda ilk olarak Prof .Dr. Ahmet Arslan; Tarihte Genetik,Biyolojik ve Mitolojik olarak İnsanlığın Atası Türkler Tezi paneli yapıldı daha sonra konuşmayı Araştırmacı Yazar, Mithat Çubuk Aldı ve Tarihte Türkler Ve Türklerin Damgaların.
Kurultayın 2. Gününde ise Oğuz Boyları Federasyon Binası bahçesinde yapılan daha çok kaynaşma havasında olan program Şahinbey kaymakamı eşsiz hitabıyla içtenlikle verdiği dostluk ve dayanışma mesajlarıyla can buldu . Sayın kaymakamın konuşmasını dinledikten sonra şöyle bir kanı canlandı kafamda ‘Olursa Böyle Bir Kaymakamın Olsun ‘.
Ve kurultayın sonunda 2012-1013 yılında yapılacak etkinliklerden bahsedilerek program sonlandırıldı .
Mehmet Akif’in dediği gibi;
Sahipsiz Vatanın Batması Haktır,
Sen Sahip Çıkarsan Bu VATAN Batmayacaktır..!
Ve Göstermiş Olduğu İlgi ve Misafirperverlikten dolayı Ökkeş GÜN Animize ve Nafi Çağlar Hocamıza bir kere daha teşekkür ediyorum…
(70)
Türk kültürüne hizmet eden ve bu oluşumda emeği geçen, Bestami Erdem, Fayık Akyılmaz, Mehmet Anamaslı, Cindi Yılmaz, İsmail Akçay,Yörük Türkmenlerin Gönüllü Elçisi, Nusret Kaya Urfa Karacadağ Türkmenleri Derneği Başkanı ve Nafi Çağlar Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Derneği, ödül verdik. Ödük sahileri ödüllerini, Gaziantep Merkez ilçe kaymakamlarının elinden aldılar…
Gaziantep Dernekleri ve diğer illerden gelen dernek başkanları Elbeyliler derneğinde buluştular. Gaziantep’teki tüm Yörük – Türkmen Dernekleri ev sahipliği yaptılar…
Gaziantep Dernekleri ve diğer illerden gelen dernek başkanları Elbeyliler derneğinde buluştular. Gaziantep’teki tüm Yörük – Türkmen Dernekleri ev sahipliği yaptılar… Bu toplantının oluşumunda en çok emeği geçen “Mahmatlı Hacıömerli Derneği” ve Başkanı Nafi Çağlar, “Elbeyliler Derneği ve Başkanı Faik Akyılmaz” olmuştur… Bizleri bu toplatıya davet ederek gösterdikleri ne zaket ve kardeşlik duygularından ötürü kendilerine teşekkür ederiz…
Bu tanışma, kaynaşma ve istişare toplantısına Türk Dünyasının her kesiminden ve ülke tensilcileri davet edildi. Biz de bu toplantıya davet edildik ve katıldık…
Ayrıca bu toplantıda Gazi Antep Cumhuriyet savcısı Mustafa Peker ve Gaziantep’in her 2 Merkez İlçesi kaymakamları da bu toplantıda hazır bulundular…
Aslında Yörük Türkmen etkinliklerine 6 aydır katılmaktaydık… Birçok etkinliklerine davet edildik. Ama Güneydoğuda bir etkinliklerde yer almadık… Söğüt’te Ertuğrul Gaziyi anma etkinliklerinde Gaziantep Elbeyliler Dernek Başkanı Faik Akyılmaz ile tanıştık. Faik Ağabey bana dedi ki “Özkan Bey sizi bayramın 4 günü Gaziantep’e davet ediyoruz” dedi. Ben de kendisine “Gayet tabii memnuniyetle katılırız” dedim… Mu muhabbetin üzerine Urfa Suruç Yörük Türkmen Beyi Cindi Yıldız söz alarak, “Özkan Bey biz de sizi Suruç’a” davet ediyoruz dedi… Tamam, “Cindi Ağabey size de uğrarız” dedik. Her ikisi de bu benim oralara katılmamdan çok memnun oldular. Söğüt’te kaldığım 2 gün süre içinde kendilerinin bana anlattıklarına inanansım gelmedi. Neden inanansım gelmediğini merak edenler olur diye onu da açıklayayım… (Cindi Yılmaz ve Faik Ağabey, 25 sene önce Yörük Türkmen Derneklerini kurmuşlar ve Söğüt Ertuğrul Gazi etkinliklerine de 32 seneden beri katılıyorlarmış… Bana anlattıklarından şunları anladım. Bu her iki Ağabeyimiz gerçekten bu ülkenin çıkarlarını korumuşlar ve Yörük Türkmen kültürünü (TÜRK) de yaşatmak için ellerinden gelen her şeyi de esirgememişler…) Çünkü bize Doğunun insanlarını hep kötü anlattılar… Hele hele medyadan da buraları için hiç de güzel sözler duymadık…
Aradan belli bir zaman geçtikten sonra telefonla beni Gaziantep Mahmatlı Oymağı Beyi Nafi Çağlar aradı. “Ağabey açık adresini verirmişsiniz, sizi Gaziantep’teki etkinliğimize davet edeceğiz” dedi.
Bayramın 2. Günü bir yerde bayramlaşma esnasında “Gaziantep’e ve Urfa’ya dernek toplantılarına katılıp Batı Trakya Türklerinin kültürel değerlerini anlatacağım” dedim. Arkadaşlarımın bazısı sessiz kaldı bazısı da sen aklımı yedin dediler… Ama ben kimseye kulak asmadım. Kafama takmıştım bir kere oralara gidip kendi gözümle oraları görecem ve buralardaki insanlarla da kendim konuşacaktım…
Nafi Çağlar Bey Bursa Kızık Boyu olan Dernek Başkanını Ertuğrul Sünel ve yine Cumalı Kızık Muhtarı Ahmet Kuş’u davet etmişler. Biz 3 kişi bir araya geldik, ne şekil ve ne zaman nerede nasıl hareket edeceğimizi beraberce kararlaştırdık…
Gün geldi beraberce Gaziantep’e hareket ettik. 18 saat yolculuktan sonra Gaziantep’e vardık. Bizi terminalden Nafi Bey kendi arabasıyla alıp Elbeyliler Dernek lokaline götürdü. Bizi büyük bir kalabalık gurup karşıladı. Sabah kahvaltımız dernek lokalinde yaptık…
Sabah kahvaltısından sonra tanışma toplantısı başladı. Herkes kendini tanıttırdı. Kendi kültürel değerleriyle ilgili bilgiler ve ileriki günlerde birlikte hareket edebilmeleri için öneriler sundular…
Biz de zaten Batı Trakya’yı tanıtan buruşur daha önceden hazırlamıştık, onları katılımcılara dağıttık.
Ayrıca, Türk kültürüne hizmet eden ve bu oluşumda emeği geçen, Bestami Erdem, Fayık Akyılmaz, Mehmet Anamaslı, Cindi Yılmaz, İsmail Akçay,Yörük Türkmenlerin Gönüllü Elçisi, Nusret Kaya Urfa Karacadağ Türkmenleri Derneği Başkanı ve Nafi Çağlar Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Derneği, ödül verdik. Ödük sahileri ödüllerini, Gaziantep Merkez ilçe kaymakamlarının elinden aldılar…
URL: http://balturk.org.tr/?p=12426
Bati Trakya Türkü'nün sesi Gaziantep'ten yankilandi
Türk kültürüne hizmet eden ve bu oluşumda emeği geçen, Bestami Erdem, Fayık Akyılmaz, Mehmet Anamaslı, Cindi Yılmaz, İsmail Akçay,Yörük Türkmenlerin Gönüllü Elçisi, Nusret Kaya Urfa Karacadağ Türkmenleri Derneği Başkanı ve Nafi Çağlar Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Derneği, ödül verdik. Ödük sahileri ödüllerini, Gaziantep Merkez ilçe kaymakamlarının elinden aldılar... Gaziantep Dernekleri ve diğer illerden gelen dernek başkanları Elbeyliler derneğinde buluştular. Gaziantep'teki tüm Yörük - Türkmen Dernekleri ev sahipliği yaptılar... Gaziantep Dernekleri ve diğer illerden gelen dernek başkanları Elbeyliler derneğinde buluştular. Gaziantep'teki tüm Yörük - Türkmen Dernekleri ev sahipliği yaptılar... Bu toplantının oluşumunda en çok emeği geçen "Mahmatlı Hacıömerli Derneği" ve Başkanı Nafi Çağlar, "Elbeyliler Derneği ve Başkanı Faik Akyılmaz" olmuştur... Bizleri bu toplatıya davet ederek gösterdikleri ne zaket ve kardeşlik duygularından ötürü kendilerine teşekkür ederiz... Bu tanışma, kaynaşma ve istişare toplantısına Türk Dünyasının her kesiminden ve ülke tensilcileri davet edildi. Biz de bu toplantıya davet edildik ve katıldık... Ayrıca bu toplantıda Gazi Antep Cumhuriyet savcısı Mustafa Peker ve Gaziantep'in her 2 Merkez İlçesi kaymakamları da bu toplantıda hazır bulundular... Aslında Yörük Türkmen etkinliklerine 6 aydır katılmaktaydık... Birçok etkinliklerine davet edildik. Ama Güneydoğuda bir etkinliklerde yer almadık... Söğüt'te Ertuğrul Gaziyi anma etkinliklerinde Gaziantep Elbeyliler Dernek Başkanı Faik Akyılmaz ile tanıştık. Faik Ağabey bana dedi ki "Özkan Bey sizi bayramın 4 günü Gaziantep'e davet ediyoruz" dedi. Ben de kendisine "Gayet tabii memnuniyetle katılırız" dedim... Mu muhabbetin üzerine Urfa Suruç Yörük Türkmen Beyi Cindi Yıldız söz alarak, "Özkan Bey biz de sizi Suruç'a" davet ediyoruz dedi... Tamam, "Cindi Ağabey size de uğrarız" dedik. Her ikisi de bu benim oralara katılmamdan çok memnun oldular. Söğüt'te kaldığım 2 gün süre içinde kendilerinin bana anlattıklarına inanansım gelmedi. Neden inanansım gelmediğini merak edenler olur diye onu da açıklayayım... (Cindi Yılmaz ve Faik Ağabey, 25 sene önce Yörük Türkmen Derneklerini kurmuşlar ve Söğüt Ertuğrul Gazi etkinliklerine de 32 seneden beri katılıyorlarmış... Bana anlattıklarından şunları anladım. Bu her iki Ağabeyimiz gerçekten bu ülkenin çıkarlarını korumuşlar ve Yörük Türkmen kültürünü (TÜRK) de yaşatmak için ellerinden gelen her şeyi de esirgememişler...) Çünkü bize Doğunun insanlarını hep kötü anlattılar... Hele hele medyadan da buraları için hiç de güzel sözler duymadık... Aradan belli bir zaman geçtikten sonra telefonla beni Gaziantep Mahmatlı Oymağı Beyi Nafi Çağlar aradı. "Ağabey açık adresini verirmişsiniz, sizi Gaziantep'teki etkinliğimize davet edeceğiz" dedi. Bayramın 2. Günü bir yerde bayramlaşma esnasında "Gaziantep'e ve Urfa'ya dernek toplantılarına katılıp Batı Trakya Türklerinin kültürel değerlerini anlatacağım" dedim. Arkadaşlarımın bazısı sessiz kaldı bazısı da sen aklımı yedin dediler... Ama ben kimseye kulak asmadım. Kafama takmıştım bir kere oralara gidip kendi gözümle oraları görecem ve buralardaki insanlarla da kendim konuşacaktım... Nafi Çağlar Bey Bursa Kızık Boyu olan Dernek Başkanını Ertuğrul Sünel ve yine Cumalı Kızık Muhtarı Ahmet Kuş'u davet etmişler. Biz 3 kişi bir araya geldik, ne şekil ve ne zaman nerede nasıl hareket edeceğimizi beraberce kararlaştırdık... Gün geldi beraberce Gaziantep'e hareket ettik. 18 saat yolculuktan sonra Gaziantep'e vardık. Bizi terminalden Nafi Bey kendi arabasıyla alıp Elbeyliler Dernek lokaline götürdü. Bizi büyük bir kalabalık gurup karşıladı. Sabah kahvaltımız dernek lokalinde yaptık... Sabah kahvaltısından sonra tanışma toplantısı başladı. Herkes kendini tanıttırdı. Kendi kültürel değerleriyle ilgili bilgiler ve ileriki günlerde birlikte hareket edebilmeleri için öneriler sundular... Biz de zaten Batı Trakya'yı tanıtan buruşur daha önceden hazırlamıştık, onları katılımcılara dağıttık. Ayrıca, Türk kültürüne hizmet eden ve bu oluşumda emeği geçen, Bestami Erdem, Fayık Akyılmaz, Mehmet Anamaslı, Cindi Yılmaz, İsmail Akçay,Yörük Türkmenlerin Gönüllü Elçisi, Nusret Kaya Urfa Karacadağ Türkmenleri Derneği Başkanı ve Nafi Çağlar Gaziantep Mahmatlı Hacıömerli Derneği, ödül verdik. Ödük sahileri ödüllerini, Gaziantep Merkez ilçe kaymakamlarının elinden aldılar...
Kategori : Serik Güncel, Tüm Manşetler - Etiketler :antalya serik, denetim, haberleri, yörük- Tarih : 02 Kasım 2012
Yörük Türkmen Beyleri Gaziantep Kurultayı’nda
1. Türkiye Milli Kültür Yörük Türkmen Dernekleri Tanışma Toplantısı Gaziantep’te gerçekleşti. toplantıya Türkiye’nin dört bir tarafından çok sayıda dernek ile federasyon Başkanı ve temsilcileri katıldı.
Toplantıda, Yörük Türkmen Milli Kültür Derneklerinin sorunları ve toplum hizmetleri Türk Devleti ve Türk Milleti’nin bekaası, Bayrak Vatan ve Türk Milletine sahip çıkılması, Yörük Türkmen Kültürü’nün yaşatılması gelşecek kuşaklara aktarılması işlendi.
Yörük Türkmen Kültür dernekleri ve federasyon temsilcileri, derneklerin dikkate alınması gerektiğini, derneklerin partilere önereceği isimlerin TBMM’de temsil hakkı verilmesi gerektiğini, aksi halde önerilerini dikkate almayan siyasi partileri de dikkate almayacaları ortak mesaj oldu
Gaziantep-Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı Eğitim Kültür ve Araştırma Derneği’nin ev sahipliğinde Gaziantep Oğuzboyları Federasyonu ile ortaklaşa düzenlenen 1. Türkiye Milli Kültür Yörük Türkmen Dernekleri Tanışma Toplantısı gerçekleşti. Şahinbey’de faaliyet gösteren Elbeyliler Dernek Binası’nda Nafi Çağlar Mamatlı’nın öncülüğünde düzenlenen toplantıya Suriye Türkmen Hareketi dahil Türkiye’nin dört bir tarafından çok sayıda dernek ile federasyon Başkanı ve temsilcileri katıldı. Ayrıca büyük buluşmada Mahmatlı Oymakları 5. Kurultayı ve Kızık Boyu 3. Kurultayı da gerçekleştirildi.
Toplantıda, Yörük Türkmen Milli Kültür Derneklerinin çalışmaları, derneklerin sorunları ve toplum hizmetleri için neler yapılması gerektiği konuları ele alınırken, Türk Devleti ve Türk Milleti’nin bekaası, Bayrak Vatan ve Türk Milletine sahip çıkılması, Yörük Türkmen Kültürü’nün yaşatılması gelecek kuşaklara aktarılması işlendi. Ülkenin içinde bulunduğu şartların iyi gitmediği kanısında ortak görüş bildiren Federasyon ve dernek temsilcileri, siyasi gelişmelere de dikkat çektiler. Ülke menfatleri ve Devletin bekaası için güç birliği ile ortak mesaj veren temsilciler, siyasilerin de dikatini çekilmesi gerektiği görüşünde birleştiler. Bazı başkanlar gerekirse siyasi yapılanmaya gidilebileceği görüşünü dile getirirken, genel olarak mevcut siyasi yapıların dernekleri dikkate alması ve kendilerine çeki düzen vermesi istendi.
Yörük Türkmen Kültür dernekleri ve federasyon temsilcileri, Yörük Türkmen derneklerini dikkate alınması gerektiğini, derneklerin partilere önereceği isimlerin TBMM’de temsil hakkı verilmesi gerektiğini, aksi halde önerilerini dikkate almayan siyasi partileri de derneklerin dikkate almayacağı ortak mesaj oldu. Ortak mesajda, “Ne Osmanlı’nın, ne de Selçuklu’nun, geçmişteki bütük Türk Devletlerinin sağı solu bölünmüşlüğü yoktu. Bir tek gerçek vardı; O da Devletin ve Milletin bölünmez bütünlüğü, vatanı, toprağı ve bayrağıdır. Bu ortak be birinci öncelikli değerlerimiz hiç bir zaman yok sayılamaz. Buna göre de, herşey Türk için Türk Kültürü’ne göre olmalıdır” görüşü benimsendi. Federasyon ve alt dernek temsilcileri, bundan sonra da çeşitli illerde birlik beraberlik kurultaylarının devam edeceğini söyledi.
Serik AKNEDİZ GAZETESİ ; yazınız ve güzel değerlendirmeniz için teşekkür ederiz… Etkinliğimize katılan başta Mustafa KUŞ olamak üzere Antalya’daki bütün başkanlara saygılarımı sunuyorum…
Gaziantep Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği Yönetim Kurulu
Yorumunuz editörler tarafından onaylandıktan sonra yayımlanacaktır.
BASIN BÜLTENİ
Ev Sahibi Dernek ;
Gaziantep Mahmatlı Hacı Ömerli Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
ETKİNLİKLER ;
1. GÜN ; 27 Ekim 2012 Cumartesi
08:00 ; Oğuz Boyları Federasyonu Gençlik Kolları Başkanı
Ökkeş GÜN'ün arkadaşları ve misafiri olan ,Türk ülkelerinin bir
çoğundan gelerek Ankara'da toplanıp, ve sabahleyin
Gaziantep'e ulaşan Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği
başkanı Sedat ADAKAN ve yönetim kurulu üyelerini karşıladık.
Şahinbey'in , Karayılan'ın mezarlarını ziyaret ettik. Şehitlik Anıtı'nı,
,Şehitler Müzesi'ni ve Savaş Müzzesi'ni gezdik. Şehit aileleri
Derneği'ni ziyaret ettik.
GAZİANTEP - Şahinbey Köprüsü ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey Köprüsü ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey Köprüsü ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey Köprüsü ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey Köprüsü ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey'in Mezarı ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:27
GAZİANTEP - Şahinbey'in Mezarı ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:27
GAZİANTEP - Şahinbey'in Mezarı ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:27
GAZİANTEP - Şahinbey İlçesi ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey İlçesi ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey İlçesi ; Şehitlik Anıtı ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 09:00
GAZİANTEP - Şahinbey İlçesi ; Şehit Aileleri Derneği ;
Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma Derneği ; 27 Ekim 2012 Ct. 14:27
Milli Kültür Dernekleri 1. Kurultayı - 27-28 Ekim 2012 Ct.-Pazar
Türkiye Milli Kültür Dernekleri 1. Kurultayı ; Türk Dünyası Gençleri ve Nafi Çağlar Mihmadlı ; Orhan Akcan (Muğla) , Mehmet Gülcan (İzmir )
Gaziantep Şahinbey Bedesten / 28 Ekim 2012 Pazar 17:27
15:00 ; Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen dernek başkanlarının
toplanmaya başlaması, Gaziantep’e ulaşmaları.
17:00 ; Akşam yemeği
18:00 ; Gaziantep Türk Ocağı’nda resmi etkinliğin başlaması,
( Saygı duruşu ve istiklal marşı)
18:10 ; Tanışma
19: 30; Gaziantep Üni. Genetik Bölüm Başkanı Ahmet ARSLAN’ın
“ Türkler’in gen yapısı ve akraba milletleri” sunumu
21:00 ; Araştırmacı Mithat Çıbuk’un “ Türkler’de Tamgalar” sunumu
22:20 ; Kurultay / Başkanların değerlendirmesi
2.GÜN ; 28 Ekim 2012 Pazar
11:00; Resmi törenin başlaması / Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı
11:10 ; Mahmatlı dernek başkanı Nafi Çağlar Mahmatlı’nın açılış
konuşması. Toplantıya Şahinbey Kaymakamı Uğur Turan,
Şehitkamil kaymakamı Mehmet Aydın,
Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Peker ve
Gaziantep’ten bir çok misafirler katıldı ve konuşmalar yaptılar…
Elbeyliler Dernek binası kullanıldı…
14:00; Konya Kadınhanı’ndan gelen Şair Orhan Karabacak üç
(Kanını Getirin Bana, Ana Gı ve Şerefsiz) şiirlerini okudu.
14:30; Kadirli’den gelen Aşık Feymani ( Osman Taşkaya )
bir konuşma yaptı…
15:40; Delyanlar Derneği Halk Oyunları Gaziantep Yöresi oyunlarını
sundu..
TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
1. KURULTAYI
SONUCU ORTAK GÖRÜŞ BİLDİRİMİ / GAZİANTEP
Biz , soya , boya ve tarihi bağlara önem veren, tarih şuuruna sahip,Türk geleneklerine bağlı Milli Duruşlu Kültür Dernekleri olarak ; ülkemizin her
türlü gidişatıyla ilgili konulara ve çevrimizde gelişen olaylara karşı duyarlıyız
ve yakından takip ediyoruz…
Bizim davamız birlik, bizim davamız dirlik ve bütünlük davasıdır. Bizim kavgayla işimiz yoktur. Biz budunumuza, biz dinimize, biz memleketimize,
biz devletimize hizmet için varız. Türk Kültünü, Türk Harsını, Türk Ülküsünü ve Türkün Türküsünü ve Türkün Türkçesi’ni yaşatmak için varız…
Biz bayrağımız için her zaman gerekeni yaparız… 28 Ekim 20112 Pazar
Nafi Çağlar Mahmatlı
Türkiye Milli Kültür Dernekleri
Katılan Dernek veya kişiler ;
Nafi Çağlar Mahmatlı ;
G.Antep Mahmatlı Hacı Ömerli Derneği Genel Başkanı
Mahmut ÖZAY ; G.Antep Mahmatlı Hacı Ömerli Derneği Gen.Bşk.Yrd.
Bilal GEÇER ; G.Antep Mahmatlı Hacı Ömerli Derneği Gen.Bşk.Yrd.
İbrahim ÖZALKAN;G.Antep Mahmatlı Hacı Ömerli Derneği Gen.Bşk.Yrd.
Cindi YILDIZ ; Şanlıurfa Suruç Karkeçili Derneği
Abdulkadir AKİL ; SiverekKarkeçililer Dernek Başkanı / Şanlıurfa
Ahmet ARSLAN ; G.Antep Üni.Genetik Bölüm Başkanı
Emine Şentürk ARSLAN ; Eğitimci / Gaziantep Şahinbey İMKB i.Ö.Okulu
Mehmet BERK ; Gaziantep Türk Ocağı Şube Başkanı
Orhan AKCAN ; Muğla Yörük Obaları Derneği
Ali KARAKAN ; Gaziantep Türk Ocağı Yönetim Kurulu üyesi
M.Demir ATMALI ; G.Antep Kuvva-i Mücahitler Derneği
Kerim GÜZEL ; Kırıkhan Türkmenleri adına / Hatay
Ali ÖZTÜRKMEN ; Suriye Türkmenleri Dernek Başkanı
Semra ZEYNEL ; Kerkük Türkmenleri Derneği / Irak
Yaşar Ali ZEYNEL ; Kerkük Türkmenleri / Irak
Faik AKYILMAZ ; G.Antep Elbeyliler Derneği Başkanı
Arif SARITÜRK ; Rışvanlar Dernek Başkanı K.Maraş şube başkanı
Mehmet YILDIRIM ; Alaattin Oymağı / Oğuzeli- Gaziantep
Zeynel UYGUN ; Gaziantep Türk Ocağı üyesi
Yunus KORKMAZ ; Öğrenci / Cumhuriyet Lisesi / Şahinbey
Selahattin ÇAMLICA ; Hedefe Aşireti / Reyhanlı / Hatay
Vezirhan ŞIHALİ ; Halep Elbeyliler Oymağı
Yakup ÖZBAY ; Gaziantep Karakoyunlular Dernek Başkanı
Mehmet Gülcan ; İzmir Yörükler Eğitim Kültür Derneği
Bestami Erdem ; Osmaniye Yörük-Türkmen Derneği Yön.Kur.Üyesi
Mehmet YILDIZ ; Karakeçililer dernek Başkan Yardımcısı / Suruç
Şeyho ÖZTÜRK ; Suruç Tükmenleri / Şanlıurfa
Sedat ADAKAN ; Dünya Gençleri Dostluk ve Dayanışma derneği başkanı
Can DOĞAN ; Bilinçli Gençler Topluluğu başkanı / Giresun Üniversitesi
Najibulbek BEKMURADİ ; Türk Dünyası Dostluk derneği Yönetim Kurulu
Üyesi / Kazakistan
Ökkeş GÜN ; Gaziantep Oğuz Boyları Gençlik Koları Başkanı /
Gaziantep Ülkü ocakları 2.Başkanı / Musabeğliler Dernek Üyesi
Anamaslı Mehmet ; Yörük Fotoğrafçısı / Konya
Yaser DAWİSH ; Suriye Türkmenleri
Osman ÖZDEMİR ; Gaziantep Karakoyunluları
Güney DENDEN ; Kerkük Tükleri’nden..
Abdulbaki GÜNIŞIĞI ; Çeçen Türkleri’nden / Kahramanmaraş
Mahfuz DULKADİR ; Dulkadirli Türkmenleri’nden / Diyarbakır
Gültekin PARLAK ; Sosyal Bilimci / Adana
Muhittin TAŞDOĞAN ; G.Antep Karakoyunlu Derneği Başkan Yardımcısı
Nusret Kaya ; Şanlıurfa Karcadağ Türkmenleri Derneği Başkanı
Osman DEMİROĞLU ; Dünya Yörük-Türkmenleri İş Adamaları Derneği
Genel Başkanı
Ökkeş KARAOĞLU ; Türk Yurdu köyünden / Şahinbey-Gaziantep
Şengül Bulut ARSEVER ; Karakeçili / Bursa / Türk Halk Müziği Sanatçısı
Özge CENGİZ ; Muğla Yörükleri’nden / Kuşadası
Mustafa KUŞ ; Dünya Yörükleri Dernekler Birliği (Fedarasyon)
ve Antalya Serik Yörükler Dernek Başkanı
İrecep ÖZDEMİR ; Antalya 11 Kasım Dernek Başkanı
Süleyman AVCI ; Saçıkara Yörükleri Derneği / Kadınhanı-Konya
Mehmet Ali KUŞ ; G.Antep Delyanlılar Derneği
Osman TAŞKAYA ; Aşık Feymani / Kadirli Yörükleri / Osmaniye
Orhan KARABACAK ; Ozan – Şair / Saçıkara Yörükleri / Kadınhanı
Ertuğrul SÜNEL ; Tarihi Kızık Köyleri dernek Başkanı / Bursa
Ahmet KUŞ ; Cumalıkızık köyü muhtarı / Yıldırım – Bursa
Yusuf UZUN ; Akdeniz Yörük Türkmen Derneği Başkanı / Adana
Mustafa UZUN ; Akdeniz Yörük Türkmen Derneği Üyesi / Adana
Adem SELÇUK ; Toros Yörükleri Dernek Başkanı / Osmaniye
Salim ÇOLAK ; Üçtepeliler Dernek Başkanı / Osmaniye
Kenan YILDIZ ; Aksu Yörük Dernek Başakanı / Antalya
Cengiz SAVAŞERİ ; Serik Yörük-Türkmen Dernek Yön.Kurulu Üyesi
Faruk CEYHAN ; Mahmat Kasabası Belediye Başkanı / Avanos-Nevşehir
Gaziantep Mahmatlı’dan Nafiz Çağlar’ım,
Günlerimizi düşündükçe yüreğim dağlarım,
Sizi bekliyor Antep’teki kurultayım,
Bayramınız kutlu olsun başkanlarım…
TURAN KURULTAYI
Sorarsanız, kurultayımızın adı ; Turan. Sizler ve bizleriz bu kurultayları kuran... Neçelerimiz var ki, bu işe kafa yoran, Kendisin dinleyen değil, kafa yoran gelsin...
Garbın kahpeleri bizi cetvelle bölsün, dilsin, İsterse, kendilerince bizi haritadan silsin, Biz, yine yekinir kalkarız, bunu herkes bilsin, Koşup ta, hallerimiz nedir diye soran gelsin...
Kalkıp, şu güzelim memleketin dört bir yanından, O damarlarında dolaşan asil kanından, Gerekirse cananlarından ve öz canından, Vazgeçip, kutsal davası uğruna veren gelsin...
Ben Turan’ım, Oğuz’um ve öz be öz, soylu Türk’üm, İşte budur benim davam ve benim kutsal ülküm, Olmasa da farketmez, üzerimde çulum, kürküm, Deyip, malını mülkünü yerlere seren gelsin...
Bu zorlu davanın bıkmadan, yılmadan ardına, Benzeyen, esaret tanımayan özgür kurduna, Sırtlan sürüsü daha gelip girmeden yurduna, Ufuklara bakınca her oyunu gören gelsin...
Çıkıp, ovayı, tepeler ve dağları aşarak, Kabuğuna sığmayıp, coşarak ve taşarak, Yürüyerek değil, seğirterek, sanki koşarak, Yettim deyip, şu dostların yürekten saran gelsin...
Davasına çelik gibi olan ve de sertine, Gurban olurum gardaş, ben mertlerin en merdine, Derdim deyip te, milletinin bütün derdine, İki eli kanda olsa, ardımdan varan gelsin...
Zamanımızın bu günün de, bilgi çağında, Sayki, Alpler, Kürlerin, Şadların yatağında, Beylerin kimisi solunda, kimisi sağında, Getirip te, otağını meydana kuran gelsin...
Kızıl tuğlar altında kalpaklara ve börklere, Kendisini bağlasalar da, iplere, örklere, Alnı açık ve başı dik bakarken şu göklere, Kaldırıp sert yumruğunu masaya vuran gelsin...
Ben de siz gibi sözünün eri Nafiz Çağlar’ım, Nerde böyle dostlar görsem, yanar hemen ağlarım, Öksüz bekliyor bizi, başı dumanlı dağlarım, Düşmanlarına karşı bir dağ gibi duran gelsin...
Batur Nafiz TANÇAĞLAR " Nafi Çağlar Mahmatlı " 25 Haziran 2012 Pt. 19:30 Yeşilova/K.Çekmece/İstanbul
KONYA ; Kadınhanı Saçıkara köyü / 23 Haziran 2013 Ct. 17:42
TÜRKİYE
MİLLİ KÜLTÜR DERNEKELERİ
2.KURULTAYI
MAHMATLI / MİHMADLU / BUDUNLU OYMAĞI
6.KURULTAYI
- KIZIK BOYU 4. KURULTAYI -
Sayın …………………………………………………………………………..…
Türkiye Mahmatlı Oymak ve Obaları 5. Kurultayı’nın genişletilmiş hali olarak,
bir araya gelip, daha da verimli çalışmalar yapmak amacıyla Soy-Boy Dernekleriyle
yapacağımız TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ 2. KURULTAYI”na katılımınızı bekliyor sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz…
Yer ; Nafi Çağlar MAHMATLI
Karayusuflu köyü Gaziantep Mihmadlı Hacı Ömerler Oymağı Memik Kiya Köy Odası Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Şehitkamil / GAZİANTEP Kurucu Genel Başkanı
Tarih-Saat ; 20 Ekim 2013 Pazar 11.00
GÜNDEM ;
10:00 ; Toplanma ve Serbest Sohbet
10:50 ; Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı
11.00 ; Açılış Konuşması ( Nafi Çağlar Mihmadlı )
11:15 : Devlet Görevlilerinin Konuşmaları
11:55 ; İl Dışından Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
12:35 ; İl İçinden Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
12:00 ; Şair Orhan Karabacak
12:20 ; Aşık Feymani
12:40 ; Halk Oyunları
13:00 ; Kapanış
MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ 2. KURULTAYI ( MAHMATLI DERNEĞİ 6. KURULTAYI )
Yer ; Gaziantep Şehitkamil Karayusuflu köyü
Memik Kiya köy odası
Tarih ; 20 Ekim 2013 Pazar Saat : 11:00
MİLLİ TÜRKMEN DERNEKLERİ TOPLANTISI
19-20 Ekim 2013 tarihleri arasında Mahmatlılar Kültür Dayanışma Derneği Genel Başkanı Nafi ÇAĞLAR’ın daveti üzerine Karayusuflu Köyünde düzenlenen “Milli Türkmen Dernekleri 2. Kurultayı” na birçok bölgeden katılan konfederasyon, federasyon ve dernek başkanları olmak üzere yaklaşık 30 kadar Yörük ve Türkmen başkan katıldı. Kerkük Türkmenleri, Suriye Türkmenleri de temsilci göndermişlerdi. Suriye Türkmenlerinin sorunları ele alındı.
Atmalı Aşireti adına, Rışvan Federasyonu adına ve Gaziantep Kuvva-i Mücahitler Derneği adına, Şehit Molla Mehmet KARAYILAN’ın yeğeni temsilen katıldı. Katılımcı başkanların ve yönetim kurulu üyelerinin ortak paydaları; günümüzde horlanan, hatta adının telaffuz edilmesi suç sayılan Türk Devletindeki Türklerin, bu bölünme sürecinde ne yapmaları gerektiği, nasıl bir tavır içinde olmaları gerektiği üzerinde bir karara varmak olmuştur.
Bir zamanlar Enver Paşanın; “Hayret! Türk Diyarında Türkçülük satıyoruz; Satın alan yok!” dediği gibi, Türkmen Başkanları bir infial içerisinde gördüm ve endişelerini şöyle dile getirdiler:“Türkiye’de Türk olmak veya Türk’üm demek adeta suç oldu. Türk’e ait ne varsa, kaldırma yoluna gidiliyor. Başkalarının haklarını verelim ihaneti ve gayreti içerisinde olanların bu arada Türkiye Cumhuriyeti’nin asıl kurucu unsuru olan Türklerin haklarının gasp edildiğini söylediler. Resmi Kurumların levhalarını başındaki TC. İbarelerinden başlayarak, dağlarda “Türk Öğün Çalış Güven” , “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazıları silindi. Türkiye Cumhuriyeti’nin adı, İstiklal Marşı, Türk Bayrağının ve Türk Lirasının Adı’nın da değiştirileceği endişesini taşıyoruz” dediler.
Yani “Türkiye Cumhuriyetinin kurucu unsuru olan Türkler, bugün zor bir durum yaşıyorlar ve kendi topraklarında, kendi devletlerinde azınlık muamelesi görmeye başladılar” şeklinde endişelerini dile getirdiler. Yani “Kürtlerin haklarını verelim derken, Türklerin Hakları ellerinden bir bir kayıp gidiyor” dediler.
“Kopenhack Kriterleri olarak dayattıkları PKK istekleri, bir bir uygulanmakta, Türk devletinin, Türkiye Cumhuriyetinin temelleri ile oynandığı” dile getirildi.
Kısacası; bir zamanlar Atatürk’ün Türk Cumhuriyetini kurmakla Osmanlı’nın emperyalizminden kurtardığı Türk Milleti’nin yeniden Osmanlı’yı yöneten o devşirme- dönmelerin torunlarının emperyalizmine girdikleri vurgulandı. Ve bu boyunduruktan nasıl kurtulacağı sorgulandı. Ve yeniden bir Kurtuluş Savaşının göründüğü, yeniden bir Mustafa Kemal ATATÜRK’e ihtiyaç olduğu vurgulandı. ÜÇHİLAL
Mehmet Demir ATMALI
Gaziantep Kuvva-i Mlliye Derneği 2.Başkanı
MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ 2., KIZIK BOYU 4.,
MAHMATLI OYMAĞI 6. KURULTAYI
ŞEHİT KAMİL-KARAYUSUFLAR KÖYÜ-MEMİK KİYA (KAHYA) OBASI MAHMATLI DERNEK BİNASI
GAZİANTEP
Doğu ve Güneydoğuda bulunan Türkmen derneklerinin bütün toplantılarına beraberce katıldığım, yoldaşım ve arkadaşım, kıymetli kardeşim Rışvan ( iğdir-iğdiz boyu) Türkmen aşiretinin beylerinden bir bey olan Arif Sarıtürk( Avşar) ile beraber 19.10.2013 cumartesi günü saat 10.00 da Maraş’tan yola çıktık. Osmaniye den katılan Türkmen begi Bestami Erdem ( oğuz-kayı boyu-karatekeli oymağı mensubu)beg ve ekibinde bulunan arkadaşları Türkmen begi sayın Abdil Yıldırım(honamlı Yörüklerinden) ve Antalya Yörük Türkmen boyları dernek başkanı, değerli Türkmen beği sayın Mehmet sak beg ( saçıkara yörüğü ve Konya Yörük dernekleri başkan)ı, Türkmen begi sayın Topel Yıldız( saçıkara yörüğü ve Konya Yörük derneği), diğer Türkmen begi ve Türkmenlerin gerçek sesi ozanımız Orhan Karabacak beg ( saçıkara yörüğü )ve Türkmen begi Yusuf Uzun beg ( Karakoyunlu yörüğü) Akdeniz Yörük Türkmen derneği başkanı) ile telefonlaşarak Antebin girişinde buluştuk ve beraberc e bizi karşılayan Türkiyedeki bütün rışvan derneklerinin konfederasyon başkanı kıymetli Türkmen begi ve dava adamı sayın Ali Avcı beg ile buluşup kucaklaştık. Rışvan derneğinin binasında kahve altımızı yedik ve oradaki arkadaşlar hasret giderdik.
Gaziantep rışvan dernek binasında misafir Türkmen beglerini yazar iken aynı zamanda bizlere hitap eden rışvan dernekleri genel başkanı sayın Ali Avcı begi dinledik. Derneklerinin kuruluşu ve diğer Türkmen dernekleri ile ilişkilerini, Vatanın ve milletin birlik ve dirliği için yaptıkları çalışmalarını anlattılar. Yurdun her bölgesinde aziz Türk bayrağını dalgalandırdıklarını ve Türk milletinin bütün maddi ve manevi değerlerine sahip çıktıklarını anlattılar. Yurdumuzun diğer bölgelerinde yaşayan Yörük ve Türkmenlerin kültürlerinin doğu ve güneydoğuda yaşayan Yörük ve Türkmenler ile aynı olduğunu ve dilleri ve lehçeleri ne olursa olsun , ister alevi ve ister ise sünni olsun hepsinin aynı milletin kıymetli parçaları olduğunu anlattılar.Aziz milletini Türk, Kürt, sağ, sol, alevi ve sünni olarak bölmek isteyenlere öncelikle rışvanlar olarak karşı koyacaklarını ve bu gibi çalışmalarda diğer Yörük ve Türkmen dernek ve kuruluşları ile beraber çalışmalar yaptıklarını anlattılar. Kendisine veciz konuşması için teşekkür ediyoruz.
Bu arada misafirler gelmeye devam ettiler. Rışvan derneğinden ayrılmadan önce gelen arkadaşları tanıtalım. İsmail Akçay beg (sarıkeçili-toroslar Yörük Türkmen boyları derneği mensubu), Mehmet Eyyüp Karakaş beg (oğuz beğdilli boyu-Türkanlı oymağı mensubu olup kendisi Urfa Karacadağda Türkmen diyarında yaşamaktadır.), Halit Gazi beg (Türkanlı oymağı mensubu), Emin Tekdemir beg ( Türkanlı oymağı mensubu), Sinan Akpınar beg ( Türkanlı oymağı ve aynı zamanda karacadağ-karabahça köyü muhtarı), bu arkadaşlar değerli Türkmen begi sayın Nusret Kaya ve arkadaşlarının 2007 de kurdukları karacadağ Türkmen derneği mensubudurlar. Kendilerine aziz vatana ve milletin bütün değerlerine ve diline sahip çıktıkları için ne kadar teşekkür etsek azdır. Mustafa Karakoyun beg ( Yumurtalık Karakoyunlular dernek başkanı), Kerim Eroğlu beg (Karakoyunlular derneği), Süleyman Karagöl beg (Karakoyunlular derneği), Mustafa ve Hüseyin Kurdoğlu begler (Karakoyunlular derneği) ve çok değerli , aynı zamanda hepimizin hem gönül ve genel başkanı sayın Mustafa Kuş beg ( Karakoyunlu Türkmeni ve dünya Yörük Türkmen dernekleri federasyon genel başkanı) kardeşimde teşrif ettiler. Mustafa Kuş kardeşim uzak yakın demeden bütün davetlere icabet eden, aynı zamanda yurt dışından gelip araştırmalar yapan yabancı ve yerli bütün araştırmacılar için malzeme toplayan ve fikir danışılan bilgisi ile aziz Türk milletini her yerde en güzel bir şekilde temsil etmektedir. Gazi anteb’e geldiği saatlerde evine İskandinav ülkelerinden, Yörükleri araştırmak ve bilgi almak için gelen misafirleri olduğunu öğrenmiş fakat ne maksatla gelmiş ise onu yerine getirmek için memleketteki bütün işleri eşine havale etmiş ve toplantının sonuna kadar katılımda bulunmuş ve kıymetli fikirlerini bizimle paylaşmıştır. Kendisine teşekkür ediyoruz. Durhasan Koca beg (Karakoyunlu Türkmeni) Türk boyları konfederasyonu genel başkanı olup aynı zamanda emekli üst düzey bürokrat olup bundan sonraki mesaisini aziz Türk milletinin bekası ve gelişmesi için harcamaktadır. Kendisine teşekkür ediyoruz. Nurettin Memoğlu ( Karadeniz Yörük-Türkmen dernekleri topluluğu başkanı ve karakoyunlu boyu mensubu) Nurettin beg aziz Türk milletinin tarihine vakıf ve gönlünü Türkmen gelişimine adamış bir begimiz olup kendisini dinlemekten büyük zevk aldık. Bizi en kısa zamanda Bayburt’a Yörük ve Türkmenlerin harman olduğu doğu karadenize davet edeceğini ve herkesede kete yedireceğine söz verdi. Kendisi İzmit te ikamet etmektedir. Muhammed Yüzbaşı beg ( Suriyeli olup Karakoyunlu Türkmeni ve aynı zamanda Suriye ordusunda binbaşı iken iç savaş dolayısı ile akrabalarının yanında muhacir durumunda yaşamaktadır. Kendisi memleketimizin iki güzide fotografçısı olan Foto spor ve foto stil isimli işyeri mensubu hemşehrilerimizinde amca oğludur.) selamlarını iletiyoruz.Adnan Süleyman beg (Karakoyunlu Türkmeni) ve Suriyenin Şam şehrinden muhacir . Kendisi Suriye ordusunda tuğgenaral olarak bulunmakta iken şimdi akrabalarının yanında muhacir olarak yurdumuzda bulunmaktadır. Asıllarının İzmir Tire den göçürülüp hama ve humus dolaylarına yerleştirilen Türkmenlerden olduğunu ve Karakoyunlu Türkmenlerinin karatekeli oymağı mensubu olduğunu söylemiştir. Suriyeden muhacir olan bütün kardeşlerimizin en kısa zamanda yurtlarına vasıl olmalarını Cenab-ı Haktan niyaz ediyoruz. Yakup Özbay beg ( Dünya Karakoyunlular Yörük ve Türkmenleri derneklerinin federasyon genel başkanı.) ve çok değerli dostum , kardeşim aynı zamanda egedeki sesimiz sayın Orhan Akcan beg ( Muğla Yörük-Türkmen obaları dernek başkanı) Orhan beg kardeşimde Mustafa Kuş kardeşim gibi bütün davetlere elleri kanda olsa dahi icabet eden gönül erlerinden. Kendileri aynı zamanda Yörük ve Türkmenlerin televizyondaki sesi olan değerli kardeşim Ramazan Kıvrak beg ile beraber aziz Türk milletini içerde ve dışarıda temsil vazifelerini de ifa etmektedirler. Kendilerine aziz Türk milleti adına teşekkürü bir borç biliriz. Urfa Siverek teki kurmanca ve zazaca konuşan oğuz-begdilli boyu Türkanlı oymağı mensubu arkadaşlarımızın ramazan davetine de yurdun en uzak yerinde kalkıp gelmiş ve yurdun bekası için yapamayacakları gidemeyecekleri yer olmadığını dosta ve düşmana göstermişlerdir.
Çaylarımızı içer iken rışvan aşireti derneklerinin genel merkezinin duvarına asılmış olan güzel bir şiiri buraya almadan edemedim.Şair Cuma Ali Sertkaya kardeşim aziz Türk milletini Türk Kürt alevi Sünni olarak bölmek isteyenlere çok güzel bir cevap yazmış. Kendilerini tebrik ediyorum.
RIŞVAN OĞLU
Dinle Rışvanoğlu rışvan güzeli
Kar esiyor dağlarında, doğarken güneş
Süzülüp gitsede akan suyunda kardelenler
El kaldırmış zamana, sanki kır çiçekleri.
Rışvanoğlu soyu,
Ala dağlar gölgesinden bir çınar
Öylesine kutsal ki sevdaları, kirletmemiş zaman
Doldurup ilme, güzel ahlakı ilmiklerine
İşlemiş yüreğindeki güzellikleri desen, desen
Halı, kilim açmış sofrasına güzel yurdumun.
Rışvanım, Kurmancım
Güzel ve tatlı bir söz ile teskinleşir öfkemiz
Elimiz dosta baston soframız deniz
Dostun dostluğumu bilir, dostluklarım özümden
Ser veririm, sır vermem dönmem sözümden
Tutkudur kardeşliğimiz
Sevgidir ellerimiz, sevdaları kucaklayan
Tebessüm fışkırır, ağlasakta gözlerimizden
Birleşelim Rışvanoğlu sayın bilinsin
Sevdaların kutsaldır Rışvanoğlu
Törelerin sevdadır, neslimizi yücelten
Hayava sıkılan kurşunlar gibi
Sevinci, coşkuyu taşır gökyüzün
Tetiklerine dokunan yenilmez yüreklerimizdir.
Rışvanım, Kurmancım, Türkün oğuz boyundan
Vatan ve bayrak sevgisidir ülkümüz
Taviz vermem töremden
Dostum dostluğumu bilir dostluklarım özümden
Ser veririm, sır vermem dönmem sözümden.
Birleşelim Rışvanoğlu sayın bilinsin
Sevdaların bilinsin. 26.01.2002 Gariantep
Saat 13.30 da önce Yavuzeline, oradan da karayusuflu köyü memik kahya obasına vasıl olduk. Kızık-mahmatlı gençleri ve değerli Türkmen begi sayın Nafi Çağlar beg ve ağabegleri bizleri karşıladırlar. Karayusuflu köyünde dernek binasında dinlenir iken misafirler de gelmeye devam ettiler. Tokat Kızık boyu beglerinden muhterem arkadaşlarımız ve akrabalarımız sayın Kadir Güldeniz beg, sayın Durmuş Dursun beg, sayın Mustafa Gürsoy beg, sayın Ahmet Turan Dursun beg bizlere katıldılar. Biraz sonra tarihi Bursa Kızıklar dernegi mensubu Kızık boyunun güzide temsilcisi Bursalı misafirlerimiz sayın Ahmet Kaş beg, sayın İzzettin Eker beg, ve sayın Ertuğrul sünel beg de toplantımıza şeref verdiler. Bursamızda beş adet Kızık köyünün mevcudiyetini misafirlerimiz ile sohbet eder iken öğrendik. Yurdun her yerindeki Türkmenlere ulaşan ev sahibimiz kıymetli Türkmen begi sayın Nafi Çağlar kardeşimin hizmetlerini Türk tarihi kaydetmektedir. Çaylarımızı içer iken sohbet ile tanışma ve hasrete gidermeyi aynı anda yaptık. Yeni tanıdıklarımız ile tanışma, önceden tanışlarımız ile hasret giderir iken, kıymetli Türkmen begi ve Türkmenlerin genel başkanı Mustafa Kuş beg in sohbetinden feyz almaya devam ettik.Bazı makamlara gelmenin tesadüfi olmadığını ve liyakatin bu neticeleri hasıl ettiğinin canlı şahidi idi kendileri.
Saat 14.30 da öğlen yemeği ikram edilmeğe başladı. Gaziantebin kendisine mahsus kıymalı pidesi (lehmacun), yani etin macun edilmesi manasındaki Arapça kelimeyi kullanmayı sevmediğim için güzel urfamın Türkmencesi ile kıymalı, veya kıymalı ekmek demeyi tercih ediyorum. Bu arada sayın başbakanımızın yer, bina ve işyeri isimlerine yabancı kelimeler den isimler koyanları ikazları ve güzel Türkçemizden güzel ve manalı isimlerin koyulmasını tavsiyelerine teşekkür eder iken aynı zamanda bölgemizde Türkmenleri dışlayan politikalarını kınadığımızıda söyleyelim. Bu bölgede barış ve huzur olacak ise asıl sahipleri olan Türkmenler kaale alınmadan olmayacağının sayın hükümet yetkililerinin bilmesinde yarar var. Bu arada ayranlar ikram edildi. Fakat Yörükler yemekten çok özlem gidermeyi tercih ettiler. Karayusuflu Kızık gençlerinin hizmetlerine ise diyecek tek kelime teşekkür olurdu. Mahmatlı oymağına mensubiyetin vakarı ve ağırbaşlılığı ile hizmetlerini ifa ettiler. Yemek sırasında mağdur, mazlum yurt parçalarımızdan gözümüz,canımız, can içinde canımız Kerküğümüzün güzide temsilcisi bacımız Semra Kerküklü ile değerli Türkmen beği eşi Zeynelabidin beg teşrif ettiler. Semra bacımdan Urfa siverekte mukim karakeçili Türkmenlerinin onbeş yıldır yapılan ve uluslar arası olan Türkmen şenliklerinin iptal edilmesinin serancamını sordum. Anladığımı doğru ise kaymakamlık tarafından oradaki kardeşlerimizin rızası alınmadan iptal olunmuş. Aynı alanın biraz berisinde de tıpkı karacağda Türkmenlerden esirgenen yerin ve paranın pkk destekçilerine tahsis edilip yapılan şenlik gibi, burada da pkk nın uzantılarına şenlik alanı olarak tahsis edildiğini öğrendik. Türkmenleri öteleyerek yerlerini ve haklarını pkk ya sunan hükümet yetkililerinin kendi ayaklarına kurşun sıkarken aziz Türk milletinin geleceği ile de oynadıklarını bilmelerini isteriz. Kıymetli Türkmen begi sayın Abdulkadir Akıl beg ile görüştüğümüzde daha tafsilatlı bilgi alabileceğimizi söylediler. Abdulkadır beg ve diğer Karakeçili Yörük kardeşlerimizin haklı davalarında daima yanlarında olacağımızı bilmelerini istiyoruz ve kendilerini en kısa zamanda Türkmen dernekleri olarak ziyaret edeceğimizin sözünü veriyoruz.
Dernek binamızın güzel bir yerine doğu Türkistanımızın ve güzel Musul vilayetimizin mavi ayyıldızlı bayrağını astık. Ayyıldızlı al bayrağımızın yanına çok yakıştı. Bu arada Mustafa Kuş başkanımızın federasyon olarak çıkarttıkları Yörük Türkmen kültürü isimli dergi bizlere dağıtıldı. Derginin yazı ve kağıt kalitesi çok güzeldi, emeği geçenlere aziz Türk milleti adına teşekkür ediyoruz. Bu arada Mustafa Kuş ve Orhan Akcan beglerden Yörük ve Türkmenlerin sesi Hayri Dev begimizin sağlık ve sıhhat haberlerini aldık. Kıymetli Hayri Dev emmimiz hakkında dergide yazılan yazı için kendilerine teşekkür ettik. Muhterem büyüğümüz Hayri Dev son yüz yılın Yörük ve Türkmenlerinin en eski sesi olarak çınlamaya devam etmektedir. Yörük ve Türkmen kültürü adına kendisinden öğreneceklerimizin ve kayıt altına alabileceklerimizin çok değerli olduğunu söylemeğe gerek yok sanırım. Kendisi Türkistan ile bağımızın son temsilcisi gibidirler.
Bu arada ege (aslında adalar) tarafından gelen efelerin yağlıklarının sarı-turuncu arası ve beyaz tonlu renginin bir zamanlar bütün Türkmenlerin ortak rengi olduğunu ve doğu ve güneydoğudaki Türkmen kardeşlerimizin yağlıklarında sonradan ortaya çıkan mor rengin bizi temsil etmediğini ve tekrar renk ortaklığına dönülmesi gerektiğine karar verdik. Aziz Türk milletinin birlik ve beraberliği için bu yağlık meselesinin önemli olduğunu hatırlatmak isteriz. Birilerinin bu güzide Türkmen giysisini Kürtçülüğün bir sembolu olarak tanıtmasına izin verilmemesi için herkesin yağlıklarını doğru ve renginde kullanmasını özellikle rica ediyoruz. Son zamanlarda altı Türk üstü Fransız kıyafetlerine benzeyen giysiler ile efelik yapmaya çalışan kardeşlerimizi incitmeden ikaz etmek te vazifemizdir. Kendilerinden, bacılarımız gibi eski Yörük kıyafetlerini tam giyinmelerini istirham ediyoruz.
Bu sıralarda yeni misafirlerimiz gelmeye devam ettiler. Tarsus karakoyunlu Yörük ve Türkmen derneği başkanı sayın Bayram Takan beg teşrif ettiler. Gaziantep ten beğdilli-Barak Türkmenlerinden sayın Cevdet Duygulu beg ve Savaş Kaplan beg ve eski MÇP ilçe başkanı olan İhsan Çeven beg de teşrif ettiler. Bu kardeşlerimize katılımları için teşekkür ediyoruz.
Saat 17.30 sıralarında karayılan dedemizin torunu kıymetli Türkmen begi sayın Mehmet demir Atmalı beg de teşrif ettiler. Mehmet Demir kardeşimin gelmesi ile kurultay resmen başlamış oldu. Kendisi güzel sesi ile daima Kuran-ı kerim okurlar ve ondan sonra konuşmalar başlar. Önce divan teşkil edildi. Divan başkanlığına Dr.Semra Kerküklü bacımız seçildi. Şehitlerimizin ruhlarına fatihalar dan sonra hep beraber istiklal marşımızı okuduk. İstiklal marşımızdan sonra ev sahibimiz ve kurultayın tertipçisi olan Türkmen begimiz sayın Nafi Çağlar kardeşim kurultaya hitap ettiler. Nafi beg milli kültür dernekleri kurultayı fikrinin asıl sahibinin Bestami Erdem beg olduğunu ve onun teklifi ile bu işe soyunduklarını ve bu birlikteliğin sebebi olan Bestami Erdem bege teşekkür ettiler.Milli duruşu olan ve aziz vatanın dirliği ve milletin birliği için çalışan ve bu hususlar için kalbi atan bütün derneklerin kurultaya davet edildiğini söylediler.Bu işin daha sonra sayın Mustafa Kuş , sayın Orhan Akcan ve Mehmet Demir beg gibi arkadaşlarında katılımı ile büyüdüğünü ve bu günkü şeklini aldığını söylediler. Bu kurultayın oluşumunda emeği olan ve ismini zikretmeyi unuttuğum arkadaşlar beni afv etsinler. Bu eksiklikte nafi beğin değil, suç benimdir. Nafi beğ niyeti halis olanlar ile yola devam edildiğini ve edileceğini söylediler.
Daha sonra Orha Akcan beg söz aldılar. Muğlalı Yörükleri adına konuşma yaptılar. Türkmenlerin birlik olması gerektiğini ve başta Suriye olmak üzere, doğu Türkistan, Kerkük ve kırım ile batı trakyada mazlum ve boynu bükük bütün Türkler ile Anadolu da bulunan Türkmenlerin ilişki içinde olmasını ve dayanışma göstermesini istediler.İri olmak ve diri olmak için bir olmak gerektiğini veciz sözler ile söylediler.Bu dertlerimizin tedavisi için devlet nezdinde her türlü girişimin yapılmasını tavsiye ettiler. Yurt dışındaki Türkler ile ekonomik ilişkinin muhakkak kurulması gerektiğinin de önemle altını çizdiler.
Daha sonra söz alan Ertuğrul Sünel beg (Bursa-kızık) İstanbul daki gezi parkı hadiselerinden misaller vererek ,birlik olmanın gereğini anlattılar.Ortak hedefimiz olmadan hiç bir işin olamayacağını, Türkmen kuruluşlarının ve diğer milli kuruluşların birbirleri ile irtibatlı olarak ortak hedef tayin edip planlı projeli olarak çalışmalar yapılmasının gereğini beyan ettiler.
Divan tarafından söz Bestami Erdem bege verildi. Herkesi selamlayan Bestami beg, Nafi başkanı 10 yıldır tanıdığını, geniş görüş ve fikirlerinden ve ufkundan çok faydalandığını, Antep ve Adana dışındaki Yörükleri kendisi vasıtası ile tanıdığını ve bu yapılan işlerin devamının hayırlı olacağını söylediler. Kendilerine teşekkür ediyoruz.
Bütün toplantılarımızın ilk hatibi kardeşim Mehmet Demir Atmalı beg söz aldılar. Rışvan fedarasyonu ve atmalı aşireti ve aynı zamanda Gaziantep muharip gaziler derneği adına konuşma yapacaklarını beyan ile söze başladılar.Karayılan dedemizin yolunda olmak şartı ile muharip gaziler derneği olarak yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdiler. Kuvay-ı milliyenin vatana ve millete hizmet için daima hazır olduğunu söylediler.Atmalı aşireti hakkında yazdığı kitaptan bölümler anlattılar. Atmalı kurultayları hakkında bilgi verdiler ve Suriyeli Türkmen kardeşlerimizin durumlarını iyileştirmek için ve Türkiyemizin Suriyenin durumuna düşürülmemesi için uyanık olunması gerektiğini söylediler.sözlerini her zamanki gibi kendisine ait güzel bir şiir ile bitirdiler. Men antepliyem Şahinem ağam şiiri yüreğimizin tellerini titretti.
Daha sonra bütün Yörük ve Türkmenlerin kurdukları derneklerin federasyonlarının ve ayrıca gönlümüzünde genel başkanı kıymetli Türkmen begi Antalyalı (teke) Mustafa Kuş kardeşim konuştular. Teke ilimizde yaşayan bütün Türkmen boylarının isimlerini sayarak onlar hakkında ve yaptıkları yurt içi ve dışı hizmetler hakkında bilgi verdiler. Türk dilinin ve kültürünün devamını ve yaşamasını Yörük ve Türkmenlerin sağladığını söylediler. Yörüklüğün bir etnik isim değil sosyo-kültürel bir isim olduğunu ve devletin yüzlerce yıl her türlü ihtiyacını Yörük ve Türkmenlerin karşıladığını söylediler. Buna karşı iskan meselesinin yanlış neticeler verdiğini, zaman içinde yerleşimin kendi mecraına doğur aktığını söylediler. Bu yüzden çok azda olsa hala yarım veya tam olarak Yörük hayatını yaşayan boyların olduğunu söylediler. Kendisinin kocacık ve konyalı Türkmenler ile akrabalıklarının olduğunu ve son zamanlarda yerleşime geçtikçe Yörükler arasında da eğitimin arttığını ve buna çok katkı yapılmasını tavsiye ettiler.
Daha sonra rışvan federasyonu gene başkanı kıymetli Türkmen begi kardeşim Ali Avcı beg söz aldılar. Federasyon kelimesini sevmediğini fakat kullanmak zorunda kaldığını beyan ile federasyonları hakkında haziruna bilgi verdiler. Rışvan Türkmenlerinin 61 ilimizde bulunduğunu tespit ettiklerini ve bu iller ile irtibat halinde olup araştırmaya devam ettiklerini söylediler.Türkistan dan itibaren rışvanlıların aziz Türk milletinin en büyük ve güzide parçası olduğunu ve diğer Yörükler gibi kendilerinin de oğuz boylarından olduğunu fakat tarih içinde gelişen olaylar neticesinde bir kısım rışvanlının kurmanca, zazaca ve Arapça gibi diller konuştuklarını bütün bunlara rağmen oğuz boyu Türkmenler olduklarını hiç unutmadıklarını söylediler.Bu Türk kültür çemberi dışına çıkan akrabalarımızı kendi aramıza ve aziz Türk milletine tekrar kazandırmak için çalışmalar yaptıklarını anlattılar. Rışvan olarak daima bayrak ve vatan sevgisi ile dolu olduklarını, gördükleri bir çok yanlış muameleye rağmen kol kırılır yen içinde kalır ata sözümüz gereği dışarıya aziz Türk milletinin aleyhine kullanılacak hiçbir malzemeyi vermediklerini ve vermeyeceklerin beyan ettiler.Etnik fitneye karşı çok ciddi bir çalışma lazımdı ve bizlerde dernekler kurarak devletin üniter yapısı içinde örgütlenerek başkalarının bölücü emellerine hizmet etmemek için çalıştık, ve bu yolda başta Nafi başkan olmak üzere bir çok kişi ve kuruluştan destek ve güç aldık dediler..Aile bağlarımız çerçevesinde adım atmaya gayret gösterdik. Bu meselelerde Türkmenlerin eğitimden ve okuldan uzak kalmasının işlerini zorlaştırdığını anlattılar. Bu bakımdan Türkmenlerin, oğuz Türkünün her sahada söz sahibi olması için eğitimin şart olduğunu derneklerimizin bütün STK lar ile irtibat içinde olmalarının önemli olduğunu söylediler. Son zamanlarda çalışmalarımızın meyvesini almaya başladık, fakat ulusal basının yanımızda olmaması hayal kırıklığımızdır dediler. TRT 6 da paket program yaptıklarını ve TRT Avaz kanalı içinde Rışvan belgeselini çektiklerini ve herkesin bu meselelere daha duyarlı olması gerektiğini söylediler. Kendisine teşekkür ediyoruz.
Konuşma sırası Durhasan beg’e geldi. Suriyeli Subay kardeşlerimize ve Kerküklü Türkmenlere selamlar göndererek söze başladılar. Federasyonları hakkında bilgi verdiler.Çok faal olmalarına rağmen güneydoğudaki Türkmen lerin çalışmalarından çok etkilendiklerini söylediler. İslam aleminde ve Türk dünyasında akan kanın kendisini çok üzdüğünü, bu hadiselere millet ve devlet olarak bigane kalınmaması gerektiğini ifade ettiler. Gaziantep Yörük ve Türkmenlerinin vatanın birlik ve dirliği için çok kıymetli çalışmalara imza attıklarını söylediler ve tebrik ettiler. Bu konuşmalar yapılır iken Serhat şehrimiz Kars tan misafirlerimiz toplantımıza iştirak ettiler. Terekeme Türklerinde Mustafa Yıldız beg iştirak ettikten sonra nerede ise yurdun her tarafından katılım sağlanmış oldu. Mustafa Yıldız beg genç olmasına karşı sağlam bir donanıma sahip iyi bir hatip olarak dikkat çekti.
Divan Bayburt’ tan katılan Mem oğulları oymağı Karakoyunlu Türkmeni kıymetli Türkmen begi sayın Nurettin beg e söz verdi. Dede korkut diyarından katıldığını ifade eden Nurettin beg bu tür toplantılara hasret olduklarını ve katıldıkları için çok mutlu olduğunu ifade ile herkesi selamlayarak sözlerini bitirdiler.
Son konuşmayı Nafi beg yaptılar ve katılan herkese teşekkürlerini ileterek bu toplantıları neden ihdas ettiklerini ve neden devam etmesi gerektiğini veciz sözler ile ifade ettiler. Daha sonra divanın teklifi ile herkes kendisini kısaca tanıttı ve tanışma yapılmış oldu. Bizler havanın soğuması ve esinti dolayısı ile üşüdük ve üşüdük…. Daha sonra akşam yemeklerimiz ikram edildi. Yemeklerin ardından çay faslı ile sohbet edilir iken aziz Türk milletine Allah (c.c) ın bir hediyesi olan değerli kardeşim karacadağ Türkmen derneği başkanı Nusret Kaya ve arkadaşları toplantımıza teşrif ettiler. Nusret beg ve arkadaşları gelmeseler idi bir tarafımız daima eksik olacaktı. Zaman ilerler iken Karakoyunlu Türkmenlerinden sayın Dr. Muhittin Taşdoğan beğ de toplantımıza teşrif ettiler.
Geçen sene Gaziantep ilimizde yapılan milli Kültür dernekleri 1. Kurultayında tesbit edilen yönetim kurulu üyelerinin bir yıllık çalışmaları tasdik edildi ve kalıcı olarak yönetim kurulunda bulunmaları oylandı ve kabul edildi. Bu şekle göre şu arkadaşlar milli kültür dernekleri yönetim kurulunda bulunmaktadırlar. Sayın Mustafa Kuş beg, sayın Bestami Erdem beg, sayın Orhan Akcan beg, sayın Nafi Çağlar beg, sayın Yusuf Uzun beg ve sayın Ertuğrul Sünel beg ve ozanımız sayın Orhan karabacak beg. Gelecek sene aynı yerde memik kiya dernek binamızda 10.11.2014 tarihinde 3. Kurultayın yapılmasına karar verildi.
Divanın söz alması ile asıl mevzuumuz olan Söğüt Ertuğrul gaziyi anma ve Yörük bayramının nasıl yapılması gerektiği ve yapılanların ne kadar doğru veya yanlış olduğunun tartışılarak bir tesbit yapılmasına geldi. Yörüklerin tek bayramı olan bu şenliği, siyasilerin Yörüklere danışmadan kendi istedikleri şekilde tanzim ederek kutlanmasının yanlış olduğunu ve asıl olanın Yörüklerin kendi bayramlarının kendi düzenlerince yapılması hususunun yetkililer ile paylaşılmasına karar verildi. Bu arada Durhasan Koca beg söğüt kaymakamı ile yaptıkları görüşmeler hakkında bilgi verdiler. İlerleyen saatlerde yatsı namazlarımızı kılıp istirahat yerlerimize çekildik.
Ertesi gün kaldığımız misafirhaneden tekrar karayusuflu köyündeki dernek binamıza vasıl olduk ve kahvaltıdan sonra toplantımıza kaldığımız yerden devam ettik.
Sabah söz alan rışvan federasyonu başkanı sayın ali Avcı beg, TRT avaz için çekilen rışvan belgeselinin son bölümünde bütün Yörük ve Türkmenlerin dernek başkanları ve katılımcıları ile beraber ortak çekim yapılmasını ve toplu fotoğraf çekimlerinin belgesele katılmasını teklif ettiler. Bu teklif herkes tarafından kabul edildi. Bu arada Nafi Başkan Gazianteb’in kurtuluşunu ve Kuvay-ı milliye hareketini anlattığı güzel destan çalışmasını bizlere hediye ettiler. Kitap çalışmalarında kendisine duacı olduk. Bu arada katılımcılar kısa kısa konuşmalar yaptılar ve Nafi başkan bu konuşmaları özet olarak tanzim edeceğini ve herkesin imzalaması ile metin haline getirip ilgili yerlere ulaştıracaklarını ifade ettiler.
Bu arada yapılan kısa konuşmalarda bir hemşehrimi tanımak fırsatım oldu. Kendisi Gaziantep kuvay-ı milliye derneği mensubu olduğunu, Halfetili Türkmenleri temsilen geldiğini ve aziz Türk milletinin hizmetkarı olduğunu beyan ettiler.Bu şerefli hizmetkarlık için kendisine teşekkür ediyoruz.
Son anlarda urfamızdan Karacadağ Türkmen derneği mensubu arkadaşlarımız katıldılar. Genç Türkmen begi sayın Hasan Çay, sayın Mehmet Kalın beg, sayın Yıldırım Bayat beg toplantımızın eksik kalan tarafını tamamlamış oldular. Sayın Hasan çay kardeşim Nusret Kaya ile beraber gönlümüzün en güzel yerinde yerlerini almış bir Türkmen beğidir. Millet meselelerinde daima yanımızda olan Hasan kardeşime teşekkür ediyoruz. Karacadağ Türkmenleri bu katılım ile en kalabalık katılımın sahibi oldular. Yurdun bir çok yerinde yapılan Türkmen toplantılara iştirak eden bu kardeşlerimize aziz Türk milleti adına teşekkürü bir borç biliyoruz. Kendileri çok sancılı bir yurt parçamızda aziz Türk milletini dimdik ve şeref ile temsil etmektedirler
Bu arada Gaziantep’ te yapılan bütün Türkmen toplantılarına iştirak eden değerli devlet adamı Kaymakam sayın Uğur (oğur-oğuz-oğul-oğuş-uğur-uğuz v.s olup hepsi oğuz demektir.) Turan beg toplantımıza şeref verdiler. Kendileri Türk boylarından küresun oymağının isim olduğu Giresun ilimizdendir. Küresun oymağı aynı zamanda CHP genel başkanı sayın Kılıçdaroğlununda oymağı olup yanlış bir ifade ile Kureyş ismi ile karıştırılmaktadır. Alevi Türkmenlerin ehl-i beyt sevgisi dolayısı ile küresun ismi kureyşin ismi ile yer değiştirmiş ve kendilerini seyit zan etmeye başlamışlardır.
Daha sonra toplantımızın sonuna gelindi ve ayrılmak için vedalaşmalar ve adres kontrolları yapıldı, hüzünlü bir ayrılış oldu.Kızıklı-mahmatlı oymağı mensubu kardeşlerimize misafirperverlikleri için teşekkürler ederek bir daha buluşmak dileğimiz ile vedalaşarak ayrılır iken Urfamızın suruç ilçesinde 17 köyde yaşayan Kayı-karakeçili Türkmen aşireti mensuplarından değerli Türkmen kocası sayın Cindi Yıldız ağabegin ablasının vefat haberi geldi. Bütün katılımcılar olarak suruç’a vasıl olduk ve Cindi begimizin taziyesinde bulunduk. Cindi ağabegin taziyesinden sonra Harmanalan köyünde Türkmen kardeşlerimiz ile tekrar vedalaşarak yurtlarımıza döndük.20.09.2013
Abdul baki Günışığı
2014 için
MİHMADLI HACI ÖMERLER DERNEĞİ
MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
( MİHMADLI / MAHMATLI OYMAKLARI 8. KURULTAYI
KIZIK BOYU 6. KURULTAYI
YÖRÜK-TÜRKMEN DERNEKLERİ 4.KURULTAYI )
Türkiye'de yaşayan Mihmadlılar / Mahmatlılar,
Kızık Boyu mensupları,
Yörük Türkmenler
köylüler ve çevre köylüler davetlidir...
Tarih ; 4 Ekim 2015 Pazar
Saat ; Pazar 11:00
Yer ; Karayusuflu Köyü
Memik Kiya Köy Odası
Şehitkamil / Gaziantep
Nafi Çağlar Mihmadlı
Gaziantep Mihmadlı Hacı Ömerler Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
OKUNTU
Sayın ………………………………………………………………………..........................
Türkiye Mahmatlı Oymak ve Obaları 8. Kurultayı’nın genişletilmiş
hali olarak,bir araya gelip, daha da verimli çalışmalar yapmak amacıyla
Soy-Boy Dernekleriyle yapacağımız TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR
DERNEKLERİ 4. KURULTAYI”na katılımınızı bekliyor sevgi ve
saygılarımızı sunuyoruz…
Yer ;
Nafi Çağlar MİHMADLI
Karayusuflu köyü Gaziantep Mihmadlı Hacı Ömerler Oymağı
Memik Kiya Köy Odası Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Şehitkamil / GAZİANTEP Kurucu Genel Başkanı
Tarih-Saat ; 4 Ekim 2015 Pazar 11.00
GÜNDEM ;
10:00 ; Toplanma ve Serbest Sohbet
10:50 ; Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı
11.00 ; Açılış Konuşması ( Nafi Çağlar Mihmadlı )
11:15 : Devlet Görevlilerinin Konuşmaları
11:55 ; İl Dışından Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
12:35 ; İl İçinden Gelen Dernek Başkanlarının Konuşmaları
12:00 ; Şair Orhan Karabacak
12:20 ; Aşık Feymani
12:40 ; Halk Oyunları
13:00 ; Kapanış
Mihmadlı Hacı Ömerler Oymağı
Eğitim Kültür Dayanışma ve Araştırma Derneği
Yönetim Kurulu Üyeleri
Mahmut : 0533.6108310 - Bilal : 0505.2348004 - İbrahim : 0533.2902009
MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
3. K U R U L T A Y I
-- KIZIK BOYU 5. KURULTAYI --
- MİHMADLI YÖRÜK TÜRKMENLERİ 7. KURULTAYI -
Tarih ; 11-12 Ekim 2014 C.Tesi – Pazar
Yer ; Karayusuflu Köyü Memik Kiya Köy Odası
Şehitkamil İlçesi / Gaziantep
ETKİNLİKLER ;
11 Ekim 2014 C.Tesi ;
17:00 – 18:00 ; Açılış ve Yemek
18:00 - 23:00 ; Özel Toplantı
GÜNDEMLER ;
Teşkilatlanma (Örgütlenme ve görev dağılımı )
Oğuz Boyları (Komşu Ülkelerdeki Türklerle İletişim)
Siyaset ( Politika ve parti ilişkileri )
Söğüt ( Dernekler olarak toplu katılma)
İletişim ( Basın, yayın, tanıtım )
12 Ekim 2014 Pazar ;
09:00 – 10:00 ; Kahvaltı
10:00 – 12:00 ; Genel Toplantı
12:00 – 13:00 ; Yemek ve Kapanış
Bilgi ;
Türkiye Milli Kültür Dernekleri 4.Kurultayı ;
Tarih ; 3-4 Ekim 2014 C.Tesi – Pazar
Yer ; Karayusuflu Köyü Memik Kiya Köy Odası
Şehitkamil İlçesi / Gaziantep
T.C.MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
3.KURULTAYI
AÇILIŞ KONUŞMASI
Geleneğimiz gereği “ davet edilen yere erinmeyen”atasözüne , dinimizin gereği “davete icabet sünnettir” hadisine göre ; yakın ve uzak yerlerden buralara kadar gelen sevgili dernek başkanlarım, oba temsilcileri, oymak beyleri, Yörük Türkmen Beyleri, kısaca sivil toplum örgütlerinin öncüleri, Yörük –Türkmenlerin yani Türk Milletinin önderleri ; Mihmadlı Yörük Türkmen Oymakları 7. Kurultayına, Türkiye Kızık Boyu 5. Kurultayına, hepsinin çatısı olan TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ 3. KURULTAYINA hoş geldiniz.
Değerli başkanlarım, yol arkadaşlarım, dava yoldaşlarım, sizler sıradan birer dernek başkanları değilsiniz. Bu kurultay da sıradan bir kurultay değildir.Sizler; Oğuz Kağan’ın Alpleri, Sizler, Bilge Han’ın Alperleri, sizler, Yesevi’nin Orta Asya’adan Horasan’a , Mezopotamya’ya kadar yürüyen alperenleri, sizler, Hacı Bektaş’ın Anadolu’yu dolaşan, sizler Sarı Saltuk’un Balkanlar’a ulaşan alperenleriziniz.Sizler Yunus Emre’nin Anadolu beyleri arasında birliği sağlamak için çalışan birer gönül erlerisiniz. Sizler Türk Milleti’in KÜLTÜR AKINCILARI’sınız…Sizler günümüzün tarihini yazmakta olan Türk Kültürü’nün Akıncı Beyleri’siniz. Ne mutlu size.
KURULTAYINIZ KUTLU OLSUN.
Kıymetli başkanlarım, Hz. Ömer’in ; “Fırat’ta bir koyunu kurt kapsa bunun sorumlusu benim” dediğini biliyorsunuz. Tam da günümüze uygun olarak Türkiye’den çıktıktan sonra ateş çemberinde olan Suriye ve Irak’tan geçen Fırat için Ben de diyorum ki “ Okyanuslar ötesinden gelip, Fırat kenarında Türkmen balalarımızın, Müslüman çocuklarımızın kısaca bizim yavru kuzularımızın kanını döken, eli kınalı kızlarımızı, gelinlerimizi her gün namus korkusuyla yaşatan, bu şartlara rağmen bir şey yapamayan ak sakallı Türkmen kocalarını, dahası da ak pürçekli ninelerimizi sızım sızım sızlatan
sırtlan sürülerinin yaptıklarından biz sorumluyuz.”
Yedi iklime hükmeden Kınık Boyu Büyük Selçuklular’ın, Dünyayı dize getiren Kayı Boyu Osmanlı’nın dönemlerinde sükut içinde olan bu bölge, ne zaman ki Türkler elini oralardan çekmek zorunda kalmış, işte o zaman kapı komşumuz bu bölge inim inim inlemiştir. Neden inlemiştir, el çektiğimiz için. Neden el çekmişiz. Devletin asli unsuru olan bizler devletimize sahip çıkamadığımız için…
Beyler; O halde yapmamız gereken, söz konusu Türk Dünyası, söz konusu islam alemi , Söz konusu Turan ülküsü ise, teferruatları bırakıp, bir an önce ülke içinde birliği sağlayıp, çevre ülkelere fiilen gidip sahip çıkmalı, sonra da Türk-İslam coğrafyasına el atmalıyız. Ortadoğu’da ülkemizin söz sahibi olmasında sizin de payınız var. Hedefimiz
Ülkemizi, doğal olarak ta Türk Milleti’ni, tekrar dünyada söz sahibi yapmaktır. Bu çalışmakla olur. İnanın çoğunuz o günleri göreceksiniz. Çocuklarınız ise daha fazlasını görecek. Şu an şurada bu süreci hızlandırmak ve tarihe imza atmak sizin elinizde.
Bunun için bu kurultay sıradan bir kurultay değil, bunu için siz sıradan dernek başkanları değilsiniz. Bu yolda kararlı ve başarılı olacağınıza inanıyoruz.
KURULTAYINIZ KUTLU YOLUNUZ AÇIK OLSUN…
11 Ekim 2014
Türkiye Milli Kültür Dernekleri
Kurultaylar Sorumlusu
NAFİ ÇAĞLAR
T.C.Milli Kültür Dernekleri 3.Kurultayı'na Katılım Belgesi
12 Ekim 2014 / Gaziantep Şehitkamil
Karayusuflu köyü Memik Kiya KÖY Odası
TÜRKİYE MİLLİ KÜLTÜR DERNEKLERİ 3.KURULTAYI YAPILDI
Yörükler Osmaniye’den Gaziantep’e Geçti
Türkiye Bütünleşti
Türkiye Milli Kültür Dernekleri 3. Kurultayı kapsamında ; Türkiye Kızık Boyu 5. Kurultayı ve Türkiye Mihmadlı Yörük Türkmenleri 7. Kurultayı birlikte yapıldı. Osmaniye’de Çukurova Yörük Türkmen Dernekleri 2.İstişare Toplantısı ile başlayan kurultay, Gaziantep Şehitkamil Karayusuflu Köyü’nde devam etti. Memik Kiya Köy Odası’nda gerçekleştirilen kurultaya Gaziantep Mihmadlı Yörük Türkmen Derneği Başkanı Nafi Çağlar, Osmaniye Yörük Türkmen Derneği Başkanı Bestami Erdem, Gaziantep Karakoyunlular Derneği Başkanı Yakup Özbay, Gaziantep Pekmezciler Derneği Başkanı Mehmet Horuz, Gaziantep Guvvacılar Derneği Başkanı Mehmet Demir Atmalı ve Gaziantep Rışvanlar Federasyonu Başkanı Ali Avcı ile Oğuzeli Sevdalıları Dernek Başkanı Süleymen Karaca ev sahipliği yaptılar. Şehitkamil Kaymakamı Ali Dursun ve Büyük Turan Hareketi Partisi Genel Başkanı Coşkun Durmuş’un da katıldıkları kurultaya Türkiye’nin dört bir yanından Yörük Türkmen Başkanları ve yönetimleri ve Irak ile Suriye Türkmenlerinin temsilcileri katıldı.
Osmaniye İstişare Toplantısı
Osmaniye Serhat Lokantası’nda gerçekleştirilen 2. Osmaniye Yörük Türkmen İstişare Toplantısı’nın açılışında, günün anlam ve önemini belirten kısa bir konuşma yapan Başkan Bestami Erdem, Yörük ve Türkmenleri hiçbir zaman yalnız bırakmayan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’ye, Osmaniye Yörük Türkmenleri Derneği Kurucusu İşadamı Ali Saçıkara’ya, Âşık Sefai’ye ve katılımcılara ayrı ayrı teşekkür etti. Değişik bölgelerden gelen Yörük ve Türkmen derneklerinin başkanlarının da konuşmalar yaptığı yemekli toplantıda son konuşmayı yapan Yörük Başkan Hüseyin Sözlü şunları söyledi:
Yörük Türkmenlerin Yanındayız
“Bu gibi yararlı toplantıların yapılmasını her zaman desteklemekteyiz. Toplantılarda Türk Milletinin ve Yörük Türkmenlerin sorunlarının çözülmesi konusunda kesin harekete geçilmesi ve olumlu bir netice elde edilmesini arzu ediyorum. Yörük ve Türkmenlerin gücünü ortaya koyarak kamuoyu oluşturmalarını ve yaptırımcı bir rol oynamalarını bekliyorum. Türk Milletinin üzerindeki miskinliği, uyuşukluğu atıp, titreyip kendine gelmesini sağlamaya vesile olacak her türlü etkinliği desteklemekten mutlu oluyoruz. Sınırda Kürdüne, Yezidisine, Arabına kapılar rahatça açılırken, Türkmene kapatılmasını ve vize verilmemesini kınıyorum. Ben kıl çadırda doğan bir Yörük Türkmen babanın evladıyım. Allah’ın nasip ettiği makamı Türk Milletinin hizmetine ve Türk Dünyasının Birliğine adamışım. Mevki ve makamların geçici, asıl olanın ‘Devlet-i Ebed Müddet’ olduğuna inanan ve Türk Milletinin kıyamete dek yaşatılmasına gönül veren bir Yörük Türkmen kardeşiniz olarak her zaman yanınızdayım.
Utanç Verici Zilletten Sorumluyuz
Bir Cihan Devleti olan Osmanlının torunları olarak Türk Milletinin içine düşürüldüğü utanç verici zilletten hepimiz sorumluyuz. Büyük ecdadımızın kemiklerinin daha fazla sızlamaması için itin, çakalın şımartılmasına ve küstahlık yapmalarına artık tahammülümüz kalmadığını hep birlikte haykırmamız gerekiyor. Telafisi mümkün olmayan bir tehlikenin ve geri dönüşü olmayan bir badirenin içine sürükleniyoruz. Elbette derin tecrübeye sahip Türk Milleti olarak içerdeki ve dışarıdaki hainlerin üstesinden geleceğimizden şüphemiz yok, ama çok yara almadan ve bize pahalıya mal olacak duruma düşmeden uyanmamız ve harekete geçmemiz gerekiyor. Şunu unutmayalım ki; Gafleti derin ve uzun olanın devleti yok olur.”
Osmaniye Yörük Türkmen Derneği Kurucusu İşadamı Ali Saçıkara, her biri ayrı bir değer olan misafirleri ağırlamaktan ayrı bir keyif aldıklarını belirterek,
Sıradan Dernek Başkanı Değilsiniz
Türkiye Milli Kültür Dernekleri Kurultaylar Sorumlusu , Türkiye Kızıklar Fedrasyonu başkanı ve Gaziantep Mihmadlı Hacı Ömerler Dernek başkanı Nafi Çağlar, 3. Kurultay’ın açılış ve selamlama konuşmasında, katılımcıların sıradan birer dernek başkanı olmadıklarını vurgulayarak, “Bu kurultay da sıradan bir kurultay değildir. Sizler; Oğuz Kağan’ın, Bilge Han’ın Alpleri, Yesevi’nin Orta Asya’adan Horasan’a, Mezopotamya’ya kadar yürüyen Alperleri, Hacı Bektaş’ın Anadolu’yu dolaşan gezginleri, Sarı Saltuk’un Balkanlar’a ulaşan alperenleri , Yunus Emre Hazretleri’nin Anadolu beyleri arasında birliği sağlamak için çalışan gönül erlerisiniz. Sizler Türk Milletinin Kültür Akıncıları, günümüzün tarihini yazmakta olan Türk Kültürünün Akıncı Uç Beylerisiniz. Ne mutlu sizlere. Kurultayınız kutlu olsun” dedi.
Türk Milletinin Asli Unsuruyuz
Hz. Ömer’in, “Fırat’ta bir koyunu kurt kapsa bunun sorumlusu benim” sözünü hatırlatan Başkan Nafi Çağlar, Ateş çemberinde olan Suriye ve Irak’ta, Okyanuslar ötesinden gelip, Fırat kenarında Türkmen balalarımızın, Müslüman çocuklarımızın kısaca bizim yavru kuzularımızın kanını döken, eli kınalı kızlarımızı, gelinlerimizi her gün namus korkusuyla yaşatan, Aksakallı Türkmen kocalarını ve Akpürçekli ninelerimizi sızım sızım sızlatan sırtlan sürülerinin yaptıklarından sorumluyuz. Yedi iklime hükmeden Kınık Boyu Büyük Selçukluların, dünyayı dize getiren Kayı Boyu Osmanlı’nın dönemlerinde sükût içinde olan bu bölge, Türkler elini oralardan çekmek zorunda kalışından sonra kapı komşularımız inim inim inlemiştir. Bunun nedeni; Türk Milletinin asli unsuru olan biz Yörük ve Türkmenlerin devletimize sahip çıkamayışımızdır. O halde söz konusu Türk Dünyası, İslam Âlemi ve Turan Ülküsü ise; teferruatları bırakıp, bir an önce ülke içinde birliği sağlayıp, çevre ülkelere fiilen gidip sahip çıkmalı, sonra da Türk-İslam coğrafyasına el atmalıyız. Bu çalışmakla olur. İnanın çoğunuz o günleri göreceksiniz. Çocuklarınız ise daha fazlasını görecek. Bu süreci hızlandırmak ve tarihe imza atmak sizin elinizde” diye konuştu.
Müslüman ve Türk Kanı Durdurulmalı
Adana Güney Azerbaycan Kültür Derneği Başkanı Cengiz Çetinöz, güney sınırımızda cayır cayır Müslüman kanı döküldüğüne dikkat çekerek, “Buradaki gelişmeleri yakından takip etmemiz ve demokratik tepkimizi çekinmeden ortaya koymamız gerekir. Çünkü burada adaletsizlikler olmaktadır. Türk Askerinin uluslararası ilişkiler ve hukuk çerçevesinde bölgede güvenlik bölgeleri oluşturması için
derhal burada konuşlanmasını istiyoruz. Yabancı güçlerin ve askerlerin gelmesine gerek yok. Türk askerimizin buna gücü yeter. Artık bölgede ağırlığımızı hissettirmek mecburiyetindeyiz. Televizyonlarda Türk Milletine sanki futbol maçıyla ilgili yorumlar yapılırcasına, bölgeyle ilgili basit ve kısır çekişmeler gösterilmekten vazgeçilmeli. Konuşmaktan öte icraata geçilmeli ve acilen akan Müslüman ve Türk kanının durdurulması için harekete geçilmelidir. Derhal Türkmeneli Meclisi kurulmalıdır. Ayrıca Adana’daki Yörük ve Türkmen Dernekleri arasında ayrışmalar oluştuğu görülmektedir. Derhal bu dargınlıkların ortadan kaldırılması gerekir. Millet adına bütünleşme ve birlikte hareket etme zorunluluğu vardır. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz. “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.” Ülkemizin geleceği ve Türk Milletinin asli cevheri olan Yörük ve Türkmenlerin daha güçlü olması için bu birliktelik ve dayanışma kaçınılmazdır” dedi.
Proje Desteği Alınmalı
Dünya Yörükleri Birliği Başkanı Mustafa Kuş’un Divan üyeliği yaptığı 3. Milli Kültür Dernekleri Kurultayında; Kuzey Irak Türkmenlerinden Dr. Semra Zeynel Başkanlığa, Gaziantep Mihmadlı Yörük Türkmenleri Derneği Başkanı Nafi Çağlar ve Gaziantep Guvvacılar Derneği Başkanı Mehmet Demir Atmalı ve Muğla Yörük Obalar dernek Başkanı Orhan Akcan Divan Kâtipliği yaptılar. Divan üyesi Mustafa Kuş, derneklerin en büyük sıkıntısı olan ekonomik zorlukları aşmaları için projeler hazırlayarak Avrupa Birliği hibelerinden, KOSGEB ve Ajansların desteklerinden yararlanılmasını önerdi. Başkan Semra Zeynel, yıllardır Irak ve Suriye’de insanlık dışı zulme uğrayan Türkmenler için sesini çıkarmayanların niçin Kobani için dünyayı velveleye verdiklerini sorguladı. Araştırmacı Yazar Mehmet Demir Atmalı da, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da aslı Türk olan, fakat zamanla Kürtçe konuşmaya başlayan çok sayıda Türkmen olduğunu ve bu konuda hassas davranılması gerektiğini vurguladı.
Hizmetin Bir Adabı Var
Rışvanlılar Federasyon Başkanı Ali Avcı, ev sahiplerinden biri olma hasebiyle misafirlerin daha fazla konuşması için fedakârlık gösterdi, ancak unutularak hiç söz hakkı verilmemesine de haklı olarak sitem etti. Suriye Oğuz Boyları Derneği Başkanı Av. Semir Alo ise, Suriye’de kendilerine hayat hakkı tanınmamasını, Türkçe konuşmalarına izin verilmemesini anladıklarını, ancak Türkiye’nin de kendilerine sahip çıkmamasına bir anlam veremediklerini belirtti ve daha çok yardım beklediklerini sözlerine ekledi. Erciş Karakoyunlular Derneği Başkanı İzzet Şevketeoğlu da, atalarının mezar taşları ve tarihi eserleriyle bir Türk Kültür şehri Erciş’in Türken olan 150 esnafın dükkânlarının 3 bin militan tarafından yakıldığını ve hiç kimsenin ses çıkarmaya cesaret edemediğini, kendilerinin yalnız bırakılmamasını istedi. Isparta Yalvaç Sücüllü Kardeşlik Kültür Derneği Fahri Başkanı Yusuf Ezel ise, işlelere uyarak, nezaket çerçevesinde birçok zorlukların aşılabileceğine dikkat çekti. İzmir Dede Korkut Yörük Türkmen Federasyonu Başkanı Ramazan Arslanalp da, dernekçilik faaliyetlerinde hakka hukuka riayet edilmesi ve hassas davranılması üzerinde durdu.
Sonuç Bildirgesi
Gündem maddelerinin tartışıldığı ve çeşitli sorulara cevapların arandığı kurultay sonunda bir sonuç bildirgesi yayınlandı. Kamuoyuna açıklanan bildirgede şunlara yer verildi:
“1- Dernek olmayan illerde dernek kurulması,
2- Derneklerin yeterli olduğu yerlerde Federasyon kurulması,
3- Federasyonların kurumsallaştıktan sonra doğal olarak Konfederasyona dönüşeceği kabul edilmiştir.
4. Yurtdışında özellikle Esir Türkler dediğimiz yerlerde teşkilatlanmaya ağırlık verilmesi ve özgürlüğe kavuşmaları için çalışma yapılması karara bağlandı. Konuyla ilgili olarak Dr. Semra Zeynel ve Cengiz Çetinöz, Semra Zeynel ve Nafi Çağlar yetkilendirildi.
5. Siyaset yapmak isteyenlerin bilgi vererek seviyeli şekilde çalışma yapması desteklendi.
6- Söğüt Şenliklerindeki kargaşanın giderilmesi ve konunun sahibi olan Yörüklere haksızlık yapılmamsı için; Söğüt hazırlıkları için yapılan toplantıya katılacak derneklere davetiye çıkarılmasının sağlanması istendi. Dernekler, federasyonlar ve konfederasyon adına en az birer konuşmacıya söz hakkı verilmesinin sağlanması, dernek ve federasyon başkanlarının protokolde yer almasının temini için çalışılması istendi.
7- Ulusal yayın yapacak bir Yörük Türkmen Televizyonu kurulması genel ilke olarak kabul edilmiştir.
8- Her zaman birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesi kararlaştırıldı.
9-Önümüzdeki yılın kurultayının yine Gaziantep Şehitkamil Karayusuflu köyü
Memik Kiya Köy Odası’nda yapılmasına karar verildi. Tarih olarak ; 10 Ekim 2015 belirlendi.
Yenises Dergisi
MİLLİ KÜLTÜR 3. KURULTAYI
KIZIK BOYU 5. KURULTAYI
MİHMADLI YÖRÜK TÜRKMENLERİ 7. KURULTAYI
Daima yapıldığı gibi bu kurultayda Gaziantep ilimizin Şehitkamil ilçesi Karayusuflu köyü, Memik Kiya köy odasında yapıldı. Aziz Türk milletinin geleceği için yüreği titreyen yörük ve Türkmenler yurdun her yerinden bu kutlu kengeşe iştirak ettiler. Güzel Türkmen begi Nafi Çağlar kardeşim bütün meşakkati kendisi ve yakın aile efradı ile omuzlayarak mensubu olduğu büyük Türk milletinin bekası için varını yoğunu ortaya koyarak bu kurultayları tanzim etmeye devam etmektedir. Bu kengeşlerin devam edeceğinden de zerre kadar şüphemiz bulunmamaktadır. Kendisine teşekkürü borç bilirim. Aynı zamanda işini ve tatilini düşünmeden, mesaisini bu toplantılar için harcayan ve kilometrelerce yol teperek gelen bütün Türkmen beylerine teşekkür ederim. Hiç kimse bu yapılanların gadrini bilmesede bizleri yaratan Rabbimin indinde yerini alacaktır. Bu kurultay yukarıda yazdığım sıra ile hem mihmadlının, hem kızık boyunun ve hemde milli kültür derneklerinin kurultayıdır. Kurultay aşağıda yazılı olduğu şekilde sıra takip edilerek yapılmıştır.
1. Teşkilatlanma
2. Komşu ülkelerdeki Türklerin teşkilatlanmaları
3. Siyaset politikalarımız
4. Söğüt kurultayına katılım
5. İletişim.
Saat altıda karayusuflu köyü, memik kiya obasında başlaması gereken Kurultay elektrik arızası sebebi ile yapılması gereken yerde ve zamanda yapılamadı. Mum ışığında yenilen yemekten sonra, topluca istirahat etmemiz için tahsis edilen öğrenci yurduna vasıl olup kurultayı oradaki salonda yapmak zorunda kaldık. Gene her zaman ki gibi ilk konuşmayı, yani açılış konuşmasını değerli kardeşim ve Türkmen begi Mehmet Demir Atmalı beg yaptılar. Şehit karayılan dedemizin torunu olan mehmet Beg açık ve güzel lehçesi ile gelenlere teşekkür ederek kurultayın hayırlı olmasını temenni ettiler.
Ardından yapılan teklifler ile divan seçildi. Divan başkanlığına kerküklü can dostumuz ve Türkmeneli yurt parçamızın ses teli Dr.Semra Kerküklü hanım efendi seçildi. Divan üyeliğine gönlümüzün ve derneklerimizin en kıdemli begi ve başkanı değerli kardeşim Ahmet Kuş beg ve diğer bir yörük derneği başkanımız ve fedakar kardeşim Orhan Akcan beg seçildiler. Ahmet Kuş ve Orhan Akcan beg nerede ise en uzak yerlerden ege ve akdenizin uzak sahillerinden daima buralara teşrif eden yiğit Türkmen begleri olarak bizleri şerefledirmeye devam ediyorlar.Kendilerine mensubu olduğumuz aziz Türk milleti adına teşekkürü borç bilirim.
Divan başkanı olarak Semra hanım veciz bir konşuma irad ettiler. Kerküksüz bir konuşma eksik olurdu. Hem kerkük ten ve hem yurdun yaralı bir çok yerinden mevzuu ettiler. Bizler yurt olarak Türk milletinin yaşadığı bütün coğrafyayı kabul ettiğimizden ayrıca coğrafik isim yazmaya gerek görmüyorum. Kerkük veya nahcivan olsun daima aziz yurt parçalarımızdır ve orada olan biten maraş ve antep te olmuş gibidir.
Daha sonra Ahmet Kuş beg gündem maddelerini tek tek açıklayarak herkesi bilgilendirdi. Bu tür kurultaylara çok katılan ahmet beg burada farkını idareciliği ile ortaya koydu.Bizleri daima yalnız bırakmayan Ahmet Kuş begime teşükkürleri borç biliriz.
Daha sonra ev sahibi sıfatı ile Nafi Çağlar begimiz, oğuz begleri ifadesi ile konuşmasına başladılar ve katılım için herkese teşekkür ettiler. Daha sonra söz alan bütün katılımcılar derneklerin federasyon ve konfederasyon altında toplanmasının faydaları hakkında konuştular ve tartışma bu minval üzre oldu. İyi ve kötü örnekler dile getirildi bu konuda araştırmalar yapılması ve daha önce kurulan fedarasyon ve konfederasyonların nelere faydalı olup olmadığı ve kuruluş gayelerine ulaşıp ulaşılmadığı araştırılmalı ve öyle karar verilmeli diye söz bağlandı sayılır. Konuşma üslubu ve olgunluğu gösteren Türkmen beyleri, her fırsatta birbirinin boğazına sarılan milletvekillerimize güzel örnek olurlar inşaallah.
Son günlerin iç siyaseti yörük ve Türkmenleride etkilemiş ve aralarındaki fikir farklılıklarını ortaya çıkarmış ve hatta öncelik vermiş görünmektedir.Türkmen birliğinin bütün siyaset meselelerinin üstünde olmasını herkes gönülden istediler ve konuşmalarında bunu ortaya koydular. Türklük meselelerinin iç siyasete malzeme olmaması ve iç siyasetin bu mevzuu etkilememesi herkesin ortak arzusu oldu. Bu arada maddi sıkıntıları olan konfederasyonların işlevinin olmadığı serdedildi, fakat yapılan oylamada 3. Olsada hazır bulunan derneklerin bir konfederasyon çatısı altında toplanmasına karar verildi. Memleketimize ve aziz Türk milletine hayırlar getirmesini dileyelim.
Bütün bu konuşmalar yapılır iken bendeniz de katılımcı dernek ve Türkmen beglerinin isim ve oymaklarını yazarak bu kültürün yerleşmesi için çalıştım. Tevfik Allah tandır.
Bu kengeşe ilk başta K.maraş ta daima yanımda bulunan ve gönül daşlığımız olan yeğenlerim kıymetli Türkmen begleri, sayın Burak Yanar beg, sayın Sıddık Aslantürk beg, sayın İsmail Akcan beg( Orhan Akcan beğimin yeğenidir.) ve sayın Adem Bozyiğit beg ile beraber katıldım. Bu gençler gönlü Türk ve İslam davası için çarpan büyük yüreklere sahipler ve memleket meselesinde ellerini taşın altına koymak için ön sırada yer almak istemektedirler. Türk milletinin uyuduğunu zan edenlere, Türk gençlerinin uyumadığını ve milletimizin aleyhine ve lehine olan bütün meselelere vukuf olduklarını göstermiş oldular. Kendilerine teşekkür ederim.
Katılımcı Türkmen beglerini yazar iken herhangi bir sıraya tabii tutmadım. Kimseye öncelik ve sonralık vermedim. Oturduğum yerin hemen yanıbaşımda bulunan kardeşlerimden itibaren gezerek tek tek isimleri aldım ve yazdım. Katılan ve katılayaman büyük yörük ve Türkmenler baştacımızdır.
Sayın Yaşar Ali Zeynel beg -Kerkük Türkmeneli temsilcisi ve semra Kerküklü bacımın eşi, Dr.Semra Kerküklü hanım efendi biliyorsunuz kerküklü olup kerkük Azerbaycanın güney kısmıdır. Azerbaycan Türk milletinin bu büyük coğrafyaya verdiği addır. Bu coğrafya körfezde mendeliden başlar içine bizim doğu ve güneydoğu anadolumuzuda alarak kafkasyada derbentte biter. İranın kuzeyinin tamamıda bu azerbaycan coğrafyamızın içindedir. Azerbaycan denilince sadece şimdiki azerbaycan devletinin olduğu coğraya akla gelmesin. O sadece bu coğrafyanın küçük bir bölümüdür. Elin adamlarının kürdistan kurmak için çabaladığı yurt parçamız aslında bizim azerbaycan dediğimz can parçamızdan başka bir yer değildir.
Sayın Abdurrahman Uygur beg- Adana çukurova oğuz boyları karaahmetli aşireti, oğuzun salur boyundan.
Sayın Veli Boz beg- Çukurova oğuz boyları derneği karaahmetli aşireti avşar oyundan.
Sayın Mehmet Yıldırım beg- Çukurova yörük ve Türkmenleri derneği Honamlı avşarı.
Sayın Mehmet demir beg- Çukurova oğuzboyları derneği, Horzum aşireti, oğuz beğdilli boyu.
Sayın Hayrullah Şahin beg- Kayseri Türkmenler sosyal yard.derneği begdilli boyu.
Sayın Suat Toprak beg- Kayseri Türkmenler derneği begdilli boyu.
Sayın Zeki Şahin beg- Kayseri Türkmenler derneği, begdilli boyu.
Sayın Adnan Süleyman beg- Suriye (mahzun Türk yurdu) ordusu eski subaylarından, Karatekeli yörük oymağından, Kayı boyu mensubu.
Sayın Yusuf Uzun beg-Akdeniz Yörük ve Türkmen derneği, kay boyu- karakoyunlu oymağı
Sayın Refik Sıpkı beg- Akdeniz yörük ve Türkmen derneği, Kayı boyu karakeçili oymağı
Sayın Ahmet Yaraş beg- Ceyhan Yörük ve Türkmen derneği karakoyunlu oymağı
Sayın İrfan Yıldız beg-Akdeniz yörük ve Türkmen derneği karakoyunlu oymağı
Sayın Nusret Kaya beg- Şanlıurfa karacadağ Türkmen derneği başkanı- Oğuz beğdilli boyu, Türkanlı oymağı. Nusret beg başta urfa olmak üzere yurdun her yerindeki Türkmenlerin gözbebegi ve başkanıdır. Yaşından büyük işler başaran cevval bir Türkmen beği olarak temeyyüz etmiştir. Şanlıurfa Haliliye belediyesi encümeninde üyedir. Minik oğuzhanın babasıdır. Şanlıurfada ki bütün oğuzboylarının bir araya gelmesinde ve batıdaki kardaşları ile kucaklaşmasında katalizör etki yapmaktadır. Aziz Türk milleti bu güzide evladını bağrına basmıştır. Kendisine Hz.Allahtan yardım temenni ediyorum.
Sayın Ömer ışık beg- Şanlıurfa Eyyübiye ilçesi Türkmen derneği başkanı, oğuz beğdilli boyu, Türkanlı oymağı Sayın ömer ışık begi tebrik ediyor ve yeni derneğinin hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Ömer beg yıllırdır Nusret beyin yanında ve yardımındadır. Vefakar bir dosttur.
Sayın Kamil Aktemir beg- Şanlıurfa Hilvan ilçesi Türkmen derneği başkanı oğuz beğdilli boyu, Türkanlı oymağı kamil begimin de derneğini ve başkanlığını kutluyorum. Allah yardıncısı olsun.
Sayın Ali Avcı beg- Rışvanlar Türkmen dernekleri federasyonu genel başkanı, Oğuz iğdir boyu, Sayın Ali avcı beg onaltı oğuz boyunu içinde barındıran rışvan teşekkülünün meydana getirdiği büyük Türkmen nüfusun güzide temsilcisidir. Nerede bir Türkmen kengeşi olsa Ali beg bilgisi ve büyük kişiliği ile orada bulunmuştur. Kendisi aziz Türk milletinin inkişafı için mesaisini harcayan kişiliğe sahip bir gönül eridir.
Sayın Mehmet Demir Atmalı beg- Gönlümün büyük begi, Şehit dedemiz atmalının yiğit delikanlısı karayılanın torunu kardeşim de daima yanımızda ve yardımımızdadır. Mehmet begimsiz bir Türkmen kengesi düşünemiyorum. Oğuz begdilli boyu atmalı oymağı mensubudur. Bütün tpolantıların hatibi ve kuran tilavetinin değişmez kişisidir.
Sayın Serdar Güneş beg- karacadağ Türkmenlerinin emmisioğlu, Bütün yörük ve Türkmenlerin emmisioğlu, karacakurt Türkmenlerinin güzide dernek başkanı ve yegenim. Kırşehirin yiğit temsilcisi ve oğuz beğdilli oymağı.kendisine katılımlaarı için teşekkür ediyoruz.
Sayın Esma Öztürk hanım. Nevşehir Türkmen derneği, oğuz beğdilli mensubu. Sedar beğim ile beraber katıldılar kendisine teşekkür ediyoruz.
Sayın Emine Güven hanım- İzmir yörükleri, kayı boyu-Sarıkeçili oymağı sancaklı obası mensubu.
Sayın Hasan Aytaç beg- Rışvanlar federasyonu genel başkan yardımcısı. Oğuz iğdir boyu.
Sayın Mehtap Karamanoğlu hanım-Osmaniye Türkocağı yönetiminde, oğuz Avşar boyu.
Sayın Muzaffer Tilki beg- Kuva-ı milliye temsilcisi, Kayı boyu-Karakeçili oymağı.
Sayın Bekir Durna beg-“ “ “ “ “ “
Sayın Mehmet Hançer beg- “ “ “ “ “
Sayın Yusuf Ezel beg- Isparta-Yalvaç sücüllü kasabası, oğuz ;Avşar boyu.
Sayın Ali Arslan beg- “ “ “ “ “
Sayın Ramazan Türe beg- Mersin Yörük ve Türkmen derneği başkanı, oğuz avşar boyu.
Sayın Durdu Ali Horoz beg- Bekmezli köyleri dernek başkanı, oğuz kızık boyu.
Sayın Sait Çağlar beg- Mihmatlı Türkmenleri mensubu. Gönlümüzün başkanı sayın Nafi begimizin ağabeyi . Oğuz Kızık boyu.
Sayın Aydın Türkoğlu beg- Yumurtalık köyü Türkmen derneği. Tekeli mensubu. Kayı boyu.
Sayın Aykut Onar beg- “ “ “ “ “
Sayın Ramazan Arslanap beg- Dede Korkut-Yörük ve Türkmen federasyonu başkanı. İzmir karamanoğlu oymağı, oğuz avşar boyu.
Sayın Süleyman karacan beg- Oğuzeli sevdalıları derneği, kayı boyu mensubu
sayın Yaşar Çetin beg-MHP Şahinbey ilçesi teşkilatı. İlçe başkanı, oğuz avşar boyu.
Sayın Cahit Çıkmaz beg- “ “ “yönetimi. Oğuz kayı boyu.
Sayın Murat Dal beg- Şahinbey MHP teşkilatı mensubu oğuz-avşar boyu.
Sayın Fahrettin Altıntaş beg-Şahinbey MHP teşkilatı Picanlı Türkmen boyundan. Bu boy hakkında biraz bilgi vermek icab eder ise. Bu bican, becan, olarakta söylenen bir boydur. Aslında peçenek olup sonradan oğuz boyu Türkmen olmuşlardır. Pecan ismide pican olarak söylenmiş ve pec, peç ismi unutulmuştur. Pecanlı ve pec an peçenekler demektir.
Sayın Muhittin Arar beg-Fahrettin beg gibi kerkük Türkmenlerinden.
Sayın Çetin Özkan beg- Şahinbey Mhp teşkilatı. Kerkük Türkmenlerinden.
Sayın Mesut Taşüzümü beg- Gaziantep MHP il teşkilatı 2. Başkanı, kayıboyu, kaarakeçili oymağı mensubu.
Sayın Erdal Yanar beg-Gaziantep MHP şahinbey ilçe teşkilatı başkanı.
Sayın Mesut Durak beg- Gaziantep kızık pekmezciler derneği. Oğuz-kızık boyu.
Sayın Resul Ünal beg- Gaziantep kızık pekmezciler derneği oğuz-kızık boyu.
Sayın Mehmet Horoz beg- Gaziantep kızık pekmezciler derneği başkanı, oğuz-kızık boyu.
Sayın Şerif Özdemir beg- Ahmet Yesevi derneği başkanı. Kayı boyu, karakoyunlu oymağı.
Sayın Muhittin Taşdoğan beg- Dr. Karakoyunlu oymağı dernek başkan yardımcısı.Kayı boyu.
Sayın Orhan Akcan beg- Muğla yörük ve Türkmen derneği başkanı.
Sayın İsmail Akcan beg- Muğla yörüklerinden ve orhan begin yeğeni.
Sayın Mlustafa Kuş beg- Serik yörük ve Türkmen derneği başkanı ve Dünya yörükve Türkmen dernekleri federasyon genel başkanı.
Sayın Ahmet Çetinkaya beg- karataş obası yörük ve Türkmen derneği başkanı, bozdoğan yörüklerinden.
Sayın Osman Albayram beg- Albayram oğulları derneği başkanı, oğuz kayı boyu-karakeçili oymağı.
Sayın İzzet Şevketoğlu beg- Erciş karakoyunlu Türkmen derneği başkanı. Oğuz-yıva boyu. Bu kardeşim Van bölgesi karakoyunlarından olup yıva boyu mensubu olduğunu bilecek kadar kültürüne sahip bir beydir. Kendisin tebrik ediyoruz. Ben bu beg ile görüşünceye kadar karakoyunlu Türkmenlerini kayı boyu olarak biliyordum. Şimdi doğrusunu kendisinden öğrenmiş oldum. Kendisine çok teşekkür borçluyum.
Sayın Turan Özbay beg- Gaziantep karakoyunlu Türkmenleri dernek yönetiminde. Oğuz –yıva boyu mensubu.
Sayın Halil Horoz beg- Gaziantep Kızık pekmezciler derneği , oğuz kızık boyu.
Sayın Recep Özdemir beg- 11 Kasım derneği başkanı, Teke ilimiz kayı boyu, kızılkeçili oymağı mensubu. Recep beg uzak yakın bütün toplantılara katılan bir kardeşimiz.
Sayın Bünyamin Cincik beg- Adana sarıçam yörük ve Türkmen derneği başkanı. Kayı boyu karakeçili mensubu.
Sayın Hüseyin Yıldırım beg- Akdeniz Taşeli oğuz boyları derneği başkanı oğuz beğdili mensubu. Bu taş eli ismi aynı zamanda taş manası dışında , oğuzun dış oğuz dediğimiz oymaklarının bir diğer ismidir. Oğuznamelerde bunlara taşoğuz, yanı dışoğuz begleri denilir. Bu taşeli ismi dışeli, yani dış oğuz beğlerinin iskan olduğu yer manasında olabilir.
Sayın Aykut Şahra beg- Adana taşeli oğuz boyları derneği. Oğuz beğdilli boyu mensubu.
Sayın Adem Yörük beg- Adana yörük ve Türkmen derneği , oğuz beğdilli, karakoyunlu oymağı mensubu. Karakoyunlu oymağı hem kayı, hem yıva ve hen beğdilli boyları arasında bulunmaktadır. Daha bir çok boyun arasında olması ihtimalide var.
Sayın Üstad Kürşat Günez beg- Kozan yörük ve Türkmen derneği , oğuz beğdilli boyu, ceritli Türkmenlerinden.
Sayın Ululbat Günez beg- Kozan yörük ve Türkmen derneği mensubu. Oğuz beğdilli boyu ceritli oymağı mensubu. Bu kardeşlerimizin babaları kendilerine güzel isimler vermiş.
Sayın Yakup Özbay beg- karakoyunlu dernek başkanı. Gaziantep oğuz- yıva boyu karakoyunlu oymağı mensubu.
Sayın Cengiz Çetinöz beg- Güney Azerbaycan Türkleri kültür derneği başkanı. Bozdoğan oymağı mensubu. Bu kardeşimizide kurduğu çok özel isimli ve manalı derneği için tebrik ediyoruz. Güney azerbaycanın büyük bir kısmı İran işgalinde bulunmaktadır. Diğer yarısı ise ırak devleti sınırları içinde olup ırak sınırı içinde olanın kuzeykısmıda barzani ve onun destekçisi batı ülkelerinin işgali altındadır. Ne zaman güney ve kuzey Azerbaycan birleşir, işte o zaman tekrar İslamın kılıcı olan aziz Türk milleti bütün islam alemi için kurtuluş ordusu olur. İnşaallah. Oğuz birliği kurulmadan, Türk birliği kurulmaz. Türk birliği kurulmadan ümmet birliği olmaz. Ümmet birliğini samimi olarak isteyenlerin bu birliğin vurucu ve destekleyici gücünün daima Türk milleti olduğunu unutmaması lazımdır. Tarih bunun ispatı için yeterdir. O bakımdan bu büyük bir iddia değildir. Bu bir gerçektir.
Kurultay ertesi gün kalvaltı ile devam etti. Öğlen yemeğini yediğimiz karayusuflu köyü, memik kiya obasından büyük bir huzur ve aziz Türk milletinin geleceğine olan güvenimiz ile ayrıldık. Ayrılık daima hüzünlü olur. Türkmen begleride aynı hüzün ile bir dahaki kurultayda görüşmek üzere vedalaşıp yurtlarına döndüler. Bu kurultayları tertip eden ve zamanımızın dedekorkutu olan Nafi begime sonsuz teşekkürler ederiz. Kendisine Ulu Tanrıdan uzun ve faydalı bir ömür temenni ederiz.06/10/2014
Abdulbaki Günışığı
Yörük Türkmen Kurultayında Türkiye Bütünleşti |
---|
Yörük Türkmen Kurultayında Türkiye Bütünleşti Türkiye Milli Kültür Dernekleri 3. Kurultayı, Osmaniye’de 2. Yörük Türkmen İstişare Toplantısı ile başladı ve Gaziantep Şehitkâmil Karayusuflu köyünde devam etti. Konar Göçerliği yansıtan bu 3. Kurultay kapsamında; Türkiye Kızık Boyu 5. Kurultayı ve Türkiye Mihmadlı Yörük Türkmenleri 7. Kurultayı da gerçekleştirildi. Memik Kiya Köy Odası’nda gerçekleştirilen kurultaya Gaziantep Mihmadlı Yörük Türkmen Derneği Başkanı Nafi Çağlar, Osmaniye Yörük Türkmen Derneği Başkanı Bestami Erdem, Gaziantep Karakoyunlular Derneği Başkanı Yakup Özbay, Pekmezciler Derneği Başkanı Mehmet Horuz, Guvvacılar Derneği Başkanı Mehmet Demir Atmalı, Rışvanlar Federasyonu Başkanı Ali Avcı ve Oğuzeli Sevdalıları Dernek Başkanı Süleymen Karaca ev sahipliği yaptılar. Şehitkamil Kaymakamı Ali Dursun ve Büyük Turan Hareketi Partisi Genel Başkanı Coşkun Durmuş’un da katıldıkları kurultaya Türkiye’nin dört bir yanından Yörük Türkmen dernek başkanları ve yöneticileri ile Irak ve Suriye Türkmenlerinin temsilcileri katıldı. Osmaniye İstişare Toplantısı Osmaniye Yörük Türkmenleri Derneği Başkanı Bestami Erdem, Serhat Lokantası’nda gerçekleştirilen İstişare Toplantısı’nın açılışında, günün anlam ve önemini belirten kısa bir konuşma yaptı, Âşık Sefai’ye ve katılımcılara teşekkür etti. Değişik bölgelerden gelen Yörük ve Türkmen derneklerinin başkanlarının da konuşmalar yaptığı yemekli toplantıda son konuşmayı yapan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü şunları söyledi: Yörük Türkmenlerin Yanındayız “Bu gibi yararlı toplantıları her zaman destekliyoruz. Toplantılarda Türk Milletinin ve Yörük Türkmenlerin sorunlarının çözülmesi konusunda olumlu bir netice elde edilmesini arzu ediyorum. Yörük ve Türkmenler gücünü ortaya koyarak kamuoyu oluşturmalı ve yaptırımcı bir rol oynamalıdır. Türk Milletinin üzerindeki miskinliği, uyuşukluğu atıp, titreyip kendine gelmelidir. Sınırda Kürdüne, Yezidisine, Arabına kapılar rahatça açılırken, Türkmene kapatılmasını ve vize verilmemesini şiddetle kınıyorum. Ben kıl çadırda doğan bir Yörük Türkmen babanın evladıyım. Çocukluğumda çobanlık yaptım. Allah’ın nasip ettiği makamı Türk Milletinin hizmetine ve Türk Dünyasının Birliğine adadım. Mevki ve makamların geçici, asıl olanın ‘Devlet-i Ebed Müddet’ olduğuna inanan ve Türk Milletinin kıyamete dek yaşatılmasına gönül veren bir Yörük Türkmen kardeşiniz olarak her zaman yanınızdayım. Utanç Verici Zilletten Sorumluyuz Bir Cihan Devleti olan Osmanlının torunları olarak Türk Milletinin içine düşürüldüğü utanç verici zilletten hepimiz sorumluyuz. Büyük ecdadımızın kemiklerinin daha fazla sızlamaması için itin, çakalın şımartılmasına ve küstahlık yapmalarına artık tahammülümüz kalmadığını hep birlikte haykırmalıyız. Telafisi mümkün olmayan bir tehlikenin ve geri dönüşü olmayan bir badirenin içine sürükleniyoruz. Elbette derin tecrübeye sahip Türk Milleti olarak içerdeki ve dışarıdaki hainlerin üstesinden geliriz, ama çok yara almadan ve pahalıya mal olacak duruma düşmeden uyanmamız ve harekete geçmemiz gerekiyor. Şunu unutmayalım ki; Gafleti derin ve uzun olanın devleti yok olur.” Gerçek Güç Nüfustur Osmaniye Yörük Türkmen Derneği Kurucu Başkanı Makine Mühendisi Ali Saçıkara ise, “İslam’da en yüksek makam şehitlik makamıdır. Biz Yörükler olarak din, vatan, millet ve bayrak için gerektiğinde şehit olmaya hazırız. Ancak gerçek güç nüfustur. Bu nedenle her Türk ailesi en az 5-6 evlat sahibi olmalıdır. Bu yapılmadığı takdirde, üzülerek ifade ediyorum ki; yarın azınlığa düşer ve söz sahibi olma hakkını da kaybederiz” uyarısında bulundu. Sıradan Dernek Başkanı Değilsiniz Türkiye Milli Kültür Dernekleri Kurultaylar Sorumlusu, Türkiye Kızıklar Federasyonu Başkanı ve Gaziantep Mihmadlı Hacı Ömerler Derneği Başkanı Nafi Çağlar, 3. Kurultay’ın açılış ve selamlama konuşmasında, katılımcıların sıradan birer dernek başkanı olmadıklarını vurgulayarak, “Bu kurultay da sıradan bir kurultay değildir. Sizler; Oğuz Kağan’ın, Bilge Han’ın Alpleri, Hz. Türkistan Yesevi’nin Orta Asya’adan Horasan’a, Mezopotamya’ya kadar yürüyen Alperleri, Hacı Bektaş’ın Anadolu’yu dolaşan, Sarı Saltuk’un Balkanlar’a ulaşan gezginlerisiniz. Yunus Emre Hazretleri’nin Anadolu beyleri arasında birliği sağlamak için çalışan uçbeylerisiniz. Sizler günümüzün tarihini yazmakta olan Türk Kültürünün Akıncı Beylerisiniz. Ne mutlu sizlere. Kurultayınız kutlu olsun” dedi. Türk Milletinin Asli Unsuruyuz Hz. Ömer’in, “Fırat’ta bir koyunu kurt kapsa bunun sorumlusu benim” sözünü hatırlatan Başkan Nafi Çağlar, “Ateş çemberinde olan Suriye ve Irak’ta, Okyanuslar ötesinden gelip, Fırat kenarında Türkmen balalarımızın, Müslüman çocuklarımızın kısaca bizim yavru kuzularımızın kanını döken, eli kınalı kızlarımızı, gelinlerimizi her gün namus korkusuyla yaşatan, Aksakallı Türkmen kocalarını ve Akpürçekli ninelerimizi sızım sızım sızlatan sırtlan sürülerinin yaptıklarından sorumluyuz. Yedi iklime hükmeden Kınık Boyu Büyük Selçukluların, dünyayı dize getiren Kayı Boyu Osmanlı’nın dönemlerinde sükût içinde olan bu bölgeden Türklerin uzaklaşmasıyla kapı komşularımız inim inim inlemiştir. Bunun nedeni; Türk Milletinin asli unsuru olan biz Yörük ve Türkmenlerin devletimize sahip çıkamayışımızdır. O halde söz konusu Türk Dünyası, İslam Âlemi ve Turan Ülküsü ise; teferruatları bırakıp, bir an önce ülke içinde birliği sağlayıp, çevre ülkelere fiilen gidip sahip çıkmalı, sonra da Türk-İslam coğrafyasına el atmalıyız. Bu çalışmakla olur. İnanın çoğunuz o günleri göreceksiniz. Çocuklarınız ise daha fazlasını görecek. Bu süreci hızlandırmak ve tarihe imza atmak sizin elinizdedir” diye konuştu. Müslüman ve Türk Kanı Durdurulmalı Adana Güney Azerbaycan Kültür Derneği Başkanı Cengiz Çetinöz, güney sınırımızda cayır cayır Müslüman kanı döküldüğüne dikkat çekerek, “Buradaki gelişmeleri yakından takip etmeli ve demokratik tepkimizi çekinmeden ortaya koymalıyız. Çünkü burada adaletsizlikler olmaktadır. Türk Askerinin uluslararası ilişkiler ve hukuk çerçevesinde bölgede güvenlik bölgeleri oluşturması için derhal burada konuşlanmasını istiyoruz. Yabancı güçlerin ve askerlerin gelmesine gerek yok. Türk askerimizin buna gücü yeter. Artık bölgede ağırlığımızı hissettirmek mecburiyetindeyiz. Televizyonlarda bölgeyle ilgili basit ve kısır çekişmeler gösterilmekten vazgeçilmeli. Konuşmaktan öte icraata geçilmeli ve acilen akan Müslüman ve Türk kanının durdurulması için harekete geçilmelidir. Derhal Türkmeneli Meclisi kurulmalıdır. Ayrıca Adana’daki Yörük ve Türkmen Dernekleri arasında ayrışmalar oluştuğu görülmektedir. Acilen bu dargınlıkların ortadan kaldırılması gerekir. Millet adına bütünleşme ve birlikte hareket etme zorunluluğu vardır. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz. ‘Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.’ Ülkemizin geleceği ve Türk Milletinin asli cevheri olan Yörük ve Türkmenlerin daha güçlü olması için bu birliktelik ve dayanışma kaçınılmazdır” dedi. Proje Desteği Alınmalı Kuzey Irak Türkmenleri Temsilcisi Dr. Semra Zeynel’in Başkanlık yaptığı 3. Milli Kültür Dernekleri Kurultayında; Dünya Yörükleri Birliği Başkanı Mustafa Kuş Divan Üyeliği, Gaziantep Mihmadlı Yörük Türkmenleri Derneği Başkanı Nafi Çağlar, Gaziantep Guvvacılar Derneği Başkanı Mehmet Demir Atmalı ve Muğla Yörük Obaları Derneği Başkanı Orhan Akcan Divan Kâtipliği yaptılar. Divan Üyesi Mustafa Kuş, derneklerin en büyük sıkıntısı olan ekonomik zorlukları aşmaları için projeler hazırlayarak Avrupa Birliği hibelerinden, KOSGEB ve Ajansların desteklerinden yararlanılmasını önerdi. Başkan Semra Zeynel, yıllardır Irak ve Suriye’de insanlık dışı zulme uğrayan Türkmenler için sesini çıkarmayanların niçin Kobani için dünyayı velveleye verdiklerini sorguladı. Araştırmacı Yazar Mehmet Demir Atmalı da, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da aslı Türk olan, fakat zamanla Kürtçe konuşmaya başlayan çok sayıda Türkmen olduğunu ve bu konuda hassas davranılması gerektiğini vurgulayarak, 20 yıldır Yörük ve Türkmenlerin etkinliklerini kamuoyuna ulaştıran YENİSES Dergisine sahip çıkılmasını istedi. Hizmetin Bir Adabı Var Rışvanlılar Federasyon Başkanı Ali Avcı, ev sahibi olma hasebiyle misafirlerin daha fazla konuşması için fedakârlık gösterdi, ancak unutularak hiç söz hakkı verilmemsine de haklı olarak sitem etti. Suriye Oğuz Boyları Derneği Başkanı Av. Semir Alo, Suriye’de kendilerine hayat hakkı tanınmamasını, Türkçe konuşmalarına izin verilmemesini anladıklarını, ancak Türkiye’nin kendilerine sahip çıkmamasına bir anlam veremediklerini belirtti ve daha çok yardım beklediklerini sözlerine ekledi. Erciş Karakoyunlular Derneği Başkanı İzzet Şevketeoğlu da, atalarının mezar taşları ve tarihi eserleriyle bir Türk Kültür Şehri Erciş’in Türkmen olan 150 esnafın dükkânlarının 3 bin militan tarafından yakıldığını ve hiç kimsenin ses çıkarmaya cesaret edemediğini belirterek, sahipsizlikten dertlendi. Isparta Yalvaç Sücüllü Kardeşlik Kültür Derneği Fahri Başkanı Yusuf Ezel ise, prosedüre uyarak, nezaket çerçevesinde birçok zorlukların aşılabileceğine dikkat çekti. İzmir Dede Korkut Yörük Türkmen Federasyonu Başkanı Ramazan Arslanalp da, dernekçilik faaliyetlerinde hakka, hukuka riayet edilmesi, milli ve manevi değerlerin yaşatılması üzerinde durdu. Sonuç Bildirgesi Gündem maddelerinin tartışıldığı ve çeşitli sorulara cevapların arandığı kurultay sonunda bir sonuç bildirgesi yayınlandı. Kamuoyuna açıklanan bildirgede şunlara yer verildi: 1- Dernek olmayan illerde dernek kurulması, 2- Derneklerin yeterli olduğu yerlerde Federasyon kurulması, 3- Federasyonların kurumsallaştıktan sonra doğal olarak Konfederasyona dönüşmesi istendi. 4- Esir Türklerin teşkilatlandırılmasına ağırlık verilmesi ve özgürlüğe kavuşmaları için çalışma yapılması karara bağlandı. Konuyla ilgili olarak Dr. Semra Zeynel ve Cengiz Çetinöz yetkilendirildi. 5- Siyaset yapmak isteyenlerin bilgi vererek seviyeli şekilde çalışma yapması desteklendi. 6- Söğüt Yorumlar - Yorum Yaz |
Sevgili Can DOĞAN kardeşim, bu candan yazınız için sizi tebrik eiyor, bir köşecik te de olsa bizim adımızı andığınız için teşekkür ediyorum…